'Erken seçim kararını Erdoğan değil Bahçeli verecek'

'Erken seçim kararını Erdoğan değil Bahçeli verecek'
Artı TV'de yayınlanan Günün İçinden programında konuşan siyasal iletişimci Eren Aksoyoğlu, 'Bugüne kadar kritik kararları Bahçeli verdi, olası seçim kararını da Bahçeli verecektir' dedi.

+GERÇEK- ARTI TV'de yayınlanan Günün İçinden programında Fuat Ateş'in konuğu olan Siyasal İletişimci Eren Aksoyoğlu, Metropoll Araştırma'nın kurucu ve yöneticisi Özer Sencar'ın "Bu yıl sonbaharda erken veya baskın seçimin olacağını düşünüyorum" sözlerini canlı yayında değerlendirdi. İktidarın dış politika hamleleriyle ve ekonomide gerçekleştireceği görece düzeltmelerle erken seçime gitmeyi tercih edebileceğini belirten Aksoyoğlu, olası kararın Erdoğan tarafından değil, Devlet Bahçeli tarafından verileceğine dair öngörüsünü paylaştı.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhur İttifakı'nın adayının kendisi olduğunu ilk kez İzmir'de resmen ilan ederek; muhalefetin erken seçim çağrılarına yanıt olarak, seçimin haziran ayının ortasında olacağını belirtmişti. Erdoğan'ın adaylık ve seçim tarihi açıklamasının ardından anayasa değişikliği olmadan bir kez daha cumhurbaşkanlığına aday olamayacağına dair tartışmalar yeniden gündeme geldi.

Erken seçimle ilgili tartışmalar sürerken, Metropoll Araştırma'nın kurucu ve yöneticisi Özer Sencar, Twitter'da, sonbaharda erken veya baskın seçim olacağı konusundaki öngörüsünü yineleyerek "Eldeki verilerden ve aktörlerin bildiğimiz özelliklerinden hareketle bu yıl sonbaharda erken veya baskın seçimin olacağını düşünüyorum. Erdoğan’ın Haziran 2023’ten söz etmesi muhalefeti istediği istikamette yönlendirme amaçlıdır diye düşünüyorum" yorumunda bulundu.

‘AKP GÖRECE İYİ BİR DURUMDA SEÇİME GİTMEYİ TERCİH EDECEKTİR’

Özer Sencar’ın öngörüsüne katıldığını belirten Aksoyoğlu, Erdoğan’ın dış politika hamleleriyle ve ekonomide gerçekleştireceği görece düzeltmelerle erken seçime gitmeyi tercih edebileceğine dair yorumunu paylaştı. Erdoğan’ın önceki seçimlerde olduğu gibi siyaset sahnesinde özellikle kararsızları hedef alan hamlelerde bulunacağını belirten Aksoyoğlu, "Sadece dış politikadaki gelişmeler, Yunanistan ile yaşanacağı öngörülen gerginlik, Ukrayna Rusya savaşında iki grubunda Antalya ve İstanbul’da görüşmesiyle Erdoğan’ın bir arabuluculuk rolüne soyunması oradan bir zaferle çıkması söz konusu olabilir. Ekonomide bir takım düzeltmeler olabilir. Örneğin, dönem içerisinde asgari ücretin düzeltilmesi memur maaşlarına zam yapılması bir takım toplanan vergilerin çeşitli şekil yeniden topluma dağıtılması gibi gelişmeler yaşanabilir. Böyle bir durumda AKP görece iyi bir durumda seçime gitmeyi tercih edecektir." düşüncesini dile getirdi.

‘ERKEN SEÇİM KARARININ ERDOĞAN TARAFINDAN VERİLECEĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUM’

Olası bir erken seçim kararının Erdoğan tarafından değil, Bahçeli tarafından verileceğini söyleyen Aksoyoğlu, "Özer hoca o tarihin sonbahara denk getirileceğini düşünüyor çünkü yazın bir takım düzenlemelerin yapılacağını öngörüyor. Bir yılı ikiye bölersek altıncı aydan sonra yavaş yavaş bir takım düzeltmeler devreye girer gibi görünüyor. Fakat bunun kararırın Erdoğan tarafından verileceğini düşünmüyorum. Çünkü buna benzer kritik aşamadaki kararlar Devlet Bahçeli tarafından bugüne kadar verilmişti. Yeni kararı da Bahçeli’nin vereceğini düşünüyorum. Fakat Devlet Bahçeli’nin de kamuoyunu takip ettiği ve izlediği bir durum da söz konusu." ifadelerini kullandı.

Aksoyoğlu, siyasilerin seçime ilişkin aldıkları kararlarda medyanın gücünün önemli olduğuna değinerek,‘Bir taraftan sosyal medya bir taraftan kamuoyu baskısı, bir taraftan dışarıdaki ve içerdeki iktidara bağlı olmayan birçok gelişme siyasilerin karar alma aşamalarında çok etkili. Siyasiler izole bir alanda karar almıyorlar. Bu gidişat, bu gösterge bize devlet Bahçeli gibi bir aktörün ne zaman düğmeye basacağını da beraberinde gösteriyor. Karşılıklı bir etkileşim söz konusu." dedi.

‘MANİPÜLATİF ANKETLER, TÜRKİYE’Yİ SEÇİM SÜRECİYLE KARŞI KARŞIYA BIRAKABİLİR’

Araştırma şirketlerinin anket sonuçlarının seçmenin oy tercihinde eskiye nazaran daha etkili olduğunu söyleyen Aksoyoğlu, "Başka bir yandan Türkiye’de siyaset çok yükseldi son 20 yılda yaşananlar beraberinde pek çok kişinin anketlere bakarak oy verdiğini de gösteriyor. Bu rakamlar daha önceden daha düşük ve lokal bazda kalıyordu ama artık şehir merkezlerinden kırsala kadar bütün seçmen grupları artık anketlere bakarak karar veriyor. Ve bu da ister istemez anketleri manipülatif hale getiriyor anketleri.

Toplumun çok küçük bir bölümü tercihinde anketlere bakmadan belki partizanca oy kullanabiliyor. Dolayısıyla seçim sürecinin nasıl yönetileceği de çok önemli. Üç veya daha çok adaylı bir seçimde ikinci tura kimin kalacağı kısmı önem arz ediyor. Burada anket şirketlerinin gücü de devreye girmeye başlıyor. Araştırma şirketlerinin yaptığı araştırmaların ne mahiyette olduğunu biraz da buradan irdelemeye ihtiyaç var. Anketlerin manipülatif olması tehlikesiyle Türkiye seçim süreciyle daha fazla karşı karşıya kalacaktır." uyarısında bulundu.

 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar