Erdoğan, 'olumlu bakmıyorum' dedi, AKP harekete geçti

Erdoğan, 'olumlu bakmıyorum' dedi, AKP harekete geçti
AKP ‘sosyal medya’ düzenlemesi için düğmeye bastı. Meclis de dünyadaki sosyal medya düzenlemelerini mercek altına aldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 11 Ağustos’ta Kanal D ve CNN TÜRK ortak yayınında gündeme dair açıklamalarda bulunmuştu. Erdoğan konuşması sırasında sosyal medyaya olumlu bakmadığını ve Meclis’in sosyal medyaya yönelik bir çalışma yürütmesi gerektiğini şu ifadelerle dile getirmişti:

"Sosyal medyaya ben hiç olumlu bakmıyorum. Meclis’in açılmasıyla birlikte sosyal medyaya yönelik bir çalışmasının yapılması gereğine inanıyorum. Bunlar salim akılların veya aklı selimlerin hedefini saptırtıyor. Amerika’da bir Twitter olayı nelere vesile oldu. Türkiye’de senin ofisin yok, görevlendirdiğin elemanın yok. Öyleyse bunlara bunun bedelini ödetmemiz lazım. Ofisini açacaksın, vergini ödeyeceksin, açmadığın takdirde bedelini ödeyeceksin. Gerçek dışı bilgi ve haberlerle leke sürmeye çalışıyorlar. Bu yıkıcı faaliyetleri yapanlara bakıyor ve hiç şaşırmıyoruz. Hiç şaşırmadığımız gibi ‘Bir bedeli olsun artık’ diyoruz."

Milliyet’ten Önder Yılmaz’ın haberine göre; TBMM Araştırma Hizmetleri Merkezi Başkanlığı, "Seçili Örneklerde Sosyal Medya Şirketlerinin Yasal Yükümlülükleri" başlıklı 12 Ağustos 2021 tarihli araştırma yayımladı. Meclisin araştırmasında, internet ve sosyal medyanın dünya çapında giderek artan etkinliğiyle birlikte bu platformlarda paylaşılan içeriklerin hukuki statüsüne yönelik tartışmalar yaşandığı, bu amaçla ülke parlamentolarında yasal önlemler geliştirilmekte olduğu kaydedildi. Raporda, "Sosyal ağların dezenformasyon, nefret söylemi, terör içerikleri, hakaret veya farklı ekonomik ve siyasal kaygılarla hazırlanan paylaşımların yayılmasına da imkân sunması, bu ağların bir sorun alanı olarak düşünülmesine yol açmıştır" ifadeleri kullanıldı.

Almanya, ABD, Avusturya, Fransa, İngiltere ile Avrupa Birliği (AB), Avrupa Konseyi ve Birleşmiş Milletler örneklerini araştıran TBMM, dünyada da; yalan haber, dezenformasyon, nefret söylemi, terör içerikleri, hakaret, seçim süreçlerinin güvenliğinin sağlanması, farklı ekonomik ve siyasal kaygılarla hazırlanan paylaşımların yayılmasına imkân sunması nedeniyle sosyal ağların sorun alanı olduğu görüşünün ağırlık kazandığı tespitini yaptı. Raporda sosyal ağlara has ihdas edilmiş yasal düzenlemelerin dünyada da yaygınlaştığı kaydedildi.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar