‘Ailesi yiyecek bir şey ister diye taksiciler eve gidemiyor’

‘Ailesi yiyecek bir şey ister diye taksiciler eve gidemiyor’
Tam kapanma sürecinde ciddi ekonomik sorunlar yaşayan ticari taksi şoförleri isyan ediyor. Bir taksici, sürecin uzun sürmesi durumunda ‘Taksiciliği bırakıp dilenciliğe başlıyacağız’ diyor.

Seda TAŞKIN 


ARTI GERÇEK- Geçtiğimiz yıldan beri hayatı olumsuz etkileyen ve günlük yaşamı adeta durma noktasına getiren Covid-19 salgını birçok sektörü bitirme noktasına getirdi. 17 günlük tam kapanma sürecinde ciddi ekonomik sorunlar yaşayan sektörlerden biri de taksicilik, bundan kaynaklı sıkıntı yaşayanlar ise ticari taksi şoförleri oldu.

‘İŞLERİMİZDE ÜÇTE BİR DÜŞÜŞ YAŞANDI’ 

Ankara'nın merkezi Kızılay’da konuştuğumuz ticari taksi şoförlerinden Hasan Demir, tam kapanma sürecinde ekonomik anlamda zorluk yaşadıklarını belirterek, işlerinde ciddi bir düşüş yaşadıklarını söyledi. Demir, "Eskiden günlük 300-400 TL iş yaparken şu an günlük 100 lira civarı iş yapıyoruz. İşlerimizde neredeyse üçte bir düşüş yaşandı" diyor. 

‘POLİSLER BİZİ HER GÖRDÜĞÜNDE CEZA KESMESİNLER’ 

Polisler tarafından sürekli ceza yediklerini söyleyen Demir, "Sabah bana da ceza yazacaklardı ancak sonradan bu defalık affettiklerini söylediler. Ceza yiyen arkadaşlarımız da var maalesef. Bulvar üzerinde iş olmadığı için bekliyoruz. Müşteri alıp evimize ekmek götürmek için bekliyoruz. Bu zor günlerde polislerin de bize destek olmasını istiyoruz. Her gördükleri yerde ceza yazmasınlar. Birkaç kez görmezden gelirlerse seviniriz. Evime yeterli oranda para götüremiyorum. Yalan söylemeye gerek yok. Şu an zor günler geçiriyoruz. Ama elimizden bir şey gelmediği için ses çıkaramıyoruz. Yapacak bir şey yok" diyor. 

‘YERİ GELDİ FİLYASYON EKİPLERİ İLE ÇALIŞTIK’ 

Taksi şoförü Muhammet Özdemir ise tüm sektörlerde olduğu gibi taksiciliğin de tam kapanma sürecinden ciddi etkilendiğini söylüyor. Hizmet sektörü olarak ellerinden geleni yaptıklarını belirten Özdemir, "Pandemi sürecinde yeri geldi filyasyon ekibiyle çalıştığımız günler oldu" diyerek vatandaşların kısıtlama kurallarına uymasını talep ediyor.

Özdemir, "Yerli yersiz şampiyonluk, miting kutlamaları gibi durumlar oluyor. Bu vakaların yaşanması bizi ciddi anlamda üzüyor. Çünkü benim aracım kiralık ve ben bu ay kiramı nasıl ödeyeceğimi düşünüyorum. Durumumuz şu an çok kötü. Dilerim ki bu hastalık bir an önce biter. Ülkemizin eski günlerine kavuşmasını isteriz. Ülkece şu günlerde biraz sabırlı olmamız lazım" diyor. 

‘KAZANDIĞIM KİRAYA MI GİTSİN, EVE Mİ?’

