Baz Cindirês: Türkiye İdlib'de sıkıştı

Baz Cindirês: Türkiye İdlib'de sıkıştı
QSD komutanlarından Baz Cindirês, Türkiye'nin İdlib ve Federe Kürdistan Bölgesi’nde sıkıştığını belirterek, bu nedenle Kuzey ve Doğu Suriye'yi hedef aldığını söyledi.

Türkiye'nin  Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırı tehditleri sürüyor. Bir yandan Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden, diğer yandan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kapısını çalan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, her iki ülkeden eli boş döndü. Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik tehditlerini Fırat Haber Ajansı’na değerlendiren Demokratik Suriye Güçleri (QSD) Girê Spî komutanlarından Baz Cindirês, Türkiye’nin Federe Kürdistan Bölgesi'ndeki yenilgisini saklamak için Kuzey Doğu Suriye bölgesini hedef aldığını söyledi. 

TÜRKİYE SIKIŞTI 

Erdoğan'ın Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik tehditlerinin ardından Til Temir, Eyn Îsa ve Minbic hatlarında Türkiye ve güdümündeki silahlı grupların harekete geçtiğine dikkat çeken Cindirês, "Türk devleti tarafından işgal alanlarındaki çetelerle de bazı toplantılar yapıldı. Türk devletinin tekrar neden tehditlerine başladığının nedeni çok açık. Türk devleti Federe Kürdistan Bölgesi’nde çok büyük kayıplar verdi ve tıkanmış durumda. Yine İdlib'de sıkışmış. Bu nedenle bir çıkış yapmak istiyor. Hem İdlib, hem de gerillaya karşı yaşadığı sıkışmışlığı bir yerden çıkartmak istiyor. Bunu da Kuzey-Doğu Suriye alanlarına saldırarak aşmayı hedefliyor" dedi. 

HALK TEPKİLİ

Türkiye’nin saldırılarının olduğu bölgelerde halkın tepkili olduğunu dile getiren Cindirês, "Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Spî alanlarında halkın büyük bir rahatsızlığı var. Efrîn’de kadınlar kaçırılıyor, çocuklar kaçırılıp karşılığında fidye isteniyor. Girê Spî’de halk kaç defa Türk devleti ve çetelerinin uygulamalarından dolayı ayaklandı, tepkilerini ortaya koydu. Tüm bunlar Türk devletinin giderek daha fazla sıkışmasına neden oluyor" diye konuştu.

SALDIRIYA KARŞI HAZIRLIK 

Saldırılara karşı hazırlıklı olduklarını vurgulayan Cindirês, "Elbette IŞİD’e karşı savaş, devletlere karşı savaşa benzemiyor. Ancak IŞİD coğrafik anlamda bitirildikten sonra QSD olarak uyuyan hücrelere karşı, özellikle 21'inci yüzyıl tekniğine karşı kendini savunma, bu teknikleri boşa çıkartma taktikleri ve savaşma taktiklerini geliştirme konusunda güçlerimiz bir eğitim sürecinden geçti. Savaş tekniği ve teçhizatı anlamında kendini eğitme ve geliştirme esas alındı. Bu anlamda Kuzey-Doğu Suriye topraklarına karşı yapılacak her türlü saldırıya karşı güçlerimiz kendilerini hazırladı" şeklinde konuştu. 

PSİKOLOJİK SAVAŞ BOŞA ÇIKARILDI 

"Erdoğan’ın tehditlerinden sonra, Suriye Şam hükümetine bağlı basın da bunu çok fazla işlemeye başladı" diyen QSD Komutanı, devamında şunları söyledi: "Türk devletinin her an saldıracağı, İdlib ve diğer yerlerden çok fazla çete getirdikleri gibi haberler yapmaya başladılar. Tabii ki tüm bunlar Kuzey-Doğu Suriye halkına karşı yürütülen psikolojik bir savaştır. Bu şekilde halka QSD sizi savunamaz, rejimin tarafına geçin, demeye getirdiler. Ancak halkımız bu konuda duyarlıdır. Halkımız bu tür siyasetleri iyi anlıyor ve çözüyor. Kuzey-Doğu Suriye halkı bilinçli bir halktır, bu tür psikolojik savaşı ciddiye almaz. Halkımız tüm bunların farkındadır. Ülkesi ve toprakları burasıdır. Buradan başka gidecek yeri olmadığının bilincindedir. Eğer burası işgal edilirse, gidecek yeri olmaz. Ve eğer işgal bölgesinde kalırsa, köle olmaktan başka şansı olmadığını da biliyor. Bu nedenle halkımız QSD savaşçıları dışında kimseye ne güvenir ne de sırtını dayar. Elbette bizim de tek moral kaynağımız halkımızdır. Aynı zamanda gücümüzü de halkımızın desteğinden alıyoruz.  Bu toprakları halk ve QSD birlikte kazandı ve birlikte savunacaktır." (MA)

Öne Çıkanlar