Akşener'den Erdoğan'a 'Memleketi bunlara teslim edemeyiz' cevabı: Elinde çiçeklerle devredeceksin

Akşener'den Erdoğan'a 'Memleketi bunlara teslim edemeyiz' cevabı: Elinde çiçeklerle devredeceksin
Akşener konuşmasında, 'Bizim Cumhurbaşkanı adayımız, Türkiye Cumhuriyeti’nin 13’üncü Cumhurbaşkanı olacak, kesin bilgi yayalım' dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Meclis’teki grup toplantısında konuştu. Akşener, "Bizim Cumhurbaşkanı adayımız, Türkiye Cumhuriyeti’nin 13’üncü Cumhurbaşkanı olacak, kesin bilgi yayalım" ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Meclis’teki grup toplantısında konuştu. Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Meral Akşener, iktidarı sert sözlerle eleştirdi. 15 Temmuz'un yıldönümü öncesinde konuşan Akşener, "İktidarın 15 Temmuz felaketinden ders alacağını umduk. Ama bu umudumuz boşa çıktı. FETÖ’nün siyasi ayağını araştıralım diye verdiğimiz önergelere her seferinde ‘hayır’ dediler ve bize çamur atmaya kalktılar" dedi.

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "İstikametini kaybetmiş, avara kasnak gibi dolaşanlara bu memleketi teslim edemeyiz" sözlerine tepki gösteren Akşener, "Şu zihniyete, gaflete bakar mısın? Bak Sayın Erdoğan iktidar olmak milletin verdiği bir yetkidir bu yönüyle bir bayrak yarışıdır. O nedenle iktidar teslim edilmez devredilir" ifadelerini kullandı.

Akşener’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

‘TUTUKLANAN TÜTÜN ÜRETİCİLERİ İÇİN ERDOĞAN'A ÇAĞRI’

"Aziz milletim değerli milletvekilleri, kıymetli, basın mensupları sizleri saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Sözlerimin başında biliyorsunuz geçtiğimiz hafta tütün üreticilerini zora sokan bir düzenleme ile ilgili görüşlerimizi paylaşmış iktidarı uyarmıştık. Bu düzenlemeyi erteleyin onalar zaman verin demiştim. Nitekim sağduyu galip geldi yasanın yürürlüğü 6 ay ertelendi. Ama maalesef atılan bu doğru adıma rağmen yasağı protesto eden üreticilerimizden 16’sı gözaltına alındı. 10’u cezaevine gönderildi. Şu işe bakar mısınız? İktidar yanlışı görüyor yasağı erteliyor bu durumda o üretici kardeşlerimiz ne yapmış oluyor? Bir yanlışı protesto etmiş oluyor, demokratik bir hakkı kullanmış oluyor. Aramızdaki hukukçular herhalde bu tavrı görünce saçını başını yoluyordur. Allah aşkına devlet yönetmenin bir ciddiyeti olur. Bir ucu erteleyip diğer ucu içeri atar mı? Bu kafayla devlet yönetilir mi! Sayın Erdoğan’da çağrıda bulunuyorum bu yanlışı derhal düzeltin. Yazıktır günahtır böyle haksızlık olmaz, böyle devlet yönetilmez."

‘İKTİDAR TESLİM EDİLMEZ, DEVREDİLİR’

