Ailece koronavirüse yakalanan Berivan Bila: Odadan odaya şarkılar söylüyoruz

Rıfat DOĞAN

ARTI GERÇEK- Üniversite öğrencisi Berivan Bila, evde kalmasına rağmen koronavirüse yakalandı. Kızına virüsü bulaştırdığı için kendisini suçlu hisseden tekstil işçisi annesi için Bila "sorun onlarda değil, sistemde" diyor.
Koronavirüs tüm dünyayı olduğu gibi Türkiye’yi de etkisi altına aldı. Bu kapsamda çeşitli önlemle alındı.
65 yaş üstü kişilere ve 20 yaş altına sokağa çıkma yasağı getirilse de bu yasaktan muaf tutulan bir kesim
var: İşçiler. Berivan Bila, Karadeniz Teknik Üniversitesi İletişim Fakültesi son sınıf öğrencisi. Okullar da kapandığı için
o da koronavirüsten korunmak için evde vakit geçiriyordu. Ancak bir yere kadar korunabildi çünkü hem
annesi hem de babası tekstil atölyesinde makinacı olarak çalışmak zorunda olan Berivan bu süreçte
koronavirüse yakalandı.

AİLECE KORONAVİRÜSE YAKALANDILAR

Evde koronavirüs teşhisi konulan ilk kişi annesi olmuş. Belirtiler hafif ateş, göğüs ağrısı, öksürük, halsizlik ve tat kaybı şikayetleriyle başlamış. Sağlık kuruluşuna başvuran anneye test yapılırken baba bu esnada çalışmaya devam etmiş ancak anneye teşhis konulunca baba da test yaptırmış. Berivan o vakitlerde kendisinde de annesinin belirtilerine benzer belirtiler ortaya çıktığını söyleyerek "Benim ve babamın testleri evde yapıldı ve kısa sürede pozitif sonuçlarını aldık. Oda karantinasına çekildik evde üç kişiyiz ve üçümüzde enfekteyiz" diyor.

ANNESİ KIZINA VİRÜS BULAŞTIRDIĞINI DÜŞÜNDÜĞÜ İÇİN KENDİSİNİ SUÇLU HİSSEDİYOR

Anne ve baba bu süreçte yıllık izinlerini kullanmak zorunda kalmış, anne ve babanın ilaç tedavileri bitmiş, ikisinin durumu da şu anda iyi. Evde iyileşmeyi bekleyen tek kişi Berivan, o halen ilaç tedavisine devam ediyor. Öksürük, halsizlik ve hafif nefes sıkıntısı sürse de o, eskisinden daha iyi olduğunu düşünüyor.

Çalışırken salgına yakalanan anne, kızına da bulaştırdığını düşündüğü için kendisini fazlasıyla suçlu hissediyor. Berivan ise asıl sorunun işçilerde değil sistemde olduğuna dikkat çekiyor: "Özellikle sürecin ilk başlarında çok kötü hissediyordu. Şimdi benim toparlıyor oluşum ona da iyi geliyor haliyle. Ama biliyoruz ki bunun sorumlusu kendisi değil. Sorun bu süreçte çalışan işçilerde değil, asla doymayan sistemin kendisidir."

İŞÇİ BİLA AİLESİNİ EKONOMİK OLARAK BELİRSİZLİK BEKLİYOR

Evde anne ve babanın çalışmaması ekonomik olarak bir belirsizliğin kapısını da aralamış durumda. Berivan annesinin işyerinin işkur ile maaş için görüşmesine rağmen halen bir sonuç çıkmadığını söylüyor.  Uzun süre karantinada kalmanın etkileri hem fiziksel hem de psikolojik olarak giderek ağırlaşıyor. Aynı evde üç kişinin karantinada olması da çeşitli zorlukları ve sorunları bir arada getiriyor.

Berivan’a göre oda karantinası bu sorunların en başında geliyor. Oda karantinasının başlı başına bir sorun olduğunu belirten Berivan, sosyal medya ile kurduğu iletişimle ya da müzikle zamanını bir şekilde kaliteli geçirmeye çalışıyor. Anne ve baba için durum biraz daha zor, çünkü onların Berivan’ın aksine uğraşları daha kısıtlı.

"En son ne zaman bu kadar uzun evde kalmışlardır onlar da hatırlamıyor" diyen Berivan üçü açısından karantinayı çekilebilir kılanın odalardan çıkmadan sohbet etmek hatta bazen şarkılar söylemek olduğunu ifade ediyor.

‘DAYANIŞMA İÇİN FİZİKİ OLARAK TANIMANIN GEREKMEDİĞİNİ BU SÜREÇ GÖSTERDİ’

Berivan bu zorlu süreçte en fazla desteği ve morali de arkadaşlarından hatta tanımadığı kişilerden gelen mesajlardan almış. Gelen telefonlar ve mesajlar, Berivan’ı hayli mutlu etmiş. Özellikle kendisini ülkenin dört bir yanından merak ettiği için arayan ve moral veren Halkevleri’nden arkadaşlarına ilgileri için teşekkür ediyor.

Kendisine gösterilen ilgiyi "Biriyle dayanışmak için onu fiziki olarak tanımanın gerekmediğini bu süreç gösterdi, mesaj atan hal hatır soran dertleşen o insanlar. Bu oldukça mutluluk verici. Hele bir de hareketli bir hayattan, odada tek bir ekranla iletişim kurma zorunluluğuna düştüyseniz bunun kıymeti kat kat artıyor" sözleriyle ifade ediyor.

KORONAVİRÜSE YAKALANMIŞ BİR İNSANA HAİN MESAJI

Kötü aldığı mesajlar da olmuş, ölmesi gerektiğini söyleyenlerden, Avrupa özentisi fazlalık bir hain olduğunu belirten veya ülkeyi terk etmesi gerektiğini söyleyenlere kadar. Berivan, onlara tepkisini hiçbir yere gitmeyeceğini söyleyerek gösteriyor:

"Gidecek olan hakkı ve halkı için mücadele verenler değil, asalaklar, halkın kanını emenler, hırsızlar ve katillerdir. Bu ülke onu ilmek ilmek emeği ile var edenlerindir, sözde milliyetçi özde ise talancı ülkesini parsel parsel satıp saltanat sürenlerdir. Üzülerek söylüyorum onlara ama hiç bir yere gitmiyoruz."

Berivan annesi ve babası gibi işçi olan insanların bu şartlarda çalıştırılmaması ve ücretli izne ayrılmaları gerektiğini belirtiyor. O en fazla sağlıksız koşullarda çalıştırıldığını belirttiği market çalışanlarının durumuna üzülüyor ve bunun bir işçi sömürüsü ve kar hırsından başka bir şey olmadığını ifade ediyor.

‘MİLLİYETÇİ DUYGULARA OYNUYORLAR, SOMUT ADIM YOK’

Alınan tedbirler de ona göre yetersiz. Sürecin millliyetçi duygulara oynamak dışında somut bir adıma dayanmadığını düşünen Berivan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başlattığı "biz bize yeteriz" kampanyası için de şu eleştiriyi yapıyor: "Kimse kusura bakmasın ama biz bize yetemiyoruz, vereceğimizden fazlasını vergi adı altında topladığınız tonla parayla verdik. Başımızı yastığa koyunca huzurlu uyuyamıyoruz, çünkü tenceremiz nasıl kaynar faturalarımız nasıl ödenir gibi önemli kaygılarımız var."

Salgınla mücadelede büyük bir çabayla özveriyle çalışan sağlık emekçilerinin emeğinin yanlış politikalarla çöpe atıldığını savunan Berivan’a göre İçişleri Bakanlığı daha basit bir sokağa çıkma yasağını dahi koca bir kaosa dönüştürebilme yeteneğine sahip. Ona göre AKP’nin yönetememe krizinin faturasını halk ödüyor.

"Sağlık emekçilerini alkışlamak yetmiyor" diyen Berivan hükümeti şov yapmakla suçluyor ve Süleyman Soylu’nın istifasını da imajı tazelemek olduğunu belirtiyor.

Not: Ailece COVID-19'a yakalanan Sarıgazi Halkevi Başkanı Berivan Bila'nın anne ve babasının karantinası dün sona erdi. Çift ikinci testi yaptırmak için kendilerini takip eden doktorun yönlendirmesi Maltepe Devlet Hastanesi’ne gitti. Enfeksiyon sevisine giden çift, doktordan "İkinci testi yapamayız" cevabını aldı.