Merkez Bankası dokuz toplantının ardından ilk kez politika faizini indirmedi

Merkez Bankası dokuz toplantının ardından ilk kez politika faizini indirmedi
Merkez Bankası, bugünkü toplantısında faiz oranının yüzde 8,25 düzeyinde sabit tutulmasına karar verdi. TCMB, son toplantısında faizi yüzde 8,25 seviyesine indirmişti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) haziran ayı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faiz oranının yüzde 8,25 düzeyinde sabit tutulmasına karar verdi. Piyasalarda Merkez Bankası'nın faizlerde 25-50 baz puan aralığında indirime gitmesi bekleniyordu.

Son toplantı 21 Mayıs’ta yapılmış ve bu toplantının ardından Merkez Bankası bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını (politika faizi) 50 baz puan düşürerek yüzde 8,75'ten yüzde 8,25'e çekmişti.

Merkez Bankası'nın parasal gevşeme döngüsüne devam etmesi bekleniyordu.

Merkez Bankası tarafından yapılan açıklamada, coronavirus salgınının dünya ve Türkiye ekonomisi üzerindeki etkisinin devam ettiği vurgulandı. Merkez Bankası, mayıs ayı itibariyle Türkiye ekonomisinin toparlanma sinyalleri verdiğini belirtti.

Merkez Bankası, salgına bağlı olarak yaşanan maliyet artışlarına atıfta bulunarak talep azalmasına rağmen maliyet artışının enflasyona olumsuz etki yaptığını belirtti.

Para Politikası Kurulu yılın ikinci yarısında ekonomideki toparlanmanın belirgin hale geleceğini savunarak politika faizinin sabit tutulmasına karar verdi. Banka karar metninin özetinde şu ifadeleri kullandı:

"Salgına bağlı tedbirlerle kısa vadede etkili olan arz yönlü unsurların, normalleşme sürecinin devamıyla kademeli olarak ortadan kalkacağı ve yılın ikinci yarısında talep yönlü dezenflasyonist etkilerin daha belirgin hale geleceği değerlendirilmektedir. Bu çerçevede Kurul, enflasyon görünümünü etkileyen tüm unsurları dikkate alarak, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir."

Merkez Bankası, üst üste dokuz Para Politikası Kurulu toplantısında gerçekleştirdiği faiz indirimlerine son vermiş oldu.  

Açıklama metninde şu ifadeler yer aldı:

"Coronavirus salgınına ilişkin gelişmelere bağlı olarak küresel büyümedeki zayıflama yılın ikinci çeyreğinde derinleşirken, ülkelerin attığı normalleşme adımlarına bağlı olarak kısmi bir toparlanma gözlenmektedir. Küresel ekonomideki toparlanmaya ilişkin belirsizlikler yüksek seyretmekte, gelişmiş ve gelişmekte olan ülke merkez bankaları genişleyici yönde adımlar atmaya devam etmektedir. Salgın hastalığın sermaye akımları, finansal koşullar, dış ticaret ve emtia fiyatları kanalıyla oluşturmakta olduğu küresel etkiler yakından takip edilmektedir.

İktisadi faaliyetteki yavaşlama nisan ayında belirginleşirken, kademeli normalleşme adımlarıyla birlikte mayıs ayından itibaren toparlanmanın başladığı görülmektedir. Salgın hastalığa bağlı gelişmelerin Türkiye ekonomisi üzerindeki olumsuz etkilerinin sınırlandırılması açısından finansal piyasaların, kredi kanalının ve firmaların nakit akışının sağlıklı işleyişinin devamı büyük önem arz etmektedir. Bu çerçevede, yakın dönemde uygulamaya konulan parasal ve mali tedbirler, ekonominin üretim potansiyelini destekleyerek finansal istikrara ve iktisadi faaliyetteki toparlanma sürecine katkı yapmaktadır. Son dönemde ihracat ve turizm gelirlerinde salgın hastalığa bağlı olarak düşüş gözlenmiştir. Ancak, normalleşmeyle birlikte mal ihracatında görülen toparlanma ve emtia fiyatlarının düşük seviyeleri önümüzdeki dönemde cari işlemler dengesini destekleyecektir.

ÇEKİRDEK ENFLASYON GÖSTERGELERİNDE YÜKSELİŞ VURGUSU

Toplam talep koşullarının sınırlayıcı etkisine karşın, salgına bağlı birim maliyet artışlarının yansımalarıyla çekirdek enflasyon göstergelerinin eğilimlerinde bir miktar yükseliş gözlenmektedir. Uluslararası emtia fiyatları tüketici enflasyonunu sınırlamaya devam ederken, gıda enflasyonu dönemsel ve salgına bağlı etkiler nedeniyle artmıştır. Salgına bağlı tedbirlerle kısa vadede etkili olan arz yönlü unsurların, normalleşme sürecinin devamıyla kademeli olarak ortadan kalkacağı ve yılın ikinci yarısında talep yönlü dezenflasyonist etkilerin daha belirgin hale geleceği değerlendirilmektedir. Bu çerçevede Kurul, enflasyon görünümünü etkileyen tüm unsurları dikkate alarak, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir.

"TEMKİNLİ DURUŞ SÜRDÜRÜLMELİ"

Kurul, enflasyondaki düşüş sürecinin devamlılığının, ülke risk priminin gerilemesi, uzun vadeli faizlerin aşağı gelmesi ve ekonomideki toparlanmanın güç kazanması açısından büyük önem taşıdığını değerlendirmektedir. Enflasyondaki düşüşün hedeflenen patika ile uyumlu şekilde gerçekleşmesi için para politikasındaki temkinli duruşun sürdürülmesi gerekmektedir. Bu çerçevede, parasal duruş ana eğilime dair göstergeler dikkate alınarak enflasyondaki düşüşün sürekliliğini sağlayacak şekilde belirlenecektir. Merkez Bankası fiyat istikrarı ve finansal istikrar amaçları doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir."

Merkez Bankası'nın son 10 faiz kararı şöyle:

TARİH FAİZ ORANI
14 Eylül 2018 24,00
26 Temmuz 2019 19,75
13 Eylül 2019 16,50
25 Ekim 2019 14,00
12 Aralık 2019 12,00
16 Ocak 2020 11,25
19 Şubat 2020 10,75
17 Mart 2020 9,75
22 Nisan 2020 8,75
21 Mayıs 2020 8,25
25 Haziran 2020 8,25

Öne Çıkanlar