'Hafriyat kamyonu terörü'

'Hafriyat kamyonu terörü'
Kuzey Ormanları Savunması, son dönemde sıklıkla yaşanan ve can alan hafriyat kamyonu kazalarına ilişkin bir basın toplantısı düzenledi.

İSTANBUL - Kuzey Ormanları Savunması, son dönemde sıklıkla yaşanan ve can alan hafriyat kamyonu kazalarına ilişkin bir basın toplantısı düzenledi.  Toplantıda hafriyat kazalarının sebepleri ile çözüme yönelik talepler dile getirildi.

"Hafriyat Kamyonu Terörü" başlığı altında düzenlenen toplantıya Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği(TMMOB) Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Ayşe Yıkıcı, Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Dekan Yardımcılığı ve İnşaat Bölümü Bölüm Başkanlığı yapmış olan ulaşım uzmanı Prof. Dr. Zerrin Bayrakdar, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Tarık Balyalı ve Kadıköy'de bir hafriyat kamyonunun ezdiği Şule İdil Dere'nin annesi Nesrin Aslan da katıldı.  

Toplantıda konuşan Prof. Dr. Zerrin Bayrakdar, "İstanbul toptan şantiye oldu, inşaatlarda denetim yok" dedi. Şule İdil Dere'nin annesi Nesrin Aslan da "Parkta yürüyen çocuğu hafriyat kamyonu nasıl ezer? Kızım bebekliğinden beri oynadığı parkta ezildi... Tüm belediye ve devlet sorumludur bu cinayetten. Yaptıklarını anlatırken 30 kişiyi öldürdük desinler!" ifadelerini kullandı.

Öte yandan hafriyat kamyonlarının neden olduğu kazaların anlatan video gösteriminin ardından toplantıda hafriyat kazalarının sebepleri ile çözüme yönelik talepler dile getirildi.

SON BİR YILDA 25 KİŞİ ÖLDÜ

Açıklamada son bir yılda hafriyat kamyonlarının neden olduğu kazalarda hayatını kaybedenlerin sayısının resmi rakamlara göre 25 olduğu bildirildi. Yapılan konuşmalarda konuya ilişkin talepler ve çözüm önerileri sıralandı. Açıklamada şunlar belirtildi:

"Rüşvet veren şirket yetkilileri başta olmak üzere tüm sorumlular yargılanmalıdır. Sorunun ana kaynaklarından biri olan ve şoförleri potansiyel katil haline getiren sefer başına ücretlendirme sistemine son verilmelidir. Günlük toplam hafriyat tonajının sınırlandırılmasına dayalı olarak yeniden planlanmalıdır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yönetmelikler halk sağlığı ve can güvenliği gözetilerek yeniden düzenlenmelidir. Çevre kirliliğinin önlemesine yönelik önlemlerin sürekli kontrolü sağlanmalıdır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) hazırlamakla yükümlü olduğu 'hafriyat toprağı, inşaat/yıkıntı atıkları ile doğal afet atıklarının toplanması, geçici biriktirilmesi, taşınması, geri kazanılması ve bertarafı ile ilgili yönetim planı'  kamuya açık olarak yayınlanmalıdır. Kamyonların üzerine branda örtülmesi gibi basit önlemlerin dahi alınmadığı ortada iken mevcut yönetmelik ve kurallara uyulmasının etkin denetimi sağlanmalıdır.

"SOKAKLARA AĞIR TONAJLI ARAÇLARIN GİRMESİ KESİNLİKLE YASAKLANMALI"

Kamyonların yasak olan güzergâhlarda ve saatlerde çalışması engellenmelidir. 2007 yılında alınan UKOME kararı ile 'Araç Takip Sistemi'nin zorunlu hale getirilmesine karar verilmiş olmasına karşın bir halen bir takip sistemi kurulmamıştır.  Etkin denetimin sağlanabilmesi için Elektronik Araç Takip Sistemi kurulmalıdır. İBB tarafından, kamu yararına olan acil iş ve proje kapsamında 24 saat izin verilen projelerin listesi kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Kamu denetiminin sağlanabilmesi için UKOME kararları ile belirlenen güzergâhlar ile yasaklanan güzergâhlara ilişkin haritalar kamuoyuyla paylaşılmalı, yollara uyarıcı tabelalar koyulmalıdır. Yaşlı, engelli ve çocukların bulunduğu kent içi yollarda, görüş açısı kısıtlı ağır tonajlı araçların kontrolsüz hareketleri kazaların ana sebebidir. Sokaklara ağır tonajlı araçların girmesi kesinlikle yasaklanmalıdır. Kentiçi yollarda araçların şantiye giriş ve çıkışlarında kontrol sağlanmalı ve yaya ile karşılaşması muhtemel güzergah boyunca eskort eşliğinde hareket etmeleri sağlanmalıdır." (DHA)

Öne Çıkanlar