Haber-Sen üyeleri, Sirkeci'de eylem yaptı: Sistematik saldırı ve baskı altındayız

Haber-Sen üyeleri, Sirkeci'de eylem yaptı: Sistematik saldırı ve baskı altındayız
Haber-Sen üyeleri, Sirkeci’de bulunan Büyük Postane önünde, 5 PTT çalışanının istekleri dışında başka yerlere gönderilmesini protesto etti.

Basın Yayın İletişim ve Posta Emekçileri Sendikası (Haber-Sen) üyeleri, Sirkeci’de bulunan Büyük Postane önünde, 5 PTT çalışanının istekleri dışında başka yerlere gönderilmesini protesto etti. Sistematik saldırı ve baskı altında olduklarını savunan Haber-Sen Genel Başkanı Mesut Balcan, sendikal faaliyet yürüten şube yöneticilerinin kilometrelerce uzağa ve örgütlenme alanının dışına sürülerek faaliyetlerinin engellenmeye ve yetkilerinin ellerinden alınmaya çalışıldığını öne sürdü.

Sirkeci'deki Büyük Postane önünde toplanan Haber-Sen üyeleri, PTT’de yaşanan sendikal ayrımcılık ve 5 çalışanın istekleri dışında çeşitli bahanelerle başka yerlere gönderilmesiyle ilgili eylem yaptı. Güvenlik güçlerinin geniş önlemler aldığı alanda Haber-Sen Genel Başkanı Mesut Balcan bir basın açıklaması yaptı.

Haber-Sen ve bağlı bulundukları Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu'nun (KESK), örgütlü bulunduğu kurumlarda sistematik baskı altında bulunduğunu savunan Mesut Balcan, şöyle konuştu:

'YANDAŞ SENDİKALARIN YÖNETİCİ VE ÜYELERİNİ ATIYORLAR'

"Hiçbir muhalif sesin çıkmasına tahammülü olmayan, her geçen gün demokrasiden, çok seslilikten biraz daha uzaklaşan yönetimler, emekçiden yana itirazlarını ve taleplerini dile getiren sendikamıza hukuksuz saldırılarını arttırıyor. Örgütlü bulunduğumuz PTT ve TRT’de uğradığımız sendikal ayrımcılık ve baskı, son yaşanan ihraç ve sürgünlerle ayyuka çıkmıştır. TRT ve PTT yönetimleri yetkilerini kötüye kullanarak 4688 sayılı Kanun’un 18. maddesini bilerek ve isteyerek çiğniyorlar, kendilerini sendikal mücadeleyi koruyan yasalardan üstün görüyorlar.

Sendikal faaliyet yürüten şube yöneticilerimizi ve üyelerimizi, yasaya açıkça aykırı olmasına rağmen üye sayımızı arttırarak yetki aldığımız iş yerlerinden kilometrelerce uzağa ve örgütlenme alanının dışına sürerek faaliyetlerini engellemeye, yetkimizi elimizden almaya çalışıyorlar. Üstelik sürülen arkadaşlarımızın yerine, gizlemeye bile gerek görmeden yandaş sendikaların yönetici ve üyelerini atıyorlar.

Bunun en son örneği, hafta başında yetkili bulunduğumuz Şişli Posta Dağıtım Merkezi'nde yaşandı. Haber-Sen 5 No'lu Şube Örgütlenme Sekreteri baş dağıtıcı İhsan Gülmez Küçükçekmece’ye gönderilirken yerine Birlik Haber-Sen üyesi bir baş dağıtıcı, Şube Hukuk Sekreterimiz Veznedar Musa Yıkılmaz Zeytinburnu’na gönderilirken yerine aynı gün Birlik Haber-Sen üyesi bir veznedar getirilmiştir.

Yine aynı şubeden Haber-Sen üyesi iki arkadaşımız istek ve bilgileri dışında başka merkezlere atanmış, yerlerine yandaş sendika üyeleri getirilmiştir. Bu açık seçik sendika ayrımcılığı ve yandaş sendikaya desteğin göstergesidir.

Yine sendikamız üyesi baş dağıtıcı Şakir Polat, son 1,5 yıl içinde 10 ayrı merkezde geçici ve daimî olarak görevlendirilerek insanlık dışı bir muameleye tabii tutulmuştur."

'MOBBİNG UYGULANIYOR SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ'

Haber-Sen Başkanı Balcan, bütün bu atamaların hukuksuz olduğunun PTT yönetimince de çok iyi bilindiğini savunarak, "Pandemi sürecinin başında PTT’nin çalışma koşullarının salgına uygun olarak düzenlemesi taleplerimize karşılık benzer uygulamalarla karşılaşmış, tayinlerle sesimiz kısılmaya çalışılmıştı" dedi. Balcan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Örgütlü bulunduğumuz iş yerindeki yöneticiler açıkça sendikal ayrım yapmakta, üyelerimize mobbing uygulamaktadır. Bu hukuksuz uygulamaların altında imzası bulunan Başmüdür Yardımcısı Şenol Bulut, Başmüdür Selahattin Ekinci ve diğer yetkililer hakkında, sendikal ayrımcılık yapmak, görevi kötüye kullanmaktan dolayı suç duyurusunda bulunulacaktır.

Bütün bunların suç olduğu açıktır. Yalanı, adaletsizliği, adam kayırmacılığı bize kabul ettirmeye, sıradanlaştırmaya çalışan bu sistemin ve yöneticilerinin karşısındayız.

Biz, doğruları söylemeye bıkmadan usanmadan devam edeceğiz. İnsanca yaşama ve çalışma talebi, bu ülkenin kurumlarına sahip çıkma çabası suç değildir. Başta kurumlarımızın özelleştirilmesine karşı çıktık, daha sonra 180 yıllık PTT’nin varlık fonuna aktarılmasına. PTT emekçilerinin insanca koşullarda yaşaması ve çalışabilmesi için mücadele ettik, ediyoruz, edeceğiz. Hiç durmadan doğruları söylüyor, çoktan hak ettiğimiz hakları almak için taleplerimizi dile getiriyoruz. PTT yönetimini size şikâyet ediyoruz. Kendini yasalardan üstün görüyor, sendikal ayrımcılık yapıyor, adam kayırıyor, liyakatsiz atamalara imza atıyor ve kurum kaynaklarını kendileri, yandaşları ve aileleri için fütursuzca kullanıyorlar." (ANKA)

Öne Çıkanlar