Erdoğan, IMF'den gelen borcu pas geçti, Merkez Bankası rezerv artışını duyurdu

Erdoğan, IMF'den gelen borcu pas geçti, Merkez Bankası rezerv artışını duyurdu
Erdoğan, IMF'den borç olarak gelen 6,4 milyar doları anmadan, 'Süreci tamamlanan işlemlerle önümüzdeki günlerde TCMB rezervi 115 milyar doların üzerine çıkacak' ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu. Erdoğan, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) rezervlerinin şu an 109 milyar dolar seviyesinde olduğunu belirtti.

Konuşmasında, "Cari açığı 2019'da fazlaya dönüştürmeyi başarmıştık, yakında yeniden aynı tabloyu göreceğiz" diyen Erdoğan, "Merkez Bankası rezervlerimiz şu an 109 milyar dolar seviyesindedir. Süreci tamamlanan işlemlerle önümüzdeki günlerde 115 milyar doların üzerine çıkacak" şeklinde konuştu.

IMF, üye ülkelere toplamda 650 milyar dolarlık SDR (özel çekme hakları) tahsisatını dün yaptığını açıklarken, Erdoğan'dan dikkat çekici bir açıklama geldi. IMF'den Merkez Bankası'na borç olarak 6,4 milyar dolarlık SDR aktarımı yapılırken, Erdoğan bugünkü açıklamasında konuya üstü kapalı olarak değindi.

Erdoğan, IMF'nin adını anmadan "Merkez Bankası rezervlerimiz şu an itibarıyla 109 milyar dolar seviyesindedir. Süreci tamamlanan işlemlerle önümüzdeki günlerde bu rakam 115 milyar doların üzerine çıkacak" dedi.

Erdoğan, son yıllarda birçok kez, "IMF bizden 5 milyar dolar borç istedi" çıkışı yapmış, AKP döneminde Türkiye'nin IMF'ye borcunun bitmesini sık sık gündeme getirmişti.

Erdoğan, "Dövizdeki dalgalanma başta olmak üzere yaşadığımız hadiseler sebebiyle bir miktar düşen milli gelirimizi en kısa sürede trilyon doların üzerine çıkaracağız" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Türkiye’ye çağ atlattık. Bazen kendi başarılarımızı kendimiz dahi unutabiliyoruz, böyle olunca da bazen birileri karşımıza çıkıp ’19 yılda ne yaptınız?’ Diyecek cüreti gösterebiliyorlar. Kimi zaman da birileri çıkıp Türkiye’yi batırdınız diye gerçeği çarpıtabiliyor.

Yalan ve iftiranın ötesinde hakikatin ters yüz edilmesi olan bu tür ithamlara karşı vereceğimiz en güzel cevap 19 yılda yaptıklarımızı anlatmaktır. Şimdi sizlere ülkeyi nereden nereye getirdiğimizi özetin özeti mahiyetinde hatırlatmak istiyorum. 

Türkiye’nin yıllık ortalama büyüme oranını yüzde 1’in altından aldık yüzde 5,1 seviyesini getirdik. Ülkemizde yapılan yatırımların tutarını yıllık 70 milyar seviyesinden 1,4 trilyon liraya çıkardık. İhracatımızı 36 milyar dolardan aldık geçtiğimiz yılı 170 milyar dolarla kapattık. 

Yıllarca ekonomisinin en büyük sıkıntısı olan cari açığı 2019 yılında fazlaya dönüştürmeyi başarmıştık. İnşallah yakında yeniden aynı tabloyu yeniden göreceğiz. Merkez Bankası rezervlerimiz şu an itibariyle 109 milyar dolar seviyesindedir.

Süreci tamamlanan işlemlerle önümüzdeki günlerde bu rakam 115 milyar doların üzerine çıkacak. Nüfusumuzun 66 milyon olduğu dönemde 238 milyar dolar olan milli gelirimizi 960 milyar dolara kadar yükseltmiştik. Son yıllarda döviz kurundaki dalgalanmalar başta olmak üzere yaşadığımız hadiseler sebebiyle bir miktar düşen milli gelirimizi inşallah en kısa sürede trilyon doların üzerine çıkartacağız. Türkiye son 19 yılda 9 milyon vatandaşına iş bulmuş bir ülkedir.  Kadın ve gençlerin talebiyle iş gücündeki arzındaki yükselme sebebiyle yeni istihdam alanlarına ihtiyacımız olduğunu biliyoruz. İnşallah çalışmak isteyen her vatandaşımıza iş sağlayabilecek seviyeye doğru yaklaşıyoruz. 

Türkiye gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında en düşük kamu ve özel sektör borçlanmasına sahip devletlerden biridir. Dolayısıyla devlet ve millet olarak geleceği ipotek altında olmayan bir ülke sıfatıyla sürekli hedef büyütüyor, sürekli vizyon geliştiriyoruz.  

Yaşadığımız afetlerin ve benzeri krizlerin süratle üstesinden gelebiliyor, başkaları gibi ciddi savrulmalarla karşılaşmıyoruz. 

Ülkemize kazandırdığımız hizmetlere geçmek istiyorum. Eğitimde 2002 yılında bütçemiz 10,3 milyar lira iken 2021 bütçemiz 2 bin 12 milyar liraya ulaştı. Bugüne kadar 693 bin yeni öğretmenimizin atamasını gerçekleştirdik. Eğitim kademelerini 4+4+4 yaparak zorunlu eğitimi 12 yıla çıkardık. 44 farklı ülkede 349 okul, yüksek öğretim kurumu, 42 yurt ile eğitim öğretim faaliyetleri yürütüyoruz.

İktidarı devraldığımızda 76 olan üniversite sayımız 207’ye, 70 bin olan akademik personel sayımız 181 bine, üniversite öğrencisi sayımız ise 8 milyona ulaştı. 

Sağlıkta hastane yatak sayımızı 164 binden 255 binin üzerine çıkardık. Hizmete aldığımız toplamda 22 bin 604 yatak kapasiteli 17 şehir hastanemizle hizmet kalitesini artırdık. 13 şehir hastanemizin inşası sürüyor. 

Gençlik merkezi sayımızı 9'dan 376'ya çıkardık. Yükseköğrenim yurtlarındaki yatak kapasitemiz 717 bine ulaştı. Burs ve kredi tutarını lisans öğrencileri için aylık 45 liradan 650 liraya çıkardık.  Aile ve sosyal hizmetlerde son 19 yılda toplam 431 milyar lira tutarında sosyal yardım yaptık. 360 sosyal hizmet merkezini hizmete açtık. Çalışma ve sosyal güvenlikte 2002'de 184 lira olan asgari ücret bugün 2 bin 825 liraya ulaştı. 

Adalette iktidara geldiğimizde 9 bin 349 olan hâkim ve savcı sayısı bugün 21 bin 904’ü buldu. Mahkeme sayısını adli yargıda yüzde 84, idari yargıda yüzde 38 artırarak adalet teşkilatını güçlendirdik. Mahalli idari sistemimizi güçlendirmenin yanında daha katılımcı bir yapıya kavuşturduk. Vatandaş-muhtar işbirliği için muhtar bilgi sistemini kurduk. Göç dalgaları için 16 bin kişi kapasiteli 25 geri gönderme merkezi oluşturduk.  Terörden arındırılan bölgelere giden gönüllü Suriyeli sayısı 455 bini geçmiştir. Güney sınırımızda oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok ettik. Ülkemize yönelik terör tehdidini ortadan kaldırdık. 

Karayolu tünel sayımız 83'ten 447 adede, tünel uzunluğumuz 50 kilometreden 617 kilometreye ulaştı. İstanbul-Bursa-İzmir Otoyolu, Kuzey Marmara Otoyolu yatırımlarıyla karayolu yolculuğunun standartlarını yükselttik. Marmara Bölgemizi otoyolla sarmış olacağız. Bu yatırımlar gelecek nesillere miras bırakacağımız eserlerimiz olacaktır. 11 bin 590 kilometre uzunluğundaki demir yollarımızı neredeyse tümüyle yeniledik. Havayollarında 26'dan devraldığımız havalimanı sayımızı 56'ya çıkardık. İstanbul Havalimanı'nı hizmete sunduk. Yat bağlama kapasitemiz 8 bin 500'e 18 bin 545'e çıktı. 

Çevre ve şehircilikte son 19 yılda atık su arıtma hizmeti verilen belediye nüfusu yüzde 35'ten yüzde 90'a ulaştı. 79 ilde 369 adet millet bahçesi projesini hayata geçirmek için kolları sıvadık. 76 adedini tamamladık. TOKİ eliyle 1 milyon 100 bin konut ürettik.

Son 19 yılda çiftçilerimize 165 milyar lira tutarında tarımsal destek verdik. Orman varlığımızı 22,9 milyon hektara çıkardık.

Dışişleri’nde  2002 yılında 163 olan dış temsilcilik sayımızı 252’ye  çıkarmak suretiyle Türkiye’yi dünyanın en büyük 5. Temsil ağına sahip ülke haline getirdik.  Savunma sanayinde 2002 yılında sadece 62 savunma projesi yürütülürken bugün bu sayı 750’yi geçti. Savunma sanayi projelerimizin bütçesi 5,5 milyar dolardan 75 milyar dolara ulaştı. Türkiye artık İHA başta olmak üzere pek çok alanda dünyanın sayılı savunma sanayi üretici ve ihracatçısı ülkesi arasına girmiştir. Sanayi ve teknolojide organize sanayi bölge sayısını 192’den 325’e çıkardık.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar