‘Cumhuriyetin izlerini taşıyan mekanlar özgünlüklerini kaybediyor'

‘Cumhuriyetin izlerini taşıyan mekanlar özgünlüklerini kaybediyor'
Candan, Yeni Sahnenin kapatılması, TRT’nin taşınması ve kültürel mekânların çöküntü haline dönüştürülmesiyle mekânların özgünlüğünü kaybettiğin söyledi.

Seda TAŞKIN 


ARTI GERÇEK- Mimarlar Odası Ankara Şubesi Dünya Mimarlık Günü etkinlikleri kapsamında, Sakarya ve Kızılay yaya bölgelerinin yeniden kente kazandırılmasına ilişkin Sakarya Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada ilk konuşan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, temiz çevre için kent mekanlarını masaya yatırdıklarını belirterek, Kızılay bölgesinde yer alan kimi sokakların Cumhuriyetin ilk yıllarından yeniden modern yaşantının organizasyonu sürecinde hem kültürel hem de sosyal ortam haline geldiklerini belirtti. 

Gelinen aşamada hem motivasyon hem de sosyal buluşma kaybının yaşandığını söyleyen Candan, "Bu değerlerin yeniden açığa çıkmasını istiyoruz. Yeni Sahnenin kapatılması, TRT’nin buradan taşınması ve kültürel mekânların çöküntü haline dönüştürülmesi, ‘güvenlik’ sorunun yaşanması nedeniyle bu mekânların özgünlüğünü kaybediyor. Bugün yeniden Sakarya çağrısını sizinle paylaşacağız. Yeniden yaya bölgelerini hak ettiği değeri almasını, kültürel dönüşümü istediğimiz için bugün buradayız" dedi. 

‘KENT MERKEZİ YENİDEN CANLANDIRILMALI’ 

Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Nihal Evirgen ise başkent Ankara’nın ender yaya bölgelerinden biri olan Sakarya yaya bölgesi, başkentin toplumsal yaşamın merkezinde yer alan, cumhuriyetin modern kentleşme ve sosyal ilişkilerin buluştuğu önemli mekanlarından olduğunu belirtti. Evirgen, "Toplumsal hafızanın, meşruiyet talebinin, kültürel etkinliklerin, demokrasinin her tonda görülebildiği bu kamusal alanın, hak ettiği değerin yenide kazandırılması kent merkezinin yeniden canlandırılarak çekim merkezi haline getirilmesi için yeniden Sakarya çağırısını bir kez daha yüksek sesle dillendiriyoruz" dedi. Evirgen sözlerine şöyle devam etti: 

"Danimarkalı heykeltıraş Jorgen Haugen Soraengsen tarafından 1992 yılında yapılan ve Sakarya Caddesi yaya bölgesine yerleştirilmiş olan Taş Ankara heykeli, yine sanatçı ve heykeltıraş Burhan Alkar’ın eseri 1979 yılında yaya bölgesine konumlandırılan genç bir kızı ile erkeğin birlikte uçurdukları güvercin ile özgürlük ve barışı simgeleyen Barış Heykeli gibi değerlere sahip Sakarya Meydanı’nın sanat ve kültür ile anılır hale yeniden gelmesi gerekmektedir. Bunun aksine, Lozan Meydanına hançer gibi saplanan üst geçit, dış cephelerin bakımsızlığı, Yeni Sahne’nin kapatılması gibi müdahalelerle özgün ve kamusal buluşma ortamı yok edilen meydanın yeniden şekillendirilmesi ve mekânsal dokunuşlarla hayata kazandırılması şarttır." 

‘CUMHURİYETİN İZLERİNİ TAŞIYAN MEKANLAR YENİDEN KÜLTÜR MERKEZİ OLMALI’ 

Evirgen, Sakarya Caddesi başta olmak üzere, Konur Sokak, Karanfil Sokak, Selanik , İnkılap Sokak, İzmir Caddesi gibi isimleriyle Cumhuriyetin izlerini taşıyan mekanların yeniden kültür ve sanat merkezine dönüştürülmesi gerektiğini söyledi. Yerel yönetimleri ve ilgili tüm idareleri göreve çağıran Evirgen, "Dünya çapında bugün Uluslararası Mimarlar Birliği’nin de temasına taşıdığı Sağlıklı bir dünya ve temiz çevre için kamusal mekanların önemi tartışılırken, başkentin hak ettiği değeri kentin merkezinden Kızılay yaya bölgelerinden ve Sakarya Meydanı’ndan başlatmak gerektiğini duyuruyoruz" dedi.

Öne Çıkanlar