DİSK/Genel-İş Sendikası: Örgütlülüğümüze saldırı başladı

DİSK/Genel-İş Sendikası: Örgütlülüğümüze saldırı başladı
Belediye Başkanı'nın yakınları aracılığıyla işçilere sendika değiştirme baskısı kurulduğu iddia edildi.

DİSK/Genel-İş Hatay Şubesi, Hatay Büyükşehir Belediyesi’nde sendikal örgütlenmelerine yönelik saldırıların başlatıldığını duyurdu. Şube Yönetim Kurulu yaptığı açıklamada HATSU bünyesindeki 1660 işçinin 1214’ünü örgütlemelerinin ardından üyelerine yönelik baskı yapıldığı ifade edildi.

Hatay Şube Yönetim Kurulu tarafından yapılan basın açıklamasında, "Sendikamıza üye olan işçilere sendika tercihini değiştirmeleri yönünde baskılar, işten çıkarma tehditleri yapılmıştır, bu tehditler birçok noktada sayın Belediye başkanının yeğenleri tarafından ‘amcamın, dayımın selamıyla geldik’ diyerek devam etmiştir" denildi.

Açıklamada, "Baskılar nedeniyle bizden ayrılmak zorunda kalan işçileri daha iyi çalışma koşullarına kavuşmaları için yeniden sendikamıza üye olmaya, destekte bulunmaya, desteklerini sürdürmeye çağırıyoruz" ifadelerine yer verildi.

DİSK/Genel-İş Sendikası Hatay Şube Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamanın tamamı şöyle:

"07 Nisan sabahından itibaren örgütlülüğümüze ciddi anlamda bir saldırı başladı. Sendikamıza üye olan işçilere sendika tercihini değiştirmeleri yönünde baskılar, işten çıkarma tehditleri yapılmıştır, bu tehditler birçok noktada sayın Belediye başkanının yeğenleri tarafından "amcamın, dayımın selamıyla geldik" diyerek devam etmiştir. Bu hukuksuz davranışların sayın Belediye Başkanının akrabaları da olan bazı yöneticilerden kaynaklandığı iddiaları gündeme gelmiştir. Durumu HATSU İnsan Kaynakları Daire Başkanı ve HATSU Genel Müdürüne ilettik. Bize; işçilerin sendika tercihlerinde tarafsız olunacağını beyan etmelerine rağmen, işçilerin sendika tercihlerine müdahale şiddetlenerek devam etmiştir. Talepte bulunmamıza rağmen, sendika seçme hakkı ile ilgili, işçileri rahatlatacak bir açıklama yapmamakta ısrar etmişlerdir. Hatta insan kaynakları daire başkanı sayın Metin Savaş’ın ismini kullanarak amir konumundaki birçok kişi üyelerimize baskı uygulamıştır. Büyük bir heves ve istekle sendikamız üye olan işçilerin, 07/Nisandan itibaren, ayın sonlarına doğru hızlanan bir oranla, "daha önce hep şikayet ettikleri, telefonlarımıza dahi cevap vermiyor dedikleri, bizleri çok kötü bir toplu iş sözleşmesine mahkum etti dedikleri" bir sendikaya kısa bir sürede kitlesel olarak geçişleri nasıl izah edilebilir?

"Yaşanan süreci, bir kez de talebimiz üzere harekete geçen CHP il ilçe yöneticileri ile milletvekilleri aracılığıyla HATSU idaresi yetkililerine ilettiğimizde hiç beklemediğimiz bir cevapla karşılaştık. Öncelikle bu cevabın içeriğinin gerçeği yansıtmadığı kanaatindeyiz. Yine kanaatimiz odur ki; hukuksuz davranışlarını yukarıda ifade ettiğimiz bazı belediye yetkilileri kişisel siyasi tercihlerini, işyerlerinde daha kontrol edilebilir sendika tercihlerini bu cevabın arkasına gizlemek derdindedirler.

"Çok da merak ettirmeden cevap içeriğini açıklamak gerekirse; bu yetkililer kendilerince bahane üretmek suretiyle CHP Genel Merkezini işaret ederek bu müdahalenin kaynağının CHP yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan yardımcısı olduğunu ifade etmişlerdir. Bu iddiayı dillendiren belediye yetkililerine soruyoruz, CHP örgütlerinin bilmediği bu parti kararını size kim ve nasıl iletmiştir? Bu sorunun cevabını Kamuoyuna ve CHP il- ilçe örgütlerine vermek zorundasınız.

"Genel-İş Hatay Şube olarak bazı belediye yetkililerinin bu iddianın arkasına sığınmak suretiyle hukuku ihlal ederek işçilerin sendika tercihlerine müdahale ettikleri kanaatine vardık. Toplu sözleşme yetkisi için kritik önemdeki 2 Mayıs'ta üyelerimize baskılar o denli artmıştır ki; bu baskıdan bunalan kimi üyelerimiz telefonlarını kapatıp o gece evlerinden başka yerlerde konaklamak zorunda kalmışlardır. Şu an bile sendikamızın alanda örgütlenmesi için çaba sarf eden arkadaşlarımıza görevden alınma ve işten çıkarılma tehditleri devam etmektedir.

"Üzülerek ifade edelim ki Genel Merkez yöneticilerimizin de içinde olduğu bir heyet olarak sendikal hak ihlallerini anlatmamıza rağmen Sayın Belediye Başkanı da bu hukuksuzluğa gereğince müdahil olmamıştır. İşçiler çok açık olarak sendikamızda olmak, üye kalmak istediklerini ifade ediyorlar. Bunu istifa ettirilmelerine rağmen yeniden sendikamıza üye olup, tehdit ve baskıyla tekrar istifa etmelerinden kolayca gözlemliyoruz. Az önce de ifade ettiğimiz üzere bir kısım belediye yetkililerinin kişisel siyasi tercihi, daha "kontrol edilebilir bir sendika" istemi hukukun, temel hakların, evrensel örgütlenme özgürlüğünün önüne geçmektedir. Demokrasinin bunca tartışıldığı bir dönemde muhalefete ait bir belediyede bu yaşananlar topluma da umutsuzluk yaratmaktadır.

"Bugünlerde ülkemizin ihtiyacı olan en önemli kavramlar demokrasi ve hukukun üstünlüğüdür. Bu kavramları önceleyen vaatlerle vatandaşların tercihini almış bir siyasi partiye mensup yerel yönetimin aynı zamanda bir kamu kuruluşu olduğunu gözden kaçırmaması, hukukun üstünlüğüne, evrensel haklardan olan örgütlenme özgürlüğünün önemine uygun hareket etmesini beklemek hepimizin hakkıdır.

"Son olarak HATSU işçilerine sesleniyoruz her türlü hukuksuzluğa rağmen toplu sözleşme yetkisi için sayenizde avantajlı konumumuzu sürdürüyoruz. Yetki için bakanlığa 03/Haziran günü sendikalar başvuru yapacak olup o güne kadar hiçbir sendikanın yetkili olması yasal olarak mümkün değildir. Baskılar nedeniyle bizden ayrılmak zorunda kalan işçileri daha iyi çalışma koşullarına kavuşmaları için yeniden sendikamıza üye olmaya, destekte bulunmaya, desteklerini sürdürmeye çağırıyoruz. Hepimiz için güzel günler yakındır." 
 

Öne Çıkanlar