İlahiyatçılar Selefi tarikatlarını anlattı: Belediyelere yapışmışlar, çay bahçelerinin paydaşılar

İlahiyatçılar Selefi tarikatlarını anlattı: Belediyelere yapışmışlar, çay bahçelerinin paydaşılar
'Selefi örgütlerin siyasal iktidarı ele geçirme ideallerinin olduğunu ve bir gün mutlaka darbeye kalkışacaklarını örneklerle açıkladım.'

İsmailağa tarikatının medyatik ismi ‘Cübbeli Ahmet’ lakaplı Ahmet Mahmut Ünlü’nün yeniden gündeme getirdiği "Türkiye’de Selefi örgütlerin silahlanması" tartışması sürüyor.  Ünlü, Selefi derneklerinin yaklaşık iki bininin silahlandığını gündeme getirmiş, savcının çağırması halinde bunları isim isim vereceğini belirtmişti. Fakat Ünlü, bilgi amaçlı çağrıldığı Emniyet’te, şahıs veya kurum ismi vermemişti. İlahiyatçı Mustafa İslamoğlu ve Nazif Ay, ‘Selefiler silahlanıyor’ tartışmasını Cumhuriyet’ten Zehra Özdilek'e değerlendirdi.

‘BELEDİYELERE YAPIŞMIŞLAR, BAZI BELEDİYELERİN ÇAY BAHÇELERİNİN PAYDAŞILAR’

"Yazılarımda, kitaplarımda hem tarikat ve cemaatlerin hem de Selefi örgütlerin siyasal iktidarı ele geçirme ideallerinin olduğunu ve bir gün mutlaka darbeye kalkışacaklarını örneklerle açıklıyordum" diyen Nazif Ay, Selefilerin belediyelere yapıştığını iddia ederek şunları söyledi:

"Cihat argümanıyla İslam dünyasını terörize etmeye çalışan Siirt merkezli Selefi gruplardan Hizbullah, sırf onların içyüzünü deşifre ettiğim için beni ölümle tehdit etti. Selefilerden bir kısmı silahlı mücadele yöntemini benimsemiş olsa da diğer bir kısım Selefiler ise laik düzene sert bakışın dışındaki vahşet yöntemlerini onaylamazlar. Ama Selefiler genel yönelimle seküler anlayışa karşı tahammülsüzdürler. Önceleri, camilerde resmi görevli hocalara uyarak namaz kılmayan Selefiler, son dönemlerde menfaatları gereği, genel kabullerinden görünürde uzaklaşmışlardır.

Şimdilerde İslamcı politikaların propagandasını ve reklamını yapmakta, belediyelere yapışmış asalaklar olarak yaşamlarını sürdürmektedirler.

Bazı belediyelerin çay bahçelerindeki bölüşümün paydaşlarıdırlar. Türkiye’de kurucu lideri Salih Mirzabeyoğlu’nun olduğu İBDA-C de bir selefi örgüttür. İBDA-C’nin silahlı mücadele anlayışıyla ne kadar paralel olduğu ancak istihbarat birimlerince tespit edilebilecek birçok dernek ve vakıf faaliyetlerine devam etmektedir."

‘MAVİ MARMARA MESELESİNİN ALTINDA SELEFİ RADİKALLİĞİ VAR’

"Uluslararası alanda İsrail ile yaşanan Mavi Marmara meselesinin altında Selefi radikalliğinin bulunduğunu söylersem konunun ne kadar önemli olduğu daha iyi anlaşılır.

 ‘GÖSTERE GÖSTERE DÜZEN KURUYORLAR’

Nazif Ay, ayrıca "Mahalle aralarında kermes düzenleyen, küçük çocuklara ve gençlere yönelik kurs ve konferanslar tertip eden Selefi dernekler, aslında göstere göstere resmi kurumlara alternatif olduklarını ispat etmektedirler. Selefiler, daha çok İstanbul’un geri kalmış ilçelerinde örgütlenmektedir" ifadelerini kullandı.

‘CÜBBELİ KULLANILIYOR… TERÖRE BULAŞANLAR SELEFİLERLE SINIRLI DEĞİL’

"Selefilik deyince bir çuval açıp tümünü doldurmak hakkaniyetli ve doğru değildir. Selefiliği bir düşünsel tercih olarak seçen barışçıl Selefiler de var. Bunun yanında cihatçı terör örgütlerinin birçoğu Selefi örgütlerdir" ifadelerini kullanan Mustafa İslamoğlu ise Selefiliği özü itibarıyla siyasete ve güce talip olduğunu belirtti.

"Güce talip olduklarında çıldırıyorlar. Cübbeli, burada ne yapmaya çalışıyor, onu bilmiyorum ama bir şey yapmaya çalışıyor ya da ona bir şey yaptırıyorlar. Çok zaman olduğu gibi. Birileri onu kullanıyor olabilir. Kimin kullandığını kendisi daha iyi bilir" diyen İslamoğlu, şunları söyledi:

"Tarikatları işin içine katmıyor. Oysaki teröre bulaşmışlık Selefilik ile sınırlı değil. Mesela Türkiye’de Selefiler beni de kâfir ilan ettiler. Nedeni, hadise eleştirel yaklaştığım için. Hadis kültüreldir, dinin bir parçası değildir. Kuran’ın paraleli ilan edilemez. IŞİD, 3.5 yıl önce benim gibi eleştirel yaklaşan yazar ve akademisyenin fotoğrafını internete koyarak altına da bir yazı döşemişti."

‘KULAĞIMA GELİYOR, FARKLI İLLERDE DERNEK ADI ALTINDA ÖRGÜTLENİYORLAR’

İBDA/C, IŞİD, El Kaide gibi 6 örgüt beni tehdit etti. İnsana yönelik şiddet kullanımı Selefilerle sınırlı değil. Sufilerin şiddet yanlısı grupları da var. Hatta Türkiye’de silahlı mafyatik tarikatlar da var. Devlet arada operasyon düzenliyor ama al al bitmiyor. Arada kulağıma geliyor, farklı illerde dernek adı altında örgütleniyorlar. Bunların içinde şiddete bulaşanları da var bulaşma yanları da var."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar