Devrimci 78'liler Federasyonu: Kızıldere, faşizme karşı ittifakın değil dayanışmanın adıdır

Devrimci 78'liler Federasyonu: Kızıldere, faşizme karşı ittifakın değil dayanışmanın adıdır
Devrimci 78'liler Federasyonu, Kızıldere Katliamı'nın 48’inci yılında yaptığı açıklamada, 'Kızıldere, faşizme karşı eşi benzeri olmayan bir devrimci dayanışma örneğidir' açıklaması yaptı.

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın idamlarını engellemek için 27 Mart 1972'de Ünye'deki NATO üssündeki yabancı görevlileri kaçıran Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi liderlerinden Mahir Çayan, Dev-Genç kurucularından Sinan Kzım Özüdoğru, Hüdai Arıkan, Ertuğrul Kürkçü, THKO kurucularından Cihan Alptekin, Ömer Ayna, Nihat Yılmaz, devrimci öğretmen Ertan Saruhan, Ahmet Atasoy, ve Hava Kuvvetleri Proleter Devrimci Örgütü'nün kurucusu olarak aranan üsteğmen Saffet Alp, 30 Mart 1972'de Tokat'ın Kızıldere köyünde 12 Mart 1971 askeri cuntası tarafından kuşatıldıkları evde cuntaya teslim olmadıkları için katledildiler.

48 YILDIR UNUTULMUYORLAR

Dev-Genç liderlerinden Ertuğrul Kürkçü'nün sağ olarak yakalandığı katliamın üzerinden geçen 48 yıla rağmen unutulmayan 'On'lar',  bu gün bir kez daha aynı inançla anıldı.

Devrimci 78'liler Federasyonu, Mahir Çayan ve arkadaşlarının Kızıldere'de katledilişlerinin 48’inci yıl dönümü dolayısıyla bir yazılı açıklama yaptı.

Kızıldere Direnişi'nin devrimci mücadelenin en önemli kesitlerinden biri olduğu kaydedilen açıklamada, 'On’ları Kızıldere’ye götüren ana neden, Denizlerin idamının önlenebilmesi için etkili bir eylem yapılması ve 'Genişletilmiş Komuta Konseyi' adlı cuntanın gerçek yüzünün teşhir edilmesi düşüncesiydi. 'Dönmeye değil, ölmeye geldik' diyen On'lar, 30 Mart 1972'de, kontrgerilla tarafından kuşatıldıkları Niksar-Kızıldere'de teslim olmaktansa, direnerek ölmeyi tercih ettiler. Katliamdan sağ çıkan Saffet Alp arkadaşımızı, kontrgerilla timi anında olay yerinde başına kurşun sıkarak infaz etti' denildi:

"Özelde ise halklara ve devrimcilere zulmeden, canına kasteden, katliam ve değişik biçimlerle binlerce insanımızı yok eden suçluların, diktatörlerin, darbecilerin ve suç örgütlerinin yargılanarak darbe hukukunun sona erdirildiği günlerin çok uzakta olmadığını bir kez daha ilan ediyoruz. Emperyalizme, faşizme şovenizme ve gericiliğe karşı mücadelenin hiç solmayan kan çiçeklerinin, On’ların katledilişlerinin üzerinden bunca zaman geçmiş olmasına rağmen, dipdiri kalmış ve günümüze ulaşıp yön veren bu büyük devrimci mücadele mirasını yaratanların önünde saygıyla eğiliyoruz."

'FAŞİST DARBE DÜZENİ DEVAM EDİYOR'

Geçen 48 yılda devrimcilere yönelik saldırılarıntüm sertliğiyle sürdürüldüğünün belirtildiği açıklamada, 

"Ayrı ırmaklardan akıp aynı denize dökülen bir mücadele hattında, bedeli kanla yazılmış bu derin tarihsel deneyim en büyük öğretmenimizdir. Mahirler'in, Denizler'in, İbrahimlerin başucunda kenetlenmiş olmak, bu ülke sosyalistlerinin alacağı en büyük ders ya da birbirine verebileceği en büyük mesajdır. Bu gün ülkeyi savaş batağına sokan, komşu ülkeleri işgal eden, milyonlarca insanı mülteci durumuna düşüren, yoksulluğu diz boyuna çıkaran, insan haklarını demokrasiyi yok eden faşist darbe artıkları yine devrimcilere saldırıyor. Katliamı, depremi, salgını fırsata dönüştürüp gözyaşından ve acılardan beslenen bu faşist darbe düzeni, yağmasına talanına devam ediyor" denildi.

'KIZILDERE BİR İTTİFAK DEĞİL, FAŞİZME KARŞI DEVRİMCİ DAYANIŞMANIN ADIDIR'

Kızıldere direnişinin 'devrimci dayanışma'nın en güzel örneklerinden biri olduğunun vurgulandığı açıklamada, faşizme karşı eşi benzeri olmayan bir devrimci dayanışmanın örneğiolduğu vurgulandı:

"Dün kanlı pazarı yaratanlar, dün 6. Filo’yu kıble yapanlar, dün Beyazıt’ı, Maraş’ı, Çorum’u, Sivas’ı yaratanlar bugün iktidarda. Dün ‘komünistleri ezdik, 6. Filo gelebilir artık’ diyenler, bu gün iktidarda. Bugünde devam ediyorlar katliamlarına. Roboski’de, Diyarbakır’da, Suruç’ta, Ankara’da, İstanbul’da, Antep’te ve daha ülkenin birçok yerinde devam ediyorlar. Kızıldere bir ittifak değildir. Kızıldere’yi faşizme karşı bir ittifak olarak değerlendirenler Kızıldere’yi anlamamış demektir.

'KIZILDERE, AYRI IRMAKLARIN AYNI DENİZE AKTIĞI YERDİR'

Kızıldere, geçmişten geleceğe bitmeyen bir yolculuktur. Faşizme karşı eşi benzeri olmayan bir devrimci dayanışma örneğidir. Devrime adanmışlığın, kararlılığın, fedakârlığın ve siper yoldaşlığının adıdır. Ayrı ırmakların aynı denize aktığı yerdir. Devrimcilerin kapatmadığı hiçbir hesap kapanmış sayılmaz. Bu hesabı kapatmadık daha. Devrime ve sosyalizme olan inancımızı kuşanıp, bütün emek demokrasi güçleri ile birlikte bu karanlığı yırtacağız. Mahir olacağız, Deniz olacağız, İbrahim olacağız. Kızıldere’de yaratılan dayanışma ruhunu bu gün tüm coğrafyamızda zulme zorbalığa karşı durarak taçlandıracağız." (HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar