‘Bu metni kimse anlamayacak’

‘Bu metni kimse anlamayacak’
'Herkesi dil haklarıyla ilgili her türlü ihlal ve kazanımı yakından izlemeye, tüm anadillerine saygı duyup sahip çıkmaya davet ediyoruz.'

Dil Hakları İzleme Belgeleme ve Raporlama Ağı(DHİBRA), Uluslararası Anadil Günü için bir açıklama yaptı. İstanbul ODTÜ Mezunları Derneği’nde yapılan açıklamada DHİBRA bileşenleri son temsilcisi 1992 yılında yaşamını yitiren Tevfik Esenç’in olduğu yok olan Ubıhça dilinde yaptı.

DHİBRA, "2020 yılı UluslararasıAnadili Günü’nü, Kafkasya’dan Osmanlı İmparatorluğu topraklarına sürgün edilen Ubıh halkının Türkiye’de yitip gitmiş dilinden bir açıklamayla karşılıyoruz. Bu metni yazanlar ve metnin altında imzası bulunanlar dahil bugün Türkiye’de hiç kimse bu açıklamanın Ubıhça çevirisini okuyup anlayamıyor. Çünkü bu dil, 8 Ekim 1992 yılında Ubıhça konuşabilen son insan Tevfik Esenç’in ölümüyle toprak altına gömüldü. Masallarıyla, ağıtlarıyla, ninnileriyle bir dilimizi yitirdik bu topraklarda" dedi.

‘"Bir dil ölürse bir halk ölür’" denilen açıklamada, "Türkiye’de farklı diller ve/veya dilsel çoğulluk hakkında çalışan, anadilinin önem ve anlamı konusunda duyarlı olan sivil toplum özneleri arasında başlatılan dayanışma, işbirliği ve dostluğun gelişmesi için UNESCO tarafından 17 Kasım 1999 tarihinde Uluslararası Anadili Günü ilan edilen 21 Şubat vesilesiyle bir araya geldik. Yeni katılımlarla genişleyecek bir ağın bileşenleri olarak, herkesi dil haklarıyla ilgili her türlü ihlal ve kazanımı yakından izlemeye, tüm anadillerine saygı duyup sahip çıkmaya davet ediyoruz" ifadelerine yer verildi.

Anadille ilgili hak ihlalleri konusunda duyarlı olunması çağrısının yapıldığı açıklamada, "Bu anlamlı günü ortak bir çağrıyla karşılarken, kaybolan diller, tehlike altındaki diller ve azınlık dilleri başta olmak üzere tüm anadillerinin insanlık için maddi ve manevi önemini ve eşsiz değerini vurgulamak istiyoruz. Tüm dillerin önündeki engellerin kaldırılması, her bireyin kendi anadiliyle yaşamını istediği gibi sürdürmesi ve dilsel çoğulluğun barış içinde bir arada yaşamanın garantisi olarak görülmesi için, çoğulculuğun hayatın her alanına hakim olmasını istiyor ve savunuyoruz. Kendi anadillerimiz veya dilsel çoğulluk konusunda faaliyet yürüten ağ bileşenleri olarak, en az bir anadiline sahip olan herkesi anadiliyle ilgili hak ihlalleri konusunda duyarlı olmaya ve yeni kazanımlar için mücadele etmeye çağırıyoruz" denildi. 

(HABER MERKEZİ)
 

Öne Çıkanlar