SHD: Bu sosyal cinayetin faili, salgın yönetimindeki yanlış politikaların uygulayıcılarıdır

SHD: Bu sosyal cinayetin faili, salgın yönetimindeki yanlış politikaların uygulayıcılarıdır
'Ulusal çıkar, ancak halk sağlığının ve vatandaşın sosyal haklarının korunmasıyla gözetilebilir. Bunlara sırt çeviren yöneticiler, sermayenin ve iktidarın çıkarını gözetmiş olurlar.'

ARTI GERÇEK- Sosyal Haklar Derneği (SHD), Coronavirus salgınıyla mücadele poitikalarına ilişkin, "Ülkemizde adı konmayan bir sürü bağışıklığı uygulanmaktadır. Coronavirus yüzünden ölen/öldürülen yurttaşlarımız  bu toprakların gördüğü en büyük sosyal cinayetlerden birine kurban ediliyorlar. Bu sosyal cinayetin faili, salgın yönetimindeki yanlış politikaların uygulayıcılarıdır" dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın, günlük Coronavirus tablosunda gerçek verilerin yer almadığına yönelik açıklamasına tepkiler sürüyor. Bakan Koca, "Her vaka, hasta değildir" diyerek, günlük tabloda yalnızca Coronavirus hastalarının yer aldığını söylemiş, gerçek verilerin gizlediği yönünde eleştirilmişti. Koca, "Salgınla mücadele sürecinde devletimiz, halkının sağlığı kadar ulusal çıkarlarını da korumaktadır" demişti.

'ULUSAL ÇIKAR, HALK SAĞLIĞI VE SOSYAL HAKLARIN KORUNMASIYLA GÖZETİLİR'

"Önlenebilir her ölüm sosyal cinayettir" diyen SHD, Sağlık Bakanlığı'nın salgınla mücadelesine tepki gösterdi. Bakan Koca'nın açıklamalarını hatırlatan SHD, açıklamasında şunları kaydetti:

"Coronavirus (COVİD-19) salgınıyla mücadelede başından beri vaka sayısında şeffaf bir yönetim sergilemeyen Saray Hükümeti ve Sağlık Bakanlığı, yaptığı son açıklamada açık bir itirafta bulundu. Günlük tabloda yer verilen vaka sayıları, test sonucu pozitif çıkan herkesi kapsamıyor. Bu verilerde yalnızca tedavi süreci başlayan hastalara yer veriliyor. 

Sağlık Bakanlığı’nın her gün açıkladığı turkuaz tabloda yer alan vaka sayısının, salgının durumunu açıklamaktan uzak olduğu artık bütün kamuoyu tarafından bilinmesine karşın Bakanlık, semptom göstermeyen ancak virüsü bulaştırdığı için en az "hastalanan vakalar" kadar önemli olan pozitif vaka sayısına dair bilgi vermemekte ısrarcı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, vaka sayılarındaki bu tehlikeli çarpıtmayı, "ulusal çıkarı" gözetme amacı olarak açıkladı.

Ulusal çıkar, ancak halk sağlığının ve vatandaşın sosyal haklarının korunmasıyla gözetilebilir. Bunlara sırt çeviren yöneticiler ulusal çıkarı değil, sermayenin ve iktidarın çıkarını gözetmiş olurlar."

'BU TEAMMÜDEN CİNAYET İŞLEMEYE TEŞEBBÜSTÜR'

"Saray Hükümeti, Coronavirus'ü de kendi kuralsız yönetimi için araçsallaştırıyor. Bir yandan işine gelmeyen etkinlikleri, toplantıları Coronavirus gerekçesiyle iptal ediyor; bir yandan da çarpıtma rakamlarla başarı hikayeleri yazıp, gerekli önlemleri almayarak halkın sağlığını tehlikeye atıyor" diyen SHD, "Bu, taammüden cinayet işlemeye teşebbüstür" ifadelerini kullandı.

'ÜLKEMİZDE ADI KONMAYAN BİR SÜRÜ BAĞIŞIKLIĞI UYGULANIYOR'

Açıklamanın devamında 10 maddelik bir önlem listesi sıralaranarak, şunlar kaydedildi:

"Ülkemizde adı konmayan bir sürü bağışıklığı uygulanmaktadır. Coronavirus yüzünden ölen/öldürülen yurttaşlarımız  bu toprakların gördüğü en büyük sosyal cinayetlerden birine kurban ediliyorlar. Bu sosyal cinayetin faili, salgın yönetimindeki yanlış politikaların uygulayıcılarıdır.

Gerçek tabloyu toplumdan gizleyerek pandemiyle yürütülen mücadelenin başarılı olduğu yönündeki sahte algı, halk sağlığı açısından kabul edilemez. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi anayasal bir yükümlülüktür. Başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere iktidar, bu anlamıyla pandemiyle mücadele adı altında anayasal suç işlemektedir.

ÖNLEMLER
 
Sosyal Haklar Derneği olarak; aşağıda sıralanan önlemlerin, yurttaşlarımızın can güvenliği için acilen ve eksiksiz uygulanmasını talep ediyoruz:

1.    Testler ücretsiz ve yaygın olarak uygulanmalı,

2.    Çıkan sonuçlar kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşılmalı,

3.    Zorunlu olmayan sektörlerde, vaka sayıları kontrol altına alınana kadar üretim ve hizmet durdurulmalı,

4.    Emekçilerin yaşayacağı olası sosyal ve maddi kayıplar hükümet ve işveren tarafından giderilmeli,

5.    Pozitif vakalar karantinaya alınmalı, temas riskleri ortadan kaldırılmalı,

6.    Şehirlerarası seyahat kontrol altına alınmalı,

7.    Yurtdışından gelenlere test yapılmalı ve karantina tedbirleri uygulanmalı,

8.   12 Ekim’den itibaren yüz yüze eğitimin başlayacağı okullarda öğrencilerin, eğitim emekçilerinin ve diğer emekçilerin sağlığı için gerekli tüm önlemler alınmalı,

9.   Çocuğu evden eğitim alan ebeveynlere ücretli izin hakkı tanınmalı,

10.  Toplu taşıma, halk sağlığı gözetilerek fiziksel mesafe kurallarına uygun bir biçimde düzenlenmelidir.

Bu önlemlerin alınmaması halinde, güya pandemiyle mücadele ve ulusal çıkarı gözetme adı altında yürütülecek süreç; şeffaflıktan uzak, halk sağlığını hiçe sayan iktidarın algı yönetimi dışında bir anlam taşımayacaktır."

SAĞLIK ÇALIŞANLARINA DÖNÜK SALDIRILARA TEPKİ

Açıklamada, sağlık çalışanlarına dönük şiddet vakalarının da arttığına dikkat çekilerek, "Altı ay boyunca pandemi mücadelesinin en önünde yer alan sağlık emekçilerine dönük gerekli tedbirler eksiksiz alınmalıdır. Sağlık emekçilerinin yıllardır yaşadığı ve pandemi dolayısıyla artan şiddet vakaları en ağır şekilde cezalandırılmalı, sağlıkta şiddet yasası etkin şekilde hayata geçirilmelidir. Coronavirus meslek hastalığı olarak kabul edilmeli, bunun için derhal yasal düzenleme yapılmalıdır. Bu anlamıyla Sosyal Haklar Derneği, başta Türk Tabipleri Birliği olmak üzere bütün sağlık örgütlerinin sağlık çalışanları için yürüttüğü sosyal hak temelli mücadelesinde yanında olacaktır" denildi.

Açıklamanın sonunda, SHD olarak saşgın sona erinceye kadar konunun takipçisi olmaya devam edileceği vurgulandı. 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar