Milli Eğitim Bakanı'ndan ilginç itiraf: Okulla aram iyi değildi

Milli Eğitim Bakanı'ndan ilginç itiraf: Okulla aram iyi değildi
Milli Eğitim Bakanı ve özel okul patronu Ziya Selçuk, "Okulla arası çok iyi olan bir çocuk değildim. Aslında çok parlak bir öğrenciliğim olmadı' dedi.

Milli Eğitim Bakanı ve özel okul patronu Ziya Selçuk, çocukluk dönemiyle ilgili anılarını anlatırken okul yıllarına ilişkin itiraflarda da bulundu.

"Benim aslında çok parlak bir öğrenciliğim olmadı. Okulla arası çok iyi olan bir çocuk değildim" diyen Milli Eğitim Bakanı Selçuk, çocukluk döneminde hoşlandığı şeyleri oyun oynamak, çizgi roman okumak ve arkadaşlarımla beraber olmak" olarak sıraladı:

"Karnemde zayıf olacağını genelde bildiğim ve bu benim için sıradan bir olay olduğundan daha çok annem ve babamın ne düşüneceği konusuna yoğunlaşırdım. Okula gidip de karneyi aldıktan sonra dönüş yolu genellikle çok azap dolu bir yol olurdu. Beklenti çok önemliydi, 'Acaba her zamanki gibi belli bir oranda mı zayıf var yoksa bu sefer artmış mı?' Zayıf sayısı biçiminde bir karşılaştırma olduğu için çok fazla mağduriyet de yaşamazdım. Genellikle de ikinci dönem hırs, çalışma azmi gelirdi ve ikinci dönem son anda toparlayıp belli çalışmaları bitirmek gibi bir alışkanlığım vardı. Ama benim asıl hoşlandığım şey, sevdiğim oyunları oynamak, çizgi romanları okumak ve arkadaşlarımla beraber olmaktı. Bunun dışında kalan bütün eğitimsel faaliyetler, herkes yaptığı için yaptığım davranışlardı."

'DERS BASKISI ÇOCUĞUN VERİMİNİ DÜŞÜRÜR'

Öğrenci velilerini sömestr tatilinde çocuklarına ders baskısı yapmamalarını da öneren Bakan Selçuk, çocuklara yapılacak ders baskısının başarısında düşüşe neden placağı uyarısında da bulundu:

"Çok net olarak ebeveynlerin çocuklarına ara tatilde ders çalışmaları konusunda baskı yapmamasını bekliyoruz. Anne babalar, ara tatilde çocuklarına ödev yapmaları ya da ders çalışmaları için baskı kurarlarsa bilin ki yeni dönem başladığında çocuğun huzursuzluğu artacak ve verimi düşecektir. Bu nedenle fiziksel hareketin arttığı, duygusal olarak iletişimin yükseldiği, çocuğun daha sosyal ortamlarda bulunduğu ve ilgisinin temel alındığı birtakım faaliyetlere yöneldiği bir bakış açısına ihtiyacımız var. Anne babalar, lütfen çocuklarımızı zorlamasınlar."

Öne Çıkanlar