Kemalbay: Kadın ve LGBTQ+’lara yönelik ayrımcılık araştırılsın

Kemalbay: Kadın ve LGBTQ+’lara yönelik ayrımcılık araştırılsın
HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, destek paketinde de yer almayan kadın ve LGBTQ+’lara yönelik ayrımcılığı, cinsiyet eşitsizliğini yaratan nedenlerin araştırılmasını istedi.

Coronavirus salgını sürecinde ekonomik krizin yapısal bir sorun olan kadın işsizliğini daha da derinleştirdiğini belirten HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, kadın yoksulluğunu ortadan kaldıracak ve LGBTQ+’lara yönelik ayrımcılığa ve cinsiyet eşitsizliğini yaratan neden ve çözüm önerilerini meclis gündemine taşıdı.

Krizin olumsuz etkilerinin yanı sıra, mesleki eğitime erişememe ve bölgesel eşitsizlikler yüzünden iş gücü piyasasına giremediğini kaydeden Kemalbay, İnsani Ve Toplumsal Kalkınma Programı (İstanpol)’un Mayıs 2020 Raporu’na dikkat çekti. Kemalbay, Türkiye’de 15 yaş ve üstü 59 milyon 900 bin kişilik nüfusun içinde yer alan kadınların yüzde 73’ünün işgücü piyasasının dışında ve herhangi bir gelirlerinin olmadığı bilgisini paylaştı. Yoksulluk sınırının altındaki 10 milyon 449 bin 725 kişilik nüfusun yüzde 51,33’ünün kadınlardan oluştuğunu belirten Kemalbay, pandemi karşısında en kırılgan kesimlerin arasında kadınların olduğunu vurguladı.

PAKETTE ÇALIŞAN YOK

İzGazete'den Cengiz Aldemir'in haberine göre kayıtlı istihdama odaklı açılan destek paketlerinin, hizmet sektörünün büyük bir kısmını oluşturan kayıt dışı, mevsimlik, geçici, tarım sektörü, ev işçileri, göçmenler, esnek ve güvencesiz çalışanları kapsamadığını belirten Kemalbay, çalışma yaşamının yoksulları olan kadın nüfusun yüzde 30’ları bulamadığını ve iyi işlerde istihdam edilmediklerine dikkat çekti. Kemalbay, "Kadın emeğinin yoğun olduğu sektörlerde iş yerlerinin kapanmasıyla, kadın işçiler ücretsiz izne zorlanmış yahut işten çıkarılmıştır. Buna rağmen, kayıt dışı çalıştıkları için salgına karşı açılan ekonomi destek paketlerinden de yararlanamamışlardır" dedi.

Bir ev işçisinin, çocuklarını kilitleyerek işe gitmek zorunda kalması sonucu çıkan yangında iki çocuğunu kaybeden anneyi hatırlatan Kemalbay,"Türkiye’de kadın yoksulluğuna, insana yakışır çalışma ve yaşama koşullarına, kamu hizmetlerinin toplumdan esirgenmesinin yaratmakta olduğu vahim durumlara, ev işçilerinin statüsüzlüğüne derhal çare olunması gerçeğine acı bir şekilde işaret etmektedir. Kamu yatırım ve harcamalarında toplum hizmetlerine verilecek önceliğin, sadece sosyal hedefler açısından değil, ekonomik alanda milyonlarca yeni iş yaratma, işsizliği azaltma, eşitlikçi büyümeyi destekleme ve kadın yoksulluğunu azaltma kapasitesinin de bulunduğu unutulmamalıdır" değerlendirmesinde bulundu.

YOKSUL VE ŞİDDETE UĞRUYORLAR…

Pandemi sürecinde işini kaybetmiş ya da ücretsiz izne ayrılmak zorunda kalan işçi eşi 5 milyon üzeri kadın olduğunu belirten Kemalbay, ev işlerinin paylaşılmaması, nüfusunun artması nedeniyle ev içi şiddete maruz kalan kadınların ezildiğine dikkat çekti. Kadınların yaşadığı sorunların bu süreçte katlanarak arttığını vurgulayan Kemalbay, "Kadınlar pandemi sürecinden en çok etkilenen kesimler olarak, hem yeni Korona virüs salgın krizinin, hem ekonomik krizin bedellerini ağır bir şekilde ödemek zorunda bırakılmışlardır. Olağandışı durumlarda beliren sorunlar, olağan zamanlarda dahi varlığını sürdüren toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden, ayrımcılıktan kaynaklanan sorunlarla birleşerek kadınların sorunlarını katmerleştirmiştir. Ayrıca yoksul bağımlı kadınların bulunduğu hanelerin neredeyse yarısının Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesinde olması sorunun sosyo-politik, sosyo-ekonomik boyutları yanında jeopolitik durumun da göz ardı edilmemesi gereğini göstermektedir" dedi.

Öne Çıkanlar