Taksicilik mesleğine 8 ay önce başladığını söyleyen Özdemir, bu geçen zaman içinde işlerinde yüzde 30 düşüş yaşandığını söylüyor. Günlük 100 ila 150 TL arasında iş yaptığını söyleyen Özdemir, "O para da kiraya mı gitsin, evi mi geçindireyim. Zaten ülkede her şey pahalandı. Her şeye yüzde yüz zam geldi. Ülke olarak zaten zor günler yaşıyoruz. Bu kısıtlamalar zaten bizim işlerimizi iyice düşürüyor. Burada bizim gönlümüzü kıran şey, şampiyonluk gibi nedenlerle sokağa çıkılması. Ben bunları görünce üzülüyorum. Sonumuz Hindistan gibi mi olsun?" diyerek herkesi kısıtlama kurallarına uymaya çağırıyor. 

‘ALLAH BİZE SABIR VERSİN’

Sabah gün doğumu ile birlikte iş başı yapan Cemal Beşer ise öğlen saatlerinde ikinci işini almış. ‘Allah sabır versin bize’ diyen Beşer, "Emekli olduğum için biraz da emekli maaşımdan faydalanıyorum. Emekli olmayanlar ne yapıyorlar. Bizim için kısıtlama bekleyerek, oturarak, namaz kılarak geçiyor. Niyetli olduğumuz için akşam saat 5 te de eve gidiyoruz. Yaktığımız benzin, mazot parası cepten gidiyor. Karttan çekiyoruz. Sonra ödemek şartıyla karttan çekiyoruz. İnşallah düzelir, bu bela bizim başımızda kalacak hali yok. İnşallah bir gün biter" diyor. 

‘TAKSİCİLİĞİ BIRAKIP DİLENCİLİĞE BAŞLAYACAĞIZ’ 

İşlerinin tamamen durma noktasına geldiğini söyleyen Muhterem Türkdoğan ise günde en fazla iki iş alabildiklerini söylüyor. Emekli olduğu için kısmen biraz daha ‘şanslı’ olduğunu söyleyen Türkdoğan, "Sabah saat 8'de işe çıkarsak akşam 7 olmadan iş bitiyor. Araçları kira olanlar kazandığını mal sahibine mi verecek, yoksa kendi mi alacak. Çalışanları da düşünmek lazım. Adam şoförse evine nasıl ekmek götürsün? Biz yine ekmek parası çıkartırsak çıkartacağız, çıkartamazsak yok. Bu süreç uzun sürerse dilenciliğe çıkacağız bu durumda" diyor. 

‘KAPATMA VAR DİYE BİRBİRİMİZİ KANDIRMAYALIM’ 

Ramazan Topçuoğlu ise birikimi olanların şu anda yediğini ancak birikimi olmayanların ise taksi durağında beklediğini söylüyor. Vaktin dolması için durakta beklediğini söyleyen Topçuoğlu, "Onun haricinde yapabileceğiniz hiçbir şey yok. Taksilere çalışma izni veriyorlar ama taşıyacak adam yok. Polis sadece bu bölgede denetim yapıyor. Mahallelere gidin, orada denetim yok" diyor. "Kapama var diye birbirimizi kandırmayalım" diyen Topcuoğlu sözlerine şöyle devam ediyor: 

"Evinize ekmek götürebiliyor musunuz? Mesela şu adam saat 8'de gelmiş, yeni ikinci işini alacak. Bu araç evine ne götürebilir? İkinci işini aldığında ezan okunur muhtemelen üçüncüye gelemez. Neden sokakta insan yok? Bu adam kazandığını gaz parasına mı versin, oruç tutmuyorsa öğle yemeğine mi harcasın, sigarasını mı alsın? Evine giderken illaki bir şeyler götürecek. Ne yapsın? İki tane işten de 100-200 lira kazanamazsın. Onun için burada vakit dolduruyoruz. İnsanlar evinden uzak duruyor niye çoğunun evindeki insan belki bir yiyecek şeyler isteyecek diye. Akşam gelirken şunu bunu getir diyecek diye. Ya da akşam çıkıp şunu alalım diyecek. Çoğu burada böyle. Adam bak burada uyuyor ama evinde de uyuyabilir. Ama burada uyuyor… Niye? Evindeki belki bir şey ister diye. Ama cebinizde paranız varsa isteyen istediğini istesin."

Öne Çıkanlar