Seninle de vedalaşmak varmış Doğan Akhanlı

Doğan Akhanlı 64 yıl yaşadın, ama onun içine o kadar çok hayat sığdırdın ki! Şimdi küllerin 2010 yılında son bir kez buluşmanız engellenen babanla buluşacak Şavşat’ta. Hasret giderilecek.

Fotograf: Selami Gürel /Sis Dağı 


Belge Yayınları’nda hapisteki yazarların kitaplarına yer verdiğimiz Yeni Sesler dizisinin yazarlarından A. Kadir Konuk’un romanı "Gün Dirildi" yi bize Ayşe Düzkan sağlamıştı. Biz de şiirden sonra roman arayışı içinde olduğumuz için, hemen atlamıştık üstüne. El yazmasıydı bize ulaşan metin. 3. kitabı olacaktı dizinin.

Halkın Kurtuluşu'ndan  A. Kadir Konuk cezası onaylanmış idam mahkumuydu, Tariş olaylarından dolayı. Aynı davanın sanıklarından 2 Devrimci Yol mensubunun cezası onaylanmıştı meclis tarafından ve hüküm infaz edilmişti. 84 yılında Şemdinli baskınından sonra. İdamlar devam etseydi, asılma sırası aynı dosyadan dolayı A. Kadir Konuk’taydı. A. Kadir Konuk daha sonra onların şiirlerini derleyecek, onlar hakkında bir kitap yapacaktı. Erdal Eren hakkında yaptığı kitap gibi.

Bu kitapları rahatça yapmasını sağlayan ise Doğan Akhanlı olacaktı. Nasıl mı? Uzun hikâye, ama kısaca anlatayım.

A.Kadir Konuk’ta kalp sorunu boy göstermişti. Uluslararası Af Örgütü (AI) onun için kampanya yürüttü.

Bunun sonunda A. Kadir Konuk Ermenek Cezaev’inden İstanbul’a getirilmişti. Hatta Anneler Hareketi’nden Sacide Çekmeci ve Leman Fırtına onu bir pazar Bayrampaşa’da ziyaret etmişti.

AI sorumlusu Helmut Oberdiek onun için Londra’dan gelmişti. Pazartesi sabahı onunla buluşup görüştük, hatta "biz de ziyarete gitsek mi?" dedik, anneler gibi. Anneler, sorgulanacaktı bu nedenle daha sonra.

Sonra Oberdiek, Cumhuriyet gazetesindeki randevusuna gitti. Bir saat sonra gelip, "Kadir kaçmış hastaneden" demez mi? Neyse ki kaçma olayıyla ilgili olmadıklarına ikna edeceklerdi polisi.

2005 Martında Köln’de düzenlenen Demir Küçükaydın ve Recep Maraşlı ile birlikte katıldığı "Ermeni Soykırımı ve Toplumsal Sorumluluk" adlı panelde…

Yıllar sonra, bu filmlerdekine benze bu kaçma olayını Doğan’ın organize ettiğini öğrenecektik. Müstakbel bir yazar, hapisteki bir yazarı kaçırmıştı. 1989 yazıydı.

Ancak muhayyilesi olan bir yazar adayı yapabilirdi bunu. Bu Şavşatlı delikanlı, olanaksız diye düşünülebilecek bir eylemi, çok basit biçimde düzenlemişti.

Muayene odası önünde bekleyen 2 jandarmaya nasıl yaptılarsa, kloroform koklatılıp, kendilerinden geçmeleri sağlanmıştı. Doğan mı yoksa ayarladıkları mı yapmış asla öğrenemeyecektik. Ve hapisteki yazar kayıplara karışacaktı.

Daha sonra hastanede tebahhur eden A. Kadir Konuk, Almanya’nın Köln şehrinde arz-ı endam edecekti. Yeni açılan Nobel ödüllü Alman yazarı Heinrich Böll Evi’nin ilk misafir yazarı olarak. (*)

Bunun önünü açan müstakbel yazar Doğan Akhanlı, 12 Eylül cuntasının siyasi tutsaklarından biri olarak eşi ile birlikte 2 küsur yılını Metris Cezaevi’nde geçirmişti. 1985-1987 arası. Demek A. Kadir olayından 2 yıl önce.

Daha sonra onlar da yurtdışına çıkmayı başaracaklar ve Doğan Akhanlı Almanya’da bir yazara dönüşecekti.

Frankfurt Kitap Fuarında Türkei Forum yöneticisi Osman Akkan ve hapisteki yazarlar kafilesine 2015 yılında katılan Aslı Erdoğan ile birlikte

Onun ilk kitaplarının yayıncısı olmaktan gurur duyuyorum. Resmi tarihin tabu konularını da konu edinecekti, Kayıp Denizler adlı üçlemesinde. Daha sonra araştırmacı Tessa Hoffmann ile birlikte Talat Paşa Dosya’sını yayınlayacaklardı. (**)

2010 yılında uyduruk gerekçelerle tutuklanmasının asıl nedeni buydu. İki avukatının çabası ve kampanyalar sonucu, serbest kalacaktı. Onlarla birlikte DGM savcılar koridorunda nasıl koşturduğumuzu hatırladım şimdi. Kısa zamanda beraat edecekti.

2012 yılında Kandıra Cezaevi’nde tutuklu olduğumda beni ziyaret etmesi benim için büyük moral kaynağı olmuştu. Bu aynı zamanda bir cesaretti. Adalet Bakanlığı’na başvurup ziyaret izni almayı başarmıştı.

Daha sonra birlikte birçok konferansa konuşmacı olarak katıldık.

Ama pes etmeyen derin yargı, eski dosyaları ısıtıp, hakkında İnterpol kararı çıkartıp, 2017 yılında seyahat ettiği İspanya’da bir günlüğüne gözaltına aldırmayı başaracaktı. Ama ne zafer! Ancak hemen tahliye edildi. Almanya’dan hemen uçağa atlayıp gelen avukatının çabası ile açılan dava 40 gün sonra ret ile sonuçlandı.

Bunun hikayesi de Almanca 20 bin basılan bir kitaba dönüşecekti. (***)

Doğan Akhanlı 64 yıl yaşadın, ama onun içine o kadar çok hayat sığdırdın ki!

Şimdi küllerin 2010 yılında son bir kez buluşmanız engellenen babanla buluşacak Şavşat’ta.

Hasret giderilecek.

_______________________________-

(*) Bu kaçışın öyküsü için bk: A. Kadir Konuk, Kötünün Kötüsü Adam, Belge Yayınları 2019

(**) Kayıp Denizler üçlemesi: Deniz’i Beklerken, Gelincik Tarlası, Kıyamet Yargıçları ( Belge Yayınları 1998-1999). Doğan Akhanlı/Tessa Hoffman, Talat Paşa Davası Kitap 1 ve 2, Tutanaklar/Bilinmeyen Belgeler ve Yorumlar (Belge Yayınları 2003-2004)

***) Doğan Akhanlı, Verhaftung in Granada: oder Treibt die Türkei in die Diktatur? ("Granada’da Gözaltı ya da Türkiye Bir Diktatorya’ya mı Sürükleniyor?"), Günter Wallraff’ın önsözü ile, KiWi 2018.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi