Mustafa Sağlamer

Mustafa Sağlamer

Genel Yayın Yönetmenim; lütfen bana kulak verin

Tamam, haberciyiz falan ama biz de et, kemik ve sudan müteşekkiliz kardeşim. Tabii bir de sinir sisteminden.

Her zaman söylediğimi bir kez daha tekrarlayayım:

Maçı kazanmayı herkesten çok o sahadaki futbolcular ister. 

Taraftar bir gün sevinir, bir gün üzülür. Üç-beş gün kaybeden takımın taraftarlarını kızdırır; hepsi bu...

Yöneticinin tuzu genellikle kurudur. 

Takımı galip gelirse ve hele hele kulübün hisse senetleri borsada işlem görüyorsa purosunu tüttürür, keyfine bakar... 

Ama futbolcu, kendisinin ve bakmakla yükümlü olduğu aile bireylerinin insan gibi yaşaması için başarılı olmak zorundadır... 

***

Peki madem öyle, adı "süper" olan bir ligde neden bu kadar kalitesiz maçlara tanık oluyoruz? 

Serdar Sürel kardeşim, her maçtan sonra, "İngiltere ligleri dururken, annenin ligini izlemekten neden vazgeçmiyorsun" diye soruyor. 

Ben de hep "İşim gereği mecbur olduğumu" söylüyorum. Ama o, bir sonraki maçın ardından yine aynı soruyu yöneltiyor...

56 yıllık dostum çok haklı. 

Gelecek sezon Celal Başlangıç onaylarsa Manchesterları, Liverpoolları, Tottenhamları izlemek ve yazmak istiyorum... 

***

Şimdi diyeceksiniz ki, bizimkilerin yeteneği bu kadar, fazlasını bekleme. 

Haklı olabilirdiniz. 

Eğer en kötüsünün bile transfer ücreti birkaç milyon euro olmasaydı, haklısınız derdim. 

O halde işin içinde bir iş var. 

Elbette hiçbirinin yüzlerce milyon euro'luk Messi ya da Ronaldo olmasını beklemiyoruz. 

Ama yetenekleri de 95 dakika boyunca yan pas-geri pas olmamalı. 

Bu maçı izlerken bir ara çapraz pası takdir ettiğimi fark ettim. 

Düşünebiliyor musunuz? 

Çaprazdaki arkadaşına pas verebilen futbolcu, gözümde bir anda fark yaratan kişi oluverdi. 

Başka yoruma gerek var mı?.. 

***

Konya'ya gelince... 

Savunma yapmaktan bitap düştüler. 

Hadi Galatasaray ceza sahasına çalımla göbekten girmeyi beceremedi. 

İyi de, siz neden denemediniz? 

Yani üç (uzatmayla yedi) dakika daha gol yemeseydiniz, sözde futbolunuzla gurur mu duyacaktınız? 

Çok merak ediyorum, acaba kentlerine döndüklerinde, başta teknik kadro olmak üzere, eşlerine, çocuklarına, kardeşlerine, mahalle bakkalına ne diyecekler? 

Kabahati Cüneyt Çakır'a mı bulacaklar?.. 

O da mümkün değil. Çünkü bu sezon ilk kez bir maçta hakemin skora etki edebilecek tek karar vermediğini izledik. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mustafa Sağlamer Arşivi