Ekonomist Evren Devrim Zelyut'tan kritik uyarı: Ya kur patlayacak ya Hazine…

Ekonomist Evren Devrim Zelyut'tan kritik uyarı: Ya kur patlayacak ya Hazine…
Zelyut, 'Enflasyonun artışı halkı liradan soğutmuş, Hazine kur artmasın diye kaldıracağı yükün çok üstünde vaatler vermiş, ne olacak bunun sonu? Mutlu sonla mı bitecek?' diye sordu.

+GERÇEK - Yeniçağ gazetesi yazarı Evren Devrim Zelyut, bugünkü yazısında, "Ülkeye portföy yatırımları ile bırakın döviz girişini tam 65 milyar dolar kayıp yaşatmışsınız, enflasyonun iç ve dış nedenlerle artışı halkı liradan soğutmuş, Hazine aman kur artmasın diye kaldıracağı yükün çok üstünde vaatler vermiş, ne olacak bu işin sonu? Mutlu sonla mı bitecek? Allah hepimizin yardımcısı olsun" dedi.

Zelyut, "Bu hafta merkez bankaları haftası dediğimiz bir döneme girdik. Ayın 16'sı ABD Merkez Bankası Fed'in, 17'sinde ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası TCMB'nin faiz kararları açıklanacak. Fed'in 0,25 puan faiz artırması bekleniyor. Bu aslında Türkiye için bir işaret fişeği olacak. Amerikalılar salgında bastıkları yaklaşık 4,5 trilyon doların bedelini enflasyon olarak ödemeye başladılar. FED önce faiz artırarak daha sonra 9 trilyon dolara varmış parasal büyüklüğü daraltmaya başlayarak enflasyonu kontrol altında tutmayı planlıyor. İşte her zaman işaret ettiğimiz sıkıntı, Türkiye için esas burada başlayacak. Küresel manada dolar değerlendikçe Türkiye'de kurlar da otomatik olarak yukarı çıkacak" dedi.

Zelyut, yazısında şu değerlendirmelerde bulundu:

Türkiye'de bazı ekonomistler ve yönetim kadrosu Fed'in bilanço küçültme denilen para miktarının azaltılmasının önemini hâlâ net olarak kavramış değiller. Onların bu analiz zafiyetleri millî ekonomimizi bugüne kadar nasıl beladan belaya soktuysa yine aynı şekilde büyük bir kur krizi gelirken olan yine firmalara ve vatandaşa olacak.

Söyledikleri şu, Türkiye'de yabancı sermaye kalmadı. Bu nedenle faiz artınca gidecek, haliyle kuru yukarı çekecek bir dolar akışı olmaz.

Önce haklarını verelim. Evet yabancı sermaye kalmadı. İç ve dış kavgacı politikalar, hırçınlık, hukukun kafalarına göre işletilmesi, bütçe kaynaklarının yandaşlara akıtılması, gerçekçi ekonomi politikalarından uzaklaşma nedeni ile yabancılar kaçtı. Onların dolarlarını alıp gitmeleri demek Türkiye'de dolar kıtlığı, kurun yükselmesi, iş alanlarının azalması ve işsizlik demektir. Bu durumun övünülecek ya da bizi Fed etkisinden koruyacak bir etki yarattığını söylemek ise akıl dışıdır.

Bakın portföy yatırımlarında, yani Türk hisse ve tahvillerinde yabancıların elde tuttukları stok nereden nereye gelmiş:

2018 yılında hisse senetleri 53 milyar dolardan 4 Mart itibarıyla 17,5 milyar dolara gerilemiş.

2018 yılında devlet tahvilleri ise 32 milyar dolardan 2,5 milyar dolara düşmüş.

Toplam kayıp miktarı 65 milyar dolar olmuş. Şimdi bu rakam nasıl olsa çıktı gitti, Fed faiz artırırsa bile bir şey olmaz demek tam bir cahillik diyoruz, zira Fed parayı çektikçe DXY yani Dolar Endeksi (Amerikan dolarının küresel değeri) yükselecek. Türkiye ihracat ve ithalat yapıyor. Dışarı ile bağları var. Borç alıyor, faiz ödüyor bunları da dolar cinsi ile yapıyor. Küresel dolar değeri artışı içeride kuru nasıl etkilemez? Hani bilmediğimiz bir yerlerde rezerv mi var?

Buyurun size rezervlerin son durumunu da gösterelim:

10 Mart itibarıyla TCMB analitik bilançodaki dış varlıklar: 1 trilyon 622 milyar TL

Toplam döviz borçlarımız: 1 trilyon 537 milyar TL

Fark: 85 milyar TL yani rezerv miktarı 5,7 milyar dolar.

Swap yani takas ile alınan borç para ve madenlerin 4 Mart itibarıyla toplam değeri: 60,7 milyar dolar.

-60,7 - (5,7) = -55 milyar dolar

Kasanın eksi 55 milyar dolar olduğunu görüyoruz. İşte bu nedenle TELEKOM dahil umutsuzca birilerine son kalan malları pazarlayıp acil nakit girişi yaratılmaya çalışılıyor.

Yani Fed, musluğu kıstıkça bu işten çok ama çok etkileneceğiz. Gelelim TCMB kararına. Bu hafta Merkez'in tekrar pas geçmesi bekleniyor. Ancak neye yarar? Enflasyon Türkiye'de son enerji ve buğday zamları ile Mayıs gibi yüzde 60'lara ulaşacak. yüzde 60 enflasyon seviyesinde faiz 14'te kalırsa aradaki fark 44 puan olacaktır. Bu 100 liranız varsa bir yıl sonra 44 liralık kısmı havaya uçacak anlamına geliyor. O zaman kur korumalı ürün alanları gelecekte de 17 faize ikna etmek mümkün olur mu? Ya da kur arttığında Hazine, örneğin kur 15 olduğunda yaklaşık 44 milyar TL ödeyecek, bu durum nereye kadar taşınır? Ya kur patlayacak ya Hazine…

Ülkeye portföy yatırımları ile bırakın döviz girişini tam 65 milyar dolar kayıp yaşatmışsınız, enflasyonun iç ve dış nedenlerle artışı halkı liradan soğutmuş, Hazine aman kur artmasın diye kaldıracağı yükün çok üstünde vaatler vermiş, ne olacak bu işin sonu? Mutlu sonla mı bitecek?

Allah hepimizin yardımcısı olsun."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar