Darbeye karşı demokrasi yürüyüşü Van'da: Bu yürüyüş aynı zamanda işkenceye karşı mücadele çağrısıdır

Darbeye karşı demokrasi yürüyüşü Van'da: Bu yürüyüş aynı zamanda işkenceye karşı mücadele çağrısıdır
Dün Hakkari'den Van'a ulaşan HDP heyeti, 'Darbeye karşı demokrasi yürüyüşü' kapsamında Van'da çeşitli ziyaretler gerçekleştiriyor.

ARTI GERÇEK - Dün Hakkari'den Van'a ulaşan 'Darbeye karşı demokrasi yürüyüşü, kent girişinde polis tarafından engellenmek istenmiş, müdahale sırasında şiddete başvuran polis, bir çok kişiyi gözaltına almıştı.

Polis müdahalesine ve engelemelere rağmen coşku ve alkışlarla HDP Van İl Binasına ulaşan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ve HDP heyeti, 2 Nisan Caddesi’nde bir de yürüyüş gerçekleştirdi.

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ve beraberindeki heyet, 'Darbeye karşı demokrasi yürüyüş'ü kapsamında Van'da çeşitli etkinlikler düzenleyecek.

Etkinlikler, HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ve HDP heyetinin Van Barosu'nun ziyaretinin ardından başlayacak.

ADALET İÇİN ÖLÜM ORUCUNU SÜRDÜREN AVUKATLAR İÇİN DAYANIŞMA ÇAĞRISI YAPTI

Van Barosu'nu ziyaretinde 'adil yargılanma' talebiyle ölüm orucuna başlayan ÇHD'li avukatlar Avukat Ebru Timtik ile Aytaç Ünsa dayanışma çağrısında bulunan HDP Eş Genel Başkanı Sancar, "Yürüyüşümüz aynı zamanda adaletin sağlanmasıdır" dedi:

"Grup Yorum üyelerinin bizi çok üzen sonlarının burada tekrarlanmaması gerekiyor. Adil yargılanma haktır. Bu sese mutlaka kulak verilmelidir. Bu eylemin acı sonuçlarla bitmemesini sağlanması için üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Buna hep birlikte dur demek gerekiyor. Hükümet ve Adalet Bakanlığı'nı sorumlu davranmaya çağırıyorum."

'BU YÜRÜYÜŞ AYNI ZAMANDA İŞKENCEYE KARŞI MÜCADELE ÇAĞRISIDIR'

Son dönemde işkence ve kötü muamele şikayetlerinin arttığına da dikkat çeken HDP Eş Genel Başkanı, "Hükümeti kanunların ve uluslararası sözleşmelerin gereğini yapmaya çağırıyorum. Bu yürüyüş işkenceye karşı mücadele çağrısıdır aynı zamanda" dedi.

Van Barosu Başkanı ile bir görüşme yapan Sancar, Meclis'te üzerinde çalışmaları sürdürülen Barolar başta olmak üzere meslek kuruluşlarının yapısının değiştirilmesine ilişkin hazırlıklar hakkında konuştu:

"Demokrasi hepimizin sorunudur, adalet herkesin sorunu olmanın ötesinde önem taşıyan bir meseledir. Mesela şimdi gündemde, baroları işlevsizleştirmek amacına dönük hazırlıklar var. Özellikle barolar gibi meslek örgütlerinin, TTB gibi çok değerli birikimlere imza atmış, bu konuda çok değerli çalışmalar yapmış kuruluşların, TMMOB gibi kuruluşların muhalif ve alternatif çalışma ve üretme işlevlerini budamaya yöneliktir. AKP iktidar olduğundan bu yana, bu kuruşluları kontrol etmek istiyor ama başaramıyor. Bunu gönülle başaramayınca, rızayla başaramayınca, işte iktidarın ve yasamanın bize göre meşru olmayan yollarını deniyor. O nedenle bu iktidara darbeci zihniyete sahip bir iktidar diyoruz.

Son zamanlarda adil yargılama konusundaki sıkıntıların ulaştığı boyutta çok vahim. AYM Başkanı bile geçen gün bir toplantıda, bir üyenin yemin töreni toplantısında itiraf etmek zorunda kaldı. Gerçekten yargı artık yargı adını hak edecek konumdan çıkmıştır. Benim yıllarca derslerde belki denk gelmiştir, anlattığım yazarlardan biri de Almanya’nın 1920’li yıllarında, o faşizmin hazırlandığı dönemlerde, çok etkili bir yargı muhabiri, ama aynı zamanda çok kuvvetli bir yazar olan Kurt Tucholsky'nin bir sözü vardır. Yargıyı izliyor, tam işte Nazi döneminin kuruluş yılları, 1920’lerin ikinci yarısı, 1930’lara giden süreçte artık isyan ediyor, diyor ki; ‘Benim gördüğüm bu yargı kötü yargı değil, bu yargı yanlış yargı değil, bu yargı eksik yargı değil, bu yargı kesinlikler yargı değil’. Bizim dediğimizde bu. Bu yargı, yargı değil. İktidarın emrine biat eden bir organa yargı denmez."

'TÜM PROVOKASYONLARI BOŞA ÇIKARACAK KADAR  BİRİKİMİMİZ VE KARARLILIĞIMIZ VAR'

Darbeye karşı demokrasi yürüyüşü' için Hakkari'den yola çıkarken yaşananlara da değinen HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, engellemelerle karşı karşıya olduklarını işaret ederek, "Bu konuda yapılacak her türlü provokasyon girişimini boşa çıkaracak kadar olgunluğumuz, birikimimiz ve kararlığımız vardır" dedi:

"Fakat bizim yürüyüşe başlarken belirlediğimiz bir çerçeve ve aldığımız kararlar da var. Onlar da çok net olarak demokratik meşru haklarımızı kullanmaktan vazgeçmeyeceğimiz. Bu hakları kullanırken de hiç kimseye özel bir gerginlik, gerilim bahanesi sunmayacağımızdır. Devletin görevi, hükümetin görevi temel hak ve özgürlükleri kullanımını kolaylaştırmak ve bu halkları kullananların güvenliğini sağlamaktır, onları engellemek değil. Bazı yerlerde engellemeler biraz daha can sıkıcı, tatsız boyutlara ulaşabiliyor. Ama buradan tekrar hatırlatmak isterim; HDP demokratik meşru zemini, hakkı olan çerçevede kullanmakta kararlıdır. Bunu yaparken demokratik meşru zemini terk etmeyeye kararlıdır. Bu konuda yapılacak her türlü provokasyon girişimini boşa çıkaracak kadar olgunluğumuz, birikimimiz ve kararlığımız vardır."

Öne Çıkanlar