Büyükelçi Flake döneminde Türkiye-ABD ilişkileri nasıl olacak?

Büyükelçi Flake döneminde Türkiye-ABD ilişkileri nasıl olacak?
Daha önce diplomatik görevde bulunmamış olan ABD'nin yeni Ankara Büyükelçisi Jeffry Flake döneminde Türk- Amerikan ilişkilerinin ne yönde ilerleyeceği merak konusu.

ABD’nin Ankara Büyükelçisi Jeffry Flake, Türk-Amerikan ilişkilerinde mevcut S-400 hava savunma sistemi, F-35 askeri uçak projesi, CAATSA yaptırımları ve insan haklarıyla ilgili görüş ayrılığı gibi başlıklarla karşı karşıya görünüyor. Uzmanlar, ABD’nin hukukun üstünlüğü ve insan hakları meselesinde Türkiye’ye uyarılarına devam edeceğini ancak Ukrayna krizi nedeniyle iki ülke arasında dış politikada yakınlaşmayı Flake’in sürdürebileceği görüşünü savunuyor.

DİPLOMATİK GÖREV GEÇMİŞİ YOK

Ankara-Washington ilişkilerinin kritik süreçlerinden birini yaşadığı bir dönemde göreve başlayan 59 yaşındaki Flake, daha önce diplomatik görevde bulunmamış olmasıyla dikkat çekiyor. ABD'nin uzun bir aradan sonra Türkiye'ye büyükelçi olarak atadığı ilk siyasetçi olan Flake, 2001-2013 yılları arasında ABD Temsilciler Meclisi üyesi, 2013'ten 2019'a kadar da Arizona Senatörü'ydü.

Flake, NATO üyeleri ve diğer Batılı devletlerin Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik olası bir askeri müdahalesine nasıl karşılık vereceklerini değerlendirdikleri bir dönemde görev başında olacak. Hem Kiev hem de Moskova ile iyi ilişkilere sahip olan ve Rusya'ya yaptırım uygulanmasına karşı çıkan Ankara, krizde arabuluculuk yapmayı teklif etmişti.

ANKARA - WASHİNGTON GERİLİM HATTI

Türkiye'nin Rusya'dan S-400 hava savunma sistemi satın alması, Türkiye'deki bazı tartışmalı davalar ve Doğu Akdeniz ile Suriye gibi konulardaki politika farklılıkları ilişkilerin bozulmasına neden oldu.

Eski ABD Başkanı Trump'ın Erdoğan'la kişisel olarak yakın ilişkiye sahip olması iki ülke arasındaki gerginliklerin belli bir noktanın ötesine geçmesini engelliyordu. Ancak ABD Başkanı Joe Biden, selefine kıyasla Ankara'ya daha mesafeli yaklaşıyor. Biden'ın göreve geldikten sonra attığı ilk adımlardan biri 1915 yılında Ermenilere yönelik gerçekleştirilen katliamı "soykırım" olarak tanımak olmuştu.

Büyükelçi Jeffry Flake, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a önceki gün güven mektubu sunarak Türkiye’deki görevine resmen başladı. Dün de eşi Cheryl Flake ve elçilik personeliyle Anıtkabir’i ziyaret ederek Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e saygılarını sundu. Flake, göreve başlamasına ilişkin ABD Büyükelçiliği’nin internet sitesinde, "Başkan (Joe) Biden’ın Ankara’daki Büyükelçisi olarak görev yapacak olmaktan büyük bir onur duymaktayım. ABD ve Türkiye’nin, küresel barış ve güvenliğe yönelik çok ciddi tehditlere karşı koymak için birlikte çalışması, ulusal çıkarlarımıza hizmet etmektedir. Ülkelerimiz birlikte ve yakın çalışmayı sürdürürse, ABD ve Türkiye’nin önünde daha güvenli, daha müreffeh ve daha mutlu bir gelecek olduğuna tüm kalbimle inanıyorum" yazılı açıklaması yaptı. Flake, "Kuzeybatıdan, güneydoğuya, Ege kıyılarından Karadeniz’e, Türkiye’nin güzelliklerini ve zenginliklerini görmeye can atıyoruz. Dahası, Cheryl ve ben, bu harikulade şehirlerde yaşayan Türk halkını tanıyacak, onlarla beraber tarihi keşfedecek ve iki ülkeyi birbirine bağlayan geleceği ele alacağız. Hoşbulduk ve bizleri sıcak bir şekilde karşıladığınız için teşekkürler" ifadelerini kullandı.

UKRAYNA KRİZİ NEDENİYLE YAKINLAŞMA

VOA'dan Yıldız Yazıcıoğlu'na konuşan Dış Politika Enstitüsü Başkanı ve ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, Karadeniz’de işbirliğiyle, Ukrayna krizi nedeniyle ve NATO müttefikliğiyle Türkiye’nin ABD’yle yakınlaşma içerisine girdiği görüşünde.

Uluslararası ilişkiler alanında uzman Prof. Dr. İlhan Uzgel de, Türkiye’nin Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır, İsrail gibi ülkelerle sorunlarını çözmeye çalışarak da ABD’nin dış politikasıyla daha uyumlu bir siyasete yöneldiğini ifade etti.

Her iki uzman S-400 hava savunma sistemiyle ilgili kriz konusunda "rafta, dondurulmuş, geri plana itildi" görüşünü paylaştı. Uzmanlar, Joe Biden yönetimince Türkiye’ye yönelik insan hakları ve hukukun üstünlüğüyle ilgili eleştirilere devam edilse de bu konular üzerinden Erdoğan hükümetine baskı yapma gibi bir yaklaşım olmadığını vurguadı.

Öne Çıkanlar