Berkin Elvan vurulduğu noktada anıldı: Oğlumuzun yasını tutmamıza bile izin verilmedi

Berkin Elvan vurulduğu noktada anıldı: Oğlumuzun yasını tutmamıza bile izin verilmedi
Berkin Elvan'ın ölümüne ilişkin açılan davanın karar duruşması 18 Haziran'da görülecek. Elvan'ı vuran polis 'bilinçli taksirle ölüme sebebiyet verme' suçundan yargılanıyor.

Gezi direnişi sırasında polisin attığı gaz fişeğiyle vurulan ve 269 gün komada kaldıktan sonra hayatını kaybeden Berkin Elvan, ölümünün 8'inci yılında vurulduğu yerde anıldı. Elvan'ın ailesi, "Oğlumuzun yasını tutmamıza bile izin verilmedi" dedi.

Okmeydanı’nda yapılan yürüyüşün ardından, Berkin’in vurulduğu yere fotoğrafı, karanfiller ve ekmek bırakıldı. Ardından Berkin Elvan'ın ablası Özge Elvan'ın okuduğu bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamada, dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan'ın miting meydanlarında Elvan'ın annesini yuhalattığına ve davada adalet sağlanmadığına dikkat çekildi. Yapılan açıklamad, Elvan'ın ölümüne neden olan polisin 'bilinçli taksirle öllüme sebebiyet verme' suçundan cezalandırılarak 'ödüllendirileceği' vurgulandı.

'OĞLUMUZUN YASINI TUTMAMIZA BİLE İZİN VERİLMEDİ'

Açıklamanın tamamında şunlar kaydedildi:

"Bundan tam sekiz yıl önceydi. Oğlumuz, sekiz yıl önce bugün, polis tarafından hedef alınarak başından gaz fişeğiyle tam da bu sokakta vuruldu. Can güvenliğimizden sorumlu olan devlet ve devletin güçleri, oğlumuzu sekiz yıl önce bugün bizden kopardı. Oğlumuz 16 Haziran 2013’ten beri büyüdüğü, top oynadığı, okula gittiği bu mahalleye ve evimize bir daha dönemedi.

Tam 269 gün boyunca komada yaşam mücadelesi verdi oğlumuz. Berkin komada hayata tutunmaya çalışırken, failleri elini kolunu sallayarak gezmeye devam etti, ülkeyi yönetti, çıktığı miting meydanlarında "Emri ben verdim" dedi. Oğlumuzu toprağa verdikten hemen sonra, o dönemin başbakanı şimdi ise cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan, meydanlarda bizi yuhalattı. Bizi terörist diyerek hedef gösterdi. Oğlumuzun yasını tutmamıza bile izin verilmedi.

Biz sadece kan akmasın, silahlar sussun, çocuklar öldürülmesin istedik. Ancak bağımsız olması gereken yargı mekanizması, sekiz yıldır kulaklarını çığlıklarımıza kapadı, gözleri acımızı görmez oldu, çocuk katilini koruyarak vicdanlarını ayaklar altına aldı.

Oğlumuzu vuran katil Fatih Dalgalı, hapishanede olması gerekirken görevine devam etti. Tam sekiz yıldır görev yaptığı bölgeden haberler aldıkça endişeleniyoruz. Biliyoruz ki bu ülkede katiller devletin yetkili makamları tarafından korunuyor.

Her ne kadar devlet ve organları katilleri korusa da biz çocuğumuz için mücadele etmekten vazgeçmedik. Beş yıldır sürüncemede olan bir dava ile karşı karşıyayız. Bir önceki duruşmada, mütalaa açıklandı. Oğlumuzu hedef alarak öldüren katilin "bilinçli taksirle ölüme neden olmak" suçundan 2 yıl 8 aydan 9 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Oğlumuzun katiline verilmek istenen bu ödül gibi cezayı kabul etmiyoruz.

18 Haziran Cuma günü saat 10.00’da, Çağlayan Adliyesi’nde yapılacak duruşmada kararın açıklanması bekleniyor. Ancak yargılamaya açık bir müdahale olduğu endişesini taşıyoruz. Daha önce bizi, avukatlarımızı, sanığı ve tanıkları doğrudan dinlemeyen bir heyetin kararı açıklamasını kabul etmiyoruz.

Biz adalet istiyoruz, sadece tetiği çekenin değil emri verenlerin de adalet önünde hesap vermesini talep ediyoruz."

KARAR DURUŞMASINA ÇAĞRI

Açıklamada18 Haziran’da Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi’nde görülecek karar duruşmasına çağrı yapıldı. Çağrıda, "Berkinimizin çocukluğunu, geleceğini ve hayallerini çalanların bir an önce hesap vermesini istiyoruz. Berkin nezdinde katledilen tüm çocuklar için adalet istiyoruz. Ölüme karşı yaşamı savunmaya inatla ve ısrarla devam edeceğiz. Çocuklar bir daha öldürülmesin diye katillerinin yargılanması için ısrarımızı sürdüreceğiz. Unutulmamalıdır ki bir çocuğu öldüren katilin hesap vermesi, geride kalan tüm çocukların geleceğinin teminatı olacak" denildi.

Öne Çıkanlar