"Sayın Erdoğan, 'Memleketi bunlara teslim edemeyiz' dedi. Arkadaş, çok şaşırtıcı. Bu devleti teslim aldığını sanıyor. Sayın Erdoğan devleti teslim aldığını sanıyor. Öyle sanıyor ya seçim kaybedince de teslim edeceğini düşünüyor. Şu zihniyete, gaflete bakar mısın. Bak Sayın Erdoğan iktidar olmak milletin verdiği bir yetkidir bu yönüyle bir bayrak yarışıdır. O nedenle iktidar teslim edilmez devredilir. Sen ve küçük ortağın ve minik ortağın beğenseniz de beğenmeseniz de demokrasilerde esas olan milletin iradesi ve milletin kararıdır. Eğer millet iradesiyle probleminiz varsa, eğer aklınızdan başka şeyler geçiyorsa benden sana tavsiye çok uzaklara gitme yakın tarihe bak. Millet iradesinin nasıl bir sel olduğunu nasıl önünde hiçbir engelin önünde tutunamadığını açıkça görürüsün. Sayın Erdoğan ezcümle günü geldiğinde Türkiye'yi kimin yöneteceğine sen değil milletimiz karar verecek. O karar verildiğinde sen de aynı senden öncekiler gibi yapılması gerekeni yapacak ve elinde çiçeklerle iktidarı devredip senden sonra gelene görevinde başarılar dileyeceksin. Rahmetli Ecevit'in sizlere yaptığı gibi. Bu iş bu kadar basit. Bunu böyle bil aklını da başına al."

 ‘25 MİLYON VATANDAŞIMIZ, KURBAN ETİ DIŞINDA, ET TÜKETEMİYOR’

"Söz hayvancılıktan açılmışken, bir noktaya daha dikkatinizi çekmek istiyorum. Biliyorsunuz, mübarek Kurban Bayramı yaklaşıyor. Her yıl, kurban ibadetimiz dolayısıyla ülkemizde, yaklaşık 900 bin büyükbaş, 3 milyona yakın da küçükbaş hayvan kesiliyor. Yani aslında, ülkemizde bir yıl içinde kesilen, toplam küçükbaş hayvanın yarısı, büyükbaş hayvanın da dörtte biri, kurban için kesiliyor.  Böylece, yaklaşık 325 bin ton karkas et, tüketime sunulmuş oluyor.

Bu ne demek biliyor musunuz? Toplam yıllık et tüketimimizin, yaklaşık dörtte biri kurban ibadetimiz üzerinden sağlanıyor demek. Yani, yaklaşık 25 milyon vatandaşımız, kurban eti dışında, et tüketemiyor demek. Nitekim, ilçe ziyaretlerimizde vatandaşlarımızla dertleşirken, 'Ayda kaç kilo et alıyorsunuz?' diye sorduğumda sıklıkla aldığım cevap, 'kurbandan kurbana' oluyor. Bu ne demek biliyor musunuz? Toplam yıllık et tüketimimizin, yaklaşık dörtte biri kurban ibadetimiz üzerinden sağlanıyor demek. Yani, yaklaşık 25 milyon vatandaşımız, kurban eti dışında, et tüketemiyor demek. Nitekim, ilçe ziyaretlerimizde vatandaşlarımızla dertleşirken, 'Ayda kaç kilo et alıyorsunuz?' diye sorduğumda,  sıklıkla aldığım cevap, 'kurbandan kurbana' oluyor.

ET VE SÜT KURUMU’NA ÇAĞRI

İşte o nedenle; Tam da bu hazin tablodan yola çıkarak, Kurban Bayramı’na özel bazı önerilerimiz var: Bu bağlamda, ilk olarak, Et ve Süt Kurumu’na seslenmek istiyorum; Hem büyükbaş, hem de küçükbaşlar için, Kurban Bayramı dönemine özel, 'karkas kesim referans fiyatı' ilan edin. Bu fiyattan, üreticinin elinde kalan hayvanları, satın alacağınızı taahhüt edin. Yapabilirseniz peşin ödeyin, yok yapamazsanız, yüzde 25 avans ödeyin  Kalanı için de, aylık bazda bir ödeme planı oluşturun."

