Erol Bulut ve çatapatlar…

Kadro malum, Gustavo da oynayamadı… O zaman masaya Erol Bulut’u yatırmak gerekir. Haftalardır oynadığı sistemle oynadı Fenerbahçe.

Fenerbahçe veya Galatasaray için… Maç kaybederseniz telafisi olur da… Aralarında oynadıkları maçı kaybetmek biraz farklı etkiler bu kulüpleri…
Derbinin güleni Galatasaray oldu 1-0’lık skorla…
Fenerbahçe açısından bakınca görünenleri özetleyelim…
- Ali Koç döneminde transfer sayısı 50’ye dayandı. O kadar transfer, o kadar da harcanan para… Bu kadar önemli bir derbide 2 eksik vardı Sarı Lacivertlilerde: Gustavo ve Pelkas. Ve bu derbide Sarı Lacivertliler bu 2 oyuncunun yerini dolduramadı. Başka bir deyişle... Alınan ders şu olmalı ki transferde herkesi almak yerine yapılanma ön planda tutulmalı! 1 haftadır Gustavo oynar mı, oynamaz mı tartışması vardı. Oynamadı ama yerine tedbir olarak düşünülen taktiğin hali görüldü! Demek ki bir transfer atağına giriliyorsa, yapılanma ön planda tutulmalı…
- Kadro malum, Gustavo da oynayamadı… O zaman masaya Erol Bulut’u yatırmak gerekir. Haftalardır oynadığı sistemle oynadı Fenerbahçe. Elinde tüm ligin en geniş kadrosu olan Erol Bulut, Gustavo ve Pelkas’ın yokluğunda alternatif bir sistem, bir yol bulmalıydı… Yok bulamıyorsa, o zaman bu yenilgi büyük ölçüde kendisine yazar… Çift ön stoper yerine teke dönülebilir, 4-4-2 oynanabilir, başka bir şey yapılabilir… Bu görev Erol hocanın. Ama Gustavo yokken bu kadar takım etkilenecekse ve buna önlem alınamayacaksa, masaya yatırılanlardan biri Erol Bulut olur doğal olarak…
Takımdaki oyunculara gelirsek…
İsim diye alınan bazı oyuncularda ciddi düş kırıklıkları yaşanıyor. Bu maçtaki örnekleri Sosa ile Mert Hakan Yandaş oldu. Sosa’ya neler oldu, anlamak zor. Aynı görüş Mert Hakan için de geçerli. Fenerbahçe’ye gelen bir oyuncu ancak bu 2 isim kadar düş kırıklığı yaşatır. Olan Fenerbahçe’ye oluyor bu arada…
52’de Onyekuru’nun vuruşunu kurtaran Altay yine ön plana çıktı ama onun bu kurtarışları bile takımı ateşleyemiyor. İlk yarıyı inceleyin, evsahibi Fenerbahçe’nin atağı yok neredeyse. Seyircisizlik, hakem sıkıntısı herkesin dilinde ama takımın atağı yok, objektif olmayan gözler bunu göremiyor…
Maç bitiminde Erol Bulut’un haftalar sonra yayıncı kuruluşa açıklamalarını dinledim. ‘İlk yarıda Samatta’nın vuruşunda Muslera’nın tesadüfi kurtarışı vardı’ dedi. Galatasaray’a kaybeden Fenerbahçe’nin teknik direktörü böyle konuşmamalı. Erol hoca kaç gol pozisyonuna girebilmişler, ona bakmalı. 
Ali Koç rekor üzerine rekor kırıyor. 30 yıl sonra Fenerbahçe aynı sezonda hem Beşiktaş’a hem Galatasaray’a Kadıköy’de kaybetti. Erol Bulut bunun hesabını yapmalı, niye derbilerde başarısız olduğunu çözebilmeli!
Muslera gibi bir ismin kurtarışına tesadüfen demek, kolaya kaçmaktır… Anlattığı da topu topu bir pozisyon…
Şöyle de bir gerçek var… Bu geniş kadrosuyla Fenerbahçe zirveden kopamaz, bana göre de şampiyonluğun en güçlü adayı durumundalar… Ama derbi, özellikle Galatasaray maçı kaybetmek Fenerbahçe camiasını mutsuz eder. Bunca emek, bunca harcanan para, bunca transfer sonrası bir derbiyi böyle az pozisyonla kaybetmek sıkıntı!
Transfer dönemlerinin şampiyonu olmakla geline geline ancak bir noktaya kadar geliniyor. Alınan oyuncular Patriot mu, S-400 mü diye tartışılırken en önemli maçlarda bu isimler çatapat olarak ortaya çıkıveriyor. Soza, Mert Hakan, Novak transferlerini hatırlayın ve son tabloyla karşılaştırın…
Tekrar ediyorum… Fenerbahçe kadrosuyla, Mesut ve İrfancan’ın da katılımıyla hala şampiyonluğun en güçlü adaylarından biridir ama Galatasaray derbisi kaybetmek gelmesi durumunda o şampiyonluğun doya doya yaşanmasını etkiler.
Erol Bulut ise önemli maçlarda başarısız sınav notuyla ağır eleştirilirse kızmamalı…

Maçtan önce Fatih Terim kendilerine seyircisiz maçta edilen küfürlerden yakındı. Kağıt üzerinde haklı. Ama bu mesele Kadıköy’e özgün değildir. Bugün tüm derbilerde, tüm statlarda çirkinlikler eksik olmuyor. Bunların kökten bitmesi için farklı bir şeyler yapılması şart. Ayıp arıyorsanız Saraçoğlu’nda, Arena’da, Dolmabahçe’de… Her yerde var… 
Olmaması için çabalayan arıyorsanız…
Hiçbir yerde yok!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi