Adli Tıp Kurumu, 1330 hasta tutuklu ve hükümlünün raporlarını reddetti

Derya OKATAN

ARTI GERÇEK- Adalet Bakanı Abdullah Gül, Türkiye’nin kangrenleşen sorunlarından hasta tutuklu ve hükümlülere dair açıklama yaptı. Buna göre, 1330 tutuklu ve hükümlünün, ağır hastalık raporları Adli Tıp Kurumu tarafından onaylanmadı.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in soru önergesini yanıtlayan Adalet Bakanı Gül, 2013 yılından bu yana Adli Tıp Kurumu tarafından ‘ceza infaz kurumlarında kalabilir’ raporu verilen işlem sayısının 1330 olduğunu açıkladı.

Bakan Gül, hükümlü ve tutukluların, beden ve ruh sağlığının korunması, hastalıklarının tanısı için ilk muayene ve tedavi hizmetlerinin ceza infaz kurumlarında verildiğini; ileri tetkik, tedavi ve rehabilitasyon gerekenlerin ise devlet hastanelerine, daha ileri sağlık hizmeti gerekenlerin de üniversite hastanelerine sevk edildiğini belirtti.

Hastalığı nedeniyle Adli Tıp Kurumundan rapor bekleyen ya da tek başına öz bakım becerisini yapamayan ve başkasının bakımına muhtaç olan hasta tutuklu ve hükümlüler için ise Metris R Tipi Kapalı Cezaevi ile Menemen R Tipi ve Açık Cezaevlerinin faaliyete geçirildiğini ifade etti.

Hastalıkları nedeniyle cezasının infazının geri bırakılması talebinde bulunan hükümlüler veya tutuklularla ilgili bütün işlemlerin, Cumhuriyet başsavcılıkları tarafından yerine getirildiğini kaydeden Bakan Gül, "İlgili kanun maddesi kapsamında, maruz kaldıkları ağır bir hastalık, engellilik veya kocama nedeniyle hayatlarını yalnız idame ettiremeyen ve koşullu salıverilmesine üç yıl veya daha az süre kalan hükümlülerin, diğer şartları da taşımaları hâlinde birinci ve ikinci fıkralardaki infaz usulünden yararlanabileceklerine; ağır hastalık, engellilik veya kocama hâlinin, Adli Tıp Kurumundan alınan veya Adalet Bakanlığınca belirlenen tam teşekküllü hastanelerin sağlık kurullarınca düzenlenip Adli Tıp Kurumunca onaylanan bir raporla belgelendirilmesi gerektiğine ilişkin hükümlere yer verilmektedir" dedi.

49 HASTA TUTUKLU VE HÜKÜMLÜ YAŞAMINI YİTİRDİ, 15 TUTUKLU DA İNTİHAR ETTİ

İHD’nin kasım ayında yaptığı açıklamaya göre, Türkiye cezaevlerinde sadece tespit edilebilen 591’i ağır olmak üzere 1564 hasta tutuklu ve hükümlü bulunuyor. Ancak gerçek hasta mahpus sayısının çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor.

İnsan hakları örgütleri ve avukatların açıklamalarına göre; hasta tutuklu ve hükümlülerin sağlığa erişimlerinde de ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Raporlarda; revire geç çıkarılma, hastane sevklerinin geç yapılması ya da hiç yapılmaması, tek kişilik bölmeli nakil araçlarıyla hastaneye sevk, kelepçeli muayene ve pandemi nedeniyle hastaneye sevk edilen kişinin dönüşte 14 gün tek kişilik hücrede tutulması gibi hak ihlalleri yer alıyor.

Cezaevlerinde Covid-19 tehdidi de yaşanıyor. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün 8 Kasım 2020 tarihinde yaptığı açıklamaya göre, 117 cezaevinde pozitif vaka görüldü, testi pozitif çıkan 120 tutuklu ve hükümlü sağlık kurumlarında tedavi gördü. Açıklamada, 14 Mart 2020 tarihinden itibaren 10 hükümlünün kronik rahatsızlıkları nedeniyle, 2 hükümlünün de Covid-19 virüsüne bağlı olarak bağışıklık sistemlerinde gelişen komplikasyonlar sebebi ile yaşamını yitirdiği belirtildi.

İHD’nin verilerine göre, Türkiye cezaevlerinde 2020 yılının ilk 10 ayında 49 tutuklu ve hükümlü yaşamını yitirdi. 15 tutuklunun da intihar ettiği açıklandı.