Gazeteci Kaplan’a Musa Kart’ın karikatürünü paylaşmaktan soruşturma

Gazeteci Kaplan’a Musa Kart’ın karikatürünü paylaşmaktan soruşturma
Artı Gerçek muhabiri Süheyla Kaplan hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle soruşturma açıldı.

ARTI GERÇEK - Almanya’nın Hamburg kentinde yaşayan ve Alman vatandaşı olan Artı Gerçek muhabiri Süheyla Kaplan hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle soruşturma açıldı.

Kaplan hakkında ihbar sonucu "PKK hakkında propaganda yaptığı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret" ettiği iddiasıyla soruşturmanın başlatıldığı kaydedildi.

Muhabirimiz Kaplan hakkında Türkiye’de 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri öncesinde sosyal medyada gazeteci Musa Kart’ın (şu anda tutuklu) Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan bir karikatürünü sosyal medyada paylaştığı için "Cumhurbaşkanı’na hakaret" suçlamasıyla soruşturma açıldı. "Erdoğan’ın Kandil ve Susurluk planı" şeklinde sosyal medyada yazdığı yorum yine aynı şekilde "Tamam kampanyası"  çerçevesince  Birleşik Haziran Hareketi tarafından düzenlenen bir etkinlik kapsamında Hamburg’un Sternschanze semtindeki stantta "demokrasi bildirgesi" üzerine yaptığı konuşması da "terör propagandası yaptığı" gerekçesi sayılarak soruşturma konusu oldu.

Kaplan’ın Ankara’daki avukatı Arkın Hürtaş bu tür soruşturmalar ile muhalif gazetecilere gözdağı verilmek istendiğini ifade ederek soruşturmaya  devam edilmesini ve Almanya’da ifade verilmesi için gerekli hukuki işlemlere başladığını ifade etti.

"GAZETECİLİK SUÇ DEĞİLDİR"

Soruşturma kapsamında Kaplan’ın Hamburg Savcılığı'nda  ifade vermesi durumunda davaya bakacak olan avukat Mahmut Erdem ise, "AKP diktatörlüğü tarafından  muhalif gazetecilerin susturulmaya ve seslerinin kısılmaya çalışıldığını belirterek ‘Bir gazeteci hakkında eğer başka bir gazetecinin karikatür paylaşımından dolayı terör propagandası yaptığı gerekçesiyle soruşturma başlatılıyorsa bu bir skandaldır. Türkiye’de hukuk devletinin tüm ilkeleri çiğnenmektedir. Hukuk devletinden söz edilemez. Erdoğan sadece Türkiye’de değil, yurtdışında da muhalif kesimleri, aydınları, sanatçıları ve gazetecileri tehdit etmekte ve yargılamaya çalışmaktadır. Düşünce ve basın özgürlüğü Alman Anayasası tarafından güvence altına alınmıştır ve anayasal bir haktır. Türkiye’de gazetecilerin sesini kısmaya çalışan AKP iktidarının hedefinde yurtdışında yaşayan muhalif gazeteciler var. Avrupa Birliği dolayısıyla Alman hükümeti olaya sessiz kalmamalı. Gazetecilik suç değildir" dedi.

Kaplan, 19 Nisan tarihinde hakkında soruşturma başlatıldığını Ankara’da yaşayan ailesi tarafından öğrendiğini belirterek "İstihbarat ve güvenlik birimleri madem benim sosyal medya hesabımı mercek altına aldı. Almanya’da  benim nerde yaşadığım belli, Hamburg konsolosluğunda adresim belli. Buna rağmen Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ekiplerinin  ailemin yaşadığı adrese kadar gidilerek benim emniyete götürülmek ve ifadem alınmak üzere eve gelmeleri de ayrı bir hukuksuzluk. Bununla   sadece bana  değil yakınlarıma da gözdağı verilmek istenmektedir" dedi.

TSK'nin 2018 yılında Afrin’e operasyon düzenlemesi sonrasında Alman medyasındaki haberleri çeviren ve sosyal medyada savaşa karşı paylaşımlar yapan gazeteci Kaplan  uzun süreden beri tehdit edildiğini ifade etti..

Öne Çıkanlar