Erdoğan'dan kabine toplantısı sonrası açıklamalar

Erdoğan'dan kabine toplantısı sonrası açıklamalar
Erdoğan 'Gayemiz öncelikle bu ülkenin istikrarı ve güvenliği olduğu için gerekirse Taliban'ın kuracağı hükümetle de görüşüp, ortak gündemlerimizi konuşacağız' dedi.

16 Ağustos tarihinde gerçekleştirilmesi planlanan Kabine toplantısı, bakanların afet bölgesinde olması nedeniyle bugüne alındı. AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başkanlığında düzenlenen Bakanlar Kurulu Toplantısı, 13.50'de başladı.

Erdoğan, yüz yüze eğitimin 6 Eylül'de başlayacağını belirterek, "Yüz yüze eğitimin başlamasıyla aşı olmamış öğretmen ve personelin haftada en az 2 defa PCR testi yaptırmasını isteyeceğiz" dedi. Erdoğan, konser, tiyatro ve sinema gibi toplu faaliyetler için de zorunlu PCR testi uygulamalarının devreye alınacağını söyledi.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle oldu:

-4 haftadır gündemimizde olan büyük çaplı orman yangınları küresel bir sorun haline dönüşmüştür. Ülkemizde 2021 yılında 54 farklı ilimizde çıkan yangınlarda yaklaşık 150 bin hektarlık alanı etkilemiştir. Tarihimizin bu en büyük yangınlarında zarar gören alanların 82 bin hektarı Antalya'da 62 bin hektarı Muğla'dadır.

-En azından bir kısmında terör örgütlerinin sabotaj şüphesi olmakla beraber genel bir afet hali ile karşı karşıya bulunduğumuz açıktır.

-(Yangınlarda) yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak sadece Antalya ve Muğla'da 2 bin 486 bağımsız bölüm belirlenmiştir. Evleri tamamen kullanılamaz hale gelen vatandaşlarımıza evleri en geç 1 yıl içinde teslim edilecektir.

-Böylesine büyük bir sağanağa hiçbir altyapının dayanması mümkün değildir. Yüksekliği 5 metreyi bulan sel suları önlerine gelen her şeyi sürükleyip denize doğru atmıştır. Ülkemizin hemen her şehrinde olduğu gibi buralarda da elbette imardan ve yapıdan kaynaklanan sorunlar vardır ama karşımızda tarihte ender rastlanacak bir afet olduğu gerçeğini de göz ardı edemeyiz.

-Selden etkilenen 3 ilde toplam 970 konut ve 100 köy evinin yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olduğu belirlendi. 4 ayrı sanayi sitesi de tekrar inşa edilecektir.

-Sel felaketinin izlerinin silinmesi için AFAD bünyesinde bir yardım kampanyası başlattık. Biz de bakanlarımız ve diğer çalışma arkadaşlarımızla birlikte 7 milyon 430 bin liralık bir katkıyla bu kampanyaya iştirak etme kararı aldık.

-Milletimizi, nasıl terör örgütlerinin, darbe heveslilerinin, istiklalimize ve istikbalimize göz diken alçakların, ekonomimize tuzak kuranların tasallutuna bırakmadıysak, tabii felaketler karşısında da yalnız bırakmayacağız.

-Bu günler gelip geçer geride sadece samimiyetle milletimizin hizmetine koşanlar ile fitne, fesat fırsatçılık peşinde koşanların bıraktığı iz kalır. Siyasetçisinden, gazeteci ve sosyal medya trolün kadar yüreği nasır tutmuş figürlerin yalanla çarpıtma ile tahrikle nasıl milletimizin acısını istismara yeltendiğini de unutmayacağız. Meclis’in açılmasıyla, Avrupa’dakine benzer bir sosyal medya düzenlemesini getirmekte kararlıyız.

-Ülkemizde aşı çalışmaları gönüllülük esasına göre ilerleyecektir.

-Okullarda 6 Eylül’de başlayacak eğitimde. Öğrencilerimizle irtibatlı aşısız, başta öğretmenlerimiz olmak üzere yöneticilerden ve okul çalışanlarından haftada 2 defa PCR testi isteyeceğiz.

-Aşı olmayan üniversite öğrencilerimiz ve üniversite çalışanlarımızdan da düzenli PCR testi yaptırmalarını talep edeceğiz. Uçak ve şehirlerarası otobüs yolculuğu, konser, tiyatro ve sinema gibi insanların toplu olarak bulunduğu faaliyetler için de zorunlu PCR testi uygulamalarını devreye alacağız.

-Gayemiz öncelikle bu ülkenin istikrarı ve güvenliği olduğu için gerekirse Taliban'ın kuracağı hükümetle de görüşüp, ortak gündemlerimizi konuşacağız. Türkiye elbette yol geçen hanı değil. Bu ülkenin kanunlarına, kurallarına, düzenine uymayanların kaos çıkartacak tavırlar sergilemesine asla izin vermeyiz. Kamu güvenliğini tehdit edecek şekilde bu insanların hayatlarına kast edenleri, yağmaya yeltenenleri asla affetmeyiz. Türkiye'nin, Avrupa'nın mülteci ambarı olmak gibi bir görevi, sorumluluğu, mecburiyeti yoktur.

-Türkiye elbette isteyenin istediği gibi elini kolunu sallayarak girip, çıkabileceği, dilediği gibi hareket edebileceği sahipsiz bir ülke değildir. Devletimiz öncelikle 84 milyon vatandaşının güvenliğinden ve refahından sorumludur. Bununla birlikte biz sadece kendimize düşünerek, kapımıza gelenlere sırtımızı dönecek kadar cibileyette ve karakterde bir toplum da değiliz.

-Halen ülkemizde yaklaşık 180 bini kayıtlı ve 120 bini kayıtsız olmak üzere toplamda 300 bin civarında Afganistanlı olduğunu biliyoruz. Yani bu ana muhalefetin dediği gibi ya da ana muhalefetin yanındaki bu muhaliflerin dediği gibi 1,5 milyon Afganlı ülkemizde kesinlikle yok. Bunların hepsi birer yalan.

-(Göçmenler konusu) Yol açtığı huzursuzluğun farkındayız. Esasen dünyada bu kadar sığınmacıyı barındırıp da bu kadar az asayiş sorunuyla karşılaşan bir başka ülke yoktur.

Öne Çıkanlar