İstanbul Tıp Fakültesi’nde protesto: Yasta değil isyandayız

İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri son dönemde artan öğrenci intiharları, Aydın’daki asansör faciasında ölen Zeren Ertaş ve Mersin'de bir intörne dönük saldırıya ilişkin açıklama ve yürüyüş gerçekleştirdi.

İstanbul Tıp Fakültesi’nde protesto: Yasta değil isyandayız

Umut TAŞTAN

İSTANBUL - İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri bugün eylemdeydi. Fakülte önünde toplanan öğrenciler, Aydın’daki KYK yurdunda asansör düşmesi sonucu ölen Zeren Ertaş ve son 2 haftada intihar eden üniversite öğrencilerine ilişkin basın açıklaması yaptı. Açıklamada KYK yurtlarında yaşanan sorunlara değinildi.

Polis ve özel güvenlik ablukasından yapılan açıklamada, Ertaş’ın ölümünün ihmaller sonucu yaşandığına dikkat çekildi, mobbing, yoksulluk ve umutsuzluğun gençleri intihara sürüklediği belirtildi.

‘İNTİHARLARIN SEBEBİ ÖĞRENCİ DÜŞMANI POLİTİKALAR’

Öğrenciler adına açıklamayı Rana Davran okudu. Davran “İki gün önce bir arkadaşımızın daha Ankara'da kaldığı yurtta kendini asarak yaşamına son verdiğini öğrendik. Biliyoruz ki arkadaşlarımızı intihara sürükleyen şey bu korkunç sistem ve öğrenci düşmanı politikalarıdır” dedi.

Aydın’daki Güzelhisar Kredi ve yurtlar Kurumu Kız Öğrenci Yurdu’nda Zeren Ertaş’ın ölümüyle sonuçlanan asansör faciasındaki ihmallere dikkat çeken Davran, şu ifadelere yer verdi:

“Zeren’i hayattan koparan bir kaza değil, cinayettir. Yurt öğrencilerinin 15 gündür gerekli tüm mercilere defalarca kez ilettiği asansör arızasına tıkanan kulaklar ve nihayetinde ölümle sonuçlanan ihmaller zincirinin “elim bir olay” denerek örtbas edilmesine izin vermeyeceğiz. Asansörün arızasını gidermeyip arkadaşımızın hayatını kaybetmesine engel olmayanlar sorumlusu oldukları bu cinayetin üstünü örtmeye, olay gecesi arkadaşlarını kaybetmiş öğrencileri yurda kilitleyerek görüntü almalarını engellemeye çalışmakla paçayı kurtarabileceklerini sandılar.”

‘KYK’LER ÖLÜM MAKİNELERİNE ÇEVRİLDİ’

Açıklamada Zeren Ertaş’ın ölümünün ardından benzer olayların yaşanmaya devam ettiği de belirtildi. Ordu’nun Fatsa ilçesindeki KYK yurdunda, asansör halatının kopması sonucu dört öğrencinin ölümden döndüğü hatırlatıldı. KYK yurtlarında yaşanan sorunlar “Her gün yurtlarda yemekten zehirlenen arkadaşlarımız oluyor. Biz öğrencilerin barınma, beslenme, güvenlik gibi temel hakları asgari düzeyde bile karşılanmazken, bir de ölümle burun buruna yaşamaya mahkûm ediliyoruz. KYK yurtlarını güvenli barınma merkezleri yerine, ölüm makinelerine çeviren sermaye ve onu kollayan iktidar zihniyeti bütün bu cinayetlerin sorumlusudur” ifadeleriyle anlatıldı.

Davran, kadına yönelik şiddete de değindi, Mersin Tıp Fakültesi’nde yaşanan erkek şiddetine dair şunları söyledi:

“Yine geçtiğimiz hafta Mersin Tıp Fakültesinde kadın intörn arkadaşımız aynı hastanede çalışan anestezi teknikeri bir erkek tarafından pompalı tüfekle saldırıya uğradı, acımasızca darp edilen arkadaşımız ampute edilen bacağıyla hastanede hayata tutunmaya çalışıyor. Erkek şiddetiyle her alanda mücadele etmeye çalışan kadınlar olarak bize reva görülen bu sistemi kabul etmiyoruz ve isyanımızı yükseltiyoruz.”

‘İHMALLER, YOKSULLUK VE ÖLÜM KADERİMİZ DEĞİL’

“Geçinemiyor, yaşayamıyoruz ama biliyoruz ki yaşanan ölümlerin sadece maddi boyutu yok. Bize dayatılan tek tipliliği reddediyoruz. Bizi sokmaya çalıştığınız kalıpların çok daha fazlasıyız. Erkek egemenin karşısında çok dilli, çok kültürlü, çok renkliyiz” denilen açıklama mücadele çağrısıyla sonlandırıldı:

“Yarattığınız bütün korku iklimine, baskılara rağmen buradayız, bir aradayız. Sadece sıra arkadaşımız olabilenlerle değil, el birliğiyle gençleri mahkûm ettiğiniz parasızlık sarmalında eğitim hakkı elinden alınan arkadaşlarımıza da ses oluyoruz. Daha 17 yaşında iken çalışmak zorunda kaldığı için iş kazası geçirip hayatını kaybeden Ali Yahyalar için de buradayız. Eğitim en temel haklardan biridir ve biz diğer tüm haklarımız gibi bundan da vazgeçmiyoruz. Erkek şiddeti, geleceksizlik, ihmaller, yoksulluk, ölüm kaderimiz değil.”

'KAZA DEĞİL, CİNAYET, ZEREN İÇİN ADALET'

Öğrenciler açıklamanın ardından ellerindeki döviz ve sloganlarla fakülte içerisinde yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşte sık sık “Yasta değil isyandayız”, “Zeren bizim kız kardeşimiz” ve “Kaza değil, cinayet Zeren için adalet” sloganları atıldı. (ARTI GERÇEK)