Mersin’de miting: Geçinemiyoruz, artık yeter zamlar geri alınsın
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu, emekli, memur ve işçi maaşlarına yapılan zammın, son dönemde elektriğe, suya, doğalgaza ve temel ihtiyaçlara yapılan zamlarla erimesine karşı "Artık yeter geçinemiyoruz" şiarıyla Mersin'in Yenişehir ilçesinde bulunan eski Tevfik Sırrı Gür Stadyumu’nda miting düzenledi. Mitinge kentteki siyasi parti ve sivil toplum örgütleri temsilcileri, HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, CHP Mersin Milletvekilleri Cengiz Gökçel ve Alpay Antmen ile binlerce kişi katıldı. Mitingde sık sık, Tarkan'ın "Geççek" adlı şarkısı çalındı.
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre Mitinge katılanlar, iki farklı arama noktasında aramalardan geçtikten sonra alana girebildi. "İş ekmek özgürlük", "Krize yoksulluğa feminist isyandayız", "Tüm ücretlere ek zam yapılsın", "Halklar barış istiyor" ve "Geçinemiyoruz, artık yeter zamlar geri alınsın" dövizlerini taşıyan halk, zamlara tepki gösterdi. "Sefalete teslim olmayacağız" ve "İnsanca yaşamak istiyoruz" sloganı atan halk, miting öncesi halaya durdu.
Mitingde Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısı, "Savaşa hayır, barış hemen şimdi" sloganı atılarak, protesto edildi. Geçinemediklerini ifade eden kitle, "Artık yeter zamlar geri alınsın" diye haykırdı.
‘HALKLAR AÇISINDAN SAVAŞIN KAZANANI, BARIŞIN İSE KAYBEDENİ OLMAZ’
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu adına ortak açıklamayı Elmas Kara ve Murat Doğan yaptı. Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısına tepki gösteren Kara ve Doğan, "Savaş yıkım demek, savaş yok etmek demek, savaş zam demek, savaş emekçilerin ekmeğinin küçülmesi demek. Savaşlarda sadece insanlar ölmüyor, doğamız, çevremiz ve diğer canlılar yani kısaca insanlık yok olup ölüyor. Dünyanın her yerinde emperyalistlerin ve yerli işbirlikçilerinin güç ve daha fazla kar hırsı uğruna analar ağlıyor. Halklar açısından savaşın kazananı, barışın ise kaybedeni olmaz. Aynı zamanda savaş bir halk sağlığı sorunudur. Biz emekçiler her yerde ve her zaman savaşa hayır, barış hemen şimdi" dedi.
‘TÜİK’İN BÜTÜN GİZLEME ÇABASINA RAĞMEN ARTIK MIZRAK ÇUVALA SIĞMIYOR’
Açlık, işsizlik ve yoksulluğun derinleştiğini belirten Kara ve Doğan, geçinemediklerini ve ülkenin dört bir yanından hayat pahalılığına, fahiş zamlı faturalara karşı yapılan eylemlerle isyanın büyüdüğünü dile getirdi. Kara ve Doğan, "Her yeni güne yeni bir zam haberiyle uyanıyoruz. Asgari ücrete, maaşlarımıza ve emeklilere yapılan göstermelik artışlar daha ceplerimize girmeden eriyip buharlaştı. Toplumun geniş kesimlerinin temel harcama kalemleri olan kira, ulaşım, doğalgaz, elektrik ve gıda ürünlerinde yapılan fahiş zamlar geçinmemizi, ay sonunu getirmemizi imkânsız hale getirdi. Uygulanan ekonomik politikalar, işsizlik, yoksulluk, sefalet ve zam olarak halkın üzerine yağmur gibi yağarken, kamu kaynakları özelleştirme adı altında yandaşlara peşkeş çekiliyor. TÜİK’in bütün gizleme çabasına rağmen artık mızrak çuvala sığmıyor" diye konuştu.
ORTAK MÜCADELE ÇAĞRISI
Siyasi iktidarın politikalarından ve zamlarından bıktıklarını kaydeden Kara ve Doğan, "Emekçiler ve yoksul halk susmuyor, artık susmayacak. Birbirinden ve dayanışmasından güç alan emekçiler ve geniş halk kesimleri, baharın müjdecisi olan direnişleriyle işçi havzalarında yan yana gelenler, umudu yeniden yeşerten mücadeleleriyle yarınlarımıza olan umudumuzu çoğaltmaktadırlar. Umudumuzu çoğaltanları, buradan bu meydandan seslerine ses kattıklarımıza selam olsun. Zamların geri alınması, krizi yaratanların, yarattıkları krizin bedelini ödemesi için herkesi bu meydandan yükselen sese ortak olmaya ve yükselen mücadeleye omuz vermek için yan yana gelmeye davet ediyoruz" diyerek, ortak mücadele çağrısında bulundu.
'ADALET VE BARIŞ İSTİYORUZ'
Kara ve Doğan, taleplerini şöyle sıraladı:
A’dan Z’ye her şeye gelen ve gelecek olan zamların işaret fişeği olan enerji ve akaryakıt zamlarının geri çekilmesini enerji dağıtım şirketlerinin kamulaştırılmasını istiyoruz.
Elektrik, su, doğalgaza gelen zamların daha fazla gecikmeden geri alınmasını istiyoruz.
Ulaşım, su gibi temel kamu hizmetler üzerindeki ağır maliyetleri oluşturan elektrik, doğalgaz ve akaryakıt üzerindeki ÖTV ve KDV sıfırlansın.
Temel tüketim maddelerindeki KDV tamamen kaldırılsın.
Artık topluma ağır bir yük haline gelen Kamu Özel İş Birliği Projeleri, Döviz Garantili İhaleler sonlandırılsın.
Kamu emekçilerinin kayıpları giderilsin, biz kamu emekçilerine yoksulluğu dayatan göstermelik toplu sözleşme yerine, grev hakkımızı içeren gerçek bir Toplu İş Sözleşmesi için Toplu Sözleşme Masasının zaman kaybetmeden yeniden kurulmasının önü açılsın.
Tüm emeklilere asgari ücretin üzerinde insanca yaşayacağı bir ücret ödenmesini istiyoruz.
EYT sorunu seçim malzemesi yapılmadan bir an önce çözülsün istiyoruz.
3600 ve 7200 ek gösterge bütün kamu emekçilerine ayırımsız verilsin istiyoruz.
Kamuda kadrolu istihdam istiyoruz! Sözleşmeli kamu emekçilerinin derhal kadroya geçirilmesini istiyoruz.
Parasız, kamusal eğitim ve sağlık istiyoruz.
Hayatın her alanında adalet istiyoruz.
Sağlıkta şiddetin son bulmasını ve Kovid 19’un herhangi bir kıstasa bağlanmadan meslek hastalığı sayılmasını istiyoruz.
Mülakat değil, liyakat istiyoruz.
Kadın cinayetlerinin önüne geçilmesi için İstanbul sözleşmesinin etkin bir şekilde hayata geçirilmesini istiyoruz. Nafaka hakkına dokunulmamasını istiyoruz.
Eşitlik, özgürlük, laiklik, adalet ve barış istiyoruz.