 BELEDİYELERE ÇAĞRI

"İkinci çağrım ise, başta Millet İttifakı belediyeleri olmak üzere tüm Büyükşehir ve İl Belediyelerine: Şehrinizde misafir ettiğiniz besicilere, ve hayvanlara gereken konforu sağlayın. Kaba ve karma yem yardımı yapın. Besicilerden alınan ücretleri ve sağlanan gelirleri, asgari seviyede tutun. Et ve Süt Kurumu devreye girmezse, siz devreye girin ve elde kalan hayvanları satın alın. İhtiyaç sahiplerine ve gıda yardımı yaptığınız vatandaşlarımıza buradan üretilecek etleri, taze ya da işlenmiş olarak dağıtın. Bu, hem zorluk çeken vatandaşlarımız için, önemli bir hizmet olur hem de yüzbinlerce vatandaşımızın, ekmek yediği bir sektöre, can suyu olur. Sağduyu sahibi tüm Belediye Başkanlarımızın, bu çağrımıza destek vereceklerine ve mübarek kurban bayramında, milletimiz için böyle hayırlı bir adımı, hep birlikte atacağımıza, yürekten inanıyorum."

‘SENİN EKİBİN YAN GELİP YATTIĞI İÇİN, BENİM UZMAN ARKADAŞLARIM ÇALIŞTI’

"Buradan Sayın Erdoğan’a seslenmek istiyorum; Taban fiyatı açıklamakta gecikilirse, üreticinin kaybı büyük olur. Ziraat Odalarımızın yaptığı hesaplamalara göre, 2021 yılı için, fındığın kilo başına maliyeti, 22 lira 85 kuruş. Senin ekibin yan gelip yattığı için, mecburen benim uzman arkadaşlarım oturdu çalıştı. Artan maliyetleri, dolar kurunu, refah payını, enflasyonu,  ve de en önemlisi, bu yıl dünyadaki rekolte düşüşünü göz önüne aldığımızda, bu yıl için, kilo başına 35 lira uygun olacaktır. 35 liralık fiyat, hem hareketlenecek piyasaların hem emeğin hem de bu alanda dünya devi olmanın hakkıdır."

‘YABANCI LOBİLERİN ELEMANLARINI BU İŞTEN UZAK TUT’

"Sayın Erdoğan; Rizelilik, kürsülerden üfürmekle olmaz. Rizelilik, Karadenizli fındık üreticisini, yabancı şirketlere ezdirmeyerek olur. Eğer, her fırsatta söylediğin gibi, gerçekten Karadeniz’in oğluysan, o zaman bu sefer yabancı lobilerin elemanlarını bu işten uzak tut ve fındık üreticilerimize sahip çık Eğer sen sahip çıkmazsan, ilk sandıkta biz gelip gerekeni yapacağız. Bunu da böyle bilesin."

‘UÇAN TÜRKİYE’YE NE OLDUĞUNU, TUNCELİ’YE ANLAT’

"Vatandaşımız artık her şeyin farkında. Bu iktidarın, kendisine verecek bir şey kalmadığını görüyor. Mesela, çay bahçesinde sohbet ettiğim bir kardeşim diyor ki; ‘Türkiye uçuyordu.  Uçan Türkiye nerede kaldı? Uçan Türkiye’ye ne oldu? Biri bize anlatsın’ Sayın Erdoğan; O biri ben değilim, sensin sen! Hadi çık da anlat bakalım. Uçan Türkiye’ye ne olduğunu, Tunceli’ye anlat. Ama bu sefer masal anlatma, gerçekleri anlat. Anlat ki herkes anlasın. Kim uçmuş, kim uçmamış herkes öğrensin.

‘YA OLANI BİTENİ ANLATACAKSIN YA DA TIPIŞ TIPIŞ GİDECEKSİN’

Mesela, besici bir kardeşim diyor ki; ‘Her sürü sahibinin en az 200 bin, 300 bin lira borcu var. Yayla kiraları ortada. Süt para etmiyor. Yün zaten boş. Et de para etmiyor. İktidarın buralara uğradığı yok. Onları bulup soramıyoruz. Bari size soralım, biz ne yapacağız?’ Anlat bakalım Sayın Erdoğan… Bunu da anlat. Ben milletimin ayağına gidiyorum, onların dertlerini, sorunlarını sana iletiyorum. Bu soruların muhatabı sensin. Anlat bakalım; Müteahhitlerin uçarken borç içinde yüzen insanımız ne yapsın? Danışmanların 5 maaş alırken 1100 lirayla ev geçindiren emeklimiz ne yapsın? Sen havuzlu saraylarında sefa sürerken işsiz kahvesinde, çaresiz bekleyen kardeşim ne yapsın? Ya çıkacaksın, milletine olanı biteni anlatacaksın ya da tutmadığın sözlerin, uçuruma sürüklediğin ekonominin ve anlattığın masalların hesabını sandıkta vereceksin. Ya anlatacaksın ya da tıpış tıpış gideceksin. Bu kadar basit."

OHAL VE TMSF DÜZENLEMESİNE TEPKİ

"Torba yasanın içine OHAL’in uzatılmasın dair bir madde kondu ayrıca da bir şey daha kondu. Onu da çok vahim bulduğumuzu ifade etmek isterim. O da kayyum atanmış şirketler var ya TMSF bunları uygun şartlarda bulup sattığında bu şirketler hem işlemeye devam ediyor, yöneticileri sahipleri gitmiş, o sattıkları geliri de Hazine’ye TMSF irat kaydediyor. Sayın Türkkan’ın uyarısı üzerine sizlerle paylaşıyorum. Eğer o madde olduğu gibi geçtiği takdirde TMSF’nin bu şirketleri satma görevi ortadan kalkıyor. Yan masanın böreği gibi bu şirketler ortadan kalkıp yok oluncaya kadar ağalar beyler abiler yiyip içip sıfıra indirinceye kadar TMSF’nin elinde kalacak. Bu iki konuya aşırı derecede dikkat etmenizi istiyorum. Bu konularla ilgili olarak milletimizi hem Meclis çatısı altında hem de diğer sivil alanlarda milletimizle beraber olduğunuz her alanda bilgilendirmede bulunmanızı ve uyarmanızı istiyorum. Bugün Güvenlik Politikaları Başkanımız Nuri Okutan OHAL maddeleriyle ilgili bir basın açıklaması yaptı. Arkadaşlarımız da bu konuda birlikte çalışacaklar. Bu konuyu gündemde tutuk, sayımız yeterli değil ama mümkünse seçmen desteği ile bu fikirlerinden bu kararlarından iktidarı vazgeçirtmenin yollarını bulmaya çalışacağız. Bu iki madde birer yamuktur. Yamuk yaptırmayacağız. Milletimize yamuk yaptırmayacağız."

‘BU YAPILANLARIN HESABINI MİLLETİNE VERİRSİN, DEMEDİ DEME’

"Demokrasi, yönetenin değil, muhalefet edenin söz hakkının güvencesidir. Milletin hakkının, hukukunun, iradesinin güvencesidir. O nedenle de Gazi Meclisimiz, aynı zamanda Millet’in Evi’dir. Sen, demokrasiye gıcık oluyor olabilirsin. ‘Demokrasi amaç değil, araçtır’ diyor olabilirsin. Hatta kendi kendine, ‘Egemenlik kayıtsız şartsız şahsımındır’, diyor da olabilirsin. Ama bu aziz millet, demokrasisine el sürdürmez. İradesine müdahale ettirmez. Gün olur, o sandık milletin önüne gelir. Ve o gün geldiğinde, bu yapılanların hesabını milletine verirsin. Demedi deme."

İlçe ziyaretlerimde, sık sık eczacı kardeşlerimle konuyorum. Pandemide gösterdikleri özveriyi biliyorum. İnsanımızın yaşadığı geçim sıkıntısından direkt olarak etkilendiklerini kabaran veresiye defterlerini biliyorum. Tüm ekonomik zorluklara rağmen, kapısına geleni geri çevirmeyen o büyük vefayı da biliyorum. İktidar aynı vefayı size göstermese de Allah’ın izniyle ilk seçimden sonra biz göstereceğiz. Bundan emin olabilirsin.

Öne Çıkanlar