İmralı Heyeti Üyesi Hatip Dicle: Erdoğan’ın sözleri bardağı taşıran son damla oldu

İmralı Heyeti Üyesi Hatip Dicle: Erdoğan’ın sözleri bardağı taşıran son damla oldu
Hatip Dicle, 2008 yılından belirli aralıklarla 2011 yılına kadar süren Oslo görüşmeleri sürecini ARTI TV’ye değerlendirdi.

ARTI GERÇEK - ARTI TV’de yayınlanan Odak programında Ezo Özer’in konuğu olan İmralı Heyeti Üyesi Hatip Dicle, 2008 yılından 2011 yılına kadar süren Oslo görüşmelerinin bitme sebeplerini açıkladı. Dicle 9 Haziran 2011 tarihinde Erdoğan'ın 'Eğer ben Öcalan'ın Türkiye'ye getirildiği tarihte başbakan olsaydım idam ederdim' sözlerinin bardağı taşıran son damla olduğunu belirtti.

Dönemin MİT müsteşarı Emre Taner’in İmralı’dan Oslo’daki PKK heyetine bilgi getirdiğini açıklayan Hatip Dicle, "Bu görüşmeler belirli aralıklarla 3 yıl sürdü. Toplam 11 toplantı yapıldı. Bunların hepsi aracı devlet ve kurum tarafından teşvik edildi ve karşılıklı imzalatıldı. Her ikisinin de mutabakat metni vardı." ifadelerinde bulundu.

Dicle görüşmelere ilişkin, "2008-2011 yılları arasında yeni bir Oslo süreci yaşandı. Bunlar gizli görüşmelerdi. Daha önce Filistin ve İsrail arasında gerçekleşmişti. İsviçre merkezli bir aracı kurum bunu koordine ediyordu. Bu koordineyi yapan aracı kurum Birleşmiş Milletler, İngiltere, Norveç ve İsviçre gibi devletlerin de desteğine sahipti." dedi.

Dicle, Çözüm Süreci’nin nasıl başladığı ve bittiğine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

‘MÜSTEŞAR, MEKTUP BİLGİ GETİRİRDİ’

"Oslo'da gizli görüşmeler 3-4 Eylül 2008 yılında başladı. O dönem cezaevindeydim ama biliyordum dönemin müsteşarı Emre Taner idi. Ve Emre Taner kendisi de MİT'e bağlı görevinden Sayın Öcalan ile görüşmeye giderlerdi. Öcalan'dan da görüşlerini alıp, mektup alıp İmralı'dan Oslo'daki PKK heyetine getirirdi.

Peki devlet olarak görüşmeleri sağlayan kimdi, bütün mekanı temin eden, gidip PKK heyetini Kandil'den uçakla Oslo'ya getiren de Norveç'ti. Dolayısıyla bu görüşmeler belirli aralıklarla 3 yıl sürdü. Toplam 11 toplantı yapıldı. Bunların hepsi aracı devlet ve kurum tarafından teşvik edildi ve karşılıklı imzalatıldı. Her ikisinin de mutabakat metni vardı.

‘ERDOĞAN’IN SÖZLERİ BARDAĞI TAŞITAN SON DAMLA OLDU’

Bu görüşmeler tamamen gizliydi ama şimdi her şey açık tabi. O görüşmeler süreci 5 Temmuz 2011'e kadar devam etti. O dönemde 12 Haziran 2011 genel seçimlerinden 3-4 gün önce 9 Haziran 2011 tarihinde Erdoğan şunu dedi 'Eğer ben Öcalan'ın Türkiye'ye getirildiği tarihte başbakan olsaydım idam ederdim'. Bu bardağı taşıran son damla oldu.

Bu Oslo görüşmelerinin bitmesinde birinci etken. 2. etken de KCK operasyonlarıdır. KCK operasyonları binlerce Kürt siyasetçinin cezaevine doldurulmasına neden oldu. Oslo'daki her görüşme sırasında devlet heyeti KCK operasyonlarına son vereceğini taahhüt etmesine rağmen bu gerçekleşmedi.

‘KCK OPERASYONLARINDA GÜLEN’İN PAYI VAR’

Devlet içinde çatışma vardı. Bunun kaynağı da AKP ile Gülen Cemaati koalisyon içindeydi. Gülen Cemaati yargıda, poliste bayağ güçlüydü. 1965'ten beri bir devlet kliği olarak örgütlenmişti. Sanırım bununla AKP arasında bir çekişme başlamıştı. Hem seçimlerde Oslo görüşmelerinin görüntülerinin basına sızdırılmasında, hem de KCK operasyonlarında Gülen'in ciddi bir payı vardır."

Öne Çıkanlar