Devlet insan kaçırıyor...

Devlet insan kaçırıyor...
Bu haftaki Ustura programına HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu konuk oldu.

AHMET NESİN


ARTI GERÇEK - Bütün dünyada iltica konusu ciddi bir sorundur. "A" kişisi yaşadığı "B" ülkesinde sorun yaşar ve ülkesini terk ederek "C" ülkesine gider ve iltica eder.  İlticanın kabul yada reddinde "B" ülkesiyle "C" ülkesinin aralarının nasıl olduğunun hiçbir önemi yoktur artık ve kişinin terk ettiği ülkedeki sorunları önemlidir ve iltica kararının buna göre verir. 

Türkiye’de iş çoğu ülkeden farklı ve zor, çünkü Türkiye sadece batıdan iltica kabul edebiliyor, o yüzden Suriye’den gelenler ve Afganistan’dan gelenlerin bir anlamda doğru dürüst oturumları yok ve hep diken üstündeler. İş bununla da bitmiyor, misafirleri koruyarak kendi çıkarlarını kontrol altına alacak olan iktidar ve ona inanan halk, onları işin başında baş tacı ederken, şimdi nasıl gönderebileceğinin hesabını yapıyor.

Bu haftaki Ustura programında bu sorun ile en çok ilgilenen HDP milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu ile konuştuk. Mecliste bu konu için çok önerge vermesine karşın istediği yanıtı alamayan Gergerlioğlu ayrıca 21. Yüzyılda hâlâ devlet tarafından insanların kaçırıldığını anlatarak aynı 90’lı yıllarda Kürtlerin yaşadıklarına paralel bir döneme girdiğimizi söyledi.

Bu haftaki programda ayrıca emzikte ve emekleme döneminde olan cezaevindeki çocukları ve hamile tutuklu kadınları, cezaevinde doğan çocukları konuştuk. Yaşananların ilkellik ve faşizm olduğunu söyleyen Gergerlioğlu ayrıca olanların detaylarını da verdi.

Dünyanın biçok ülkesinde insan tutuklamanın çok zor olduğunu biliyoruz. Tutuklama işi kadınlarda daha da değişik, çocuklu kadınlarda iyice zor. Almanya’da çocuklu bir kadını mecburen (Onların mantığına göre) tutukladıklarında eve benzeyen koğuşlar yapılmış. Öyle bir hazırlanmış ki, çocuk oraya girdiğinde hapse girdiğini bilmiyor, daha çok annenin başka bir eve yada şehire gittiği üzerinden bir senaryo hazırlanıyor. Çocuk annesiyle beraber hapis – ev tarzı eyer girdiğinde oyuncaklarla karşılaşıyor. Ayrıca kreşi olan cezaevleri de var. Zaten Avrupa ülkelerinde şimdiye kadar bir başbakan bir şehre gidip müjde olarak yeni ve büyük cezaevi açıklayacağını söylememiş.

Gergerlioğlu’nun anlattıklarını dinledikten sonra burada yazdıklarım size çok farklı ve uzak gelecek ama sanırım bunların olması için mücadeleyi hiç elden bırakmamak gerekiyor.

Öne Çıkanlar