Kürdistani partilerden muhalefete çağrı: AKP’nin izlediği savaş siyasetini desteklemeyin

Kürdistani partilerden muhalefete çağrı: AKP’nin izlediği savaş siyasetini desteklemeyin
DBP, DTK, HDP ve Kürdistani İttifak Partileri, askeri harekata ilişkin ortak açıklama yaparak, askeri harekatların “çözüm” değil çözümsüzlüğü derinleştireceğini söyledi.

+GERÇEK-Türkiye’nin Irak Federal Kürdistan Bölgesinde, Zap, Avaşîn ve Metîna alanlarına yönelik başlattığı askeri harekât 7'nci gününde devam ediyor. Askeri harekâtın yaşandığı alanlarda çatışmalar yaşanırken, can kaybı haberleri de geliyor. Sınır ötesi askeri harekâta tepkiler de var. Diyarbakır’da DBP, DTK, HDP ve Kürdistani İttifak Partileri Azadi Partisi, KDP-T, DDKD, PÎA, KKP ve Kürt Kadın Platformu Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti'nde ortak açıklama yaparak devam eden askeri harekata tepki gösterdi. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk’ün de katıldığı ortak basın açıklama metnini Kürtçe KDP-T Genel Başkan yardımcısı Ozan Kardaş, Türkçe ise PÎA Genel Başkan Yardımcısı Sedat Doğan okudu.

"TÜRKİYE ASKERİ HAREKÂTI BİR AN EVVEL DURDURMALI"

Kürdistan Bölgesine yönelik devam eden askeri harekâtla on yıllardır sürdürülen sınır ötesi askeri harekâtlara bir yenisinin eklendiğini hatırlatan Sedat Doğan,  geçmişte yapılan askeri harekatlar gibi sürdürülen harekatın da "çözüm" değil çözümsüzlüğü derinleştireceğini söyledi. Askeri harekatı kınadıklarını ifade eden Doğan, "Ayrıca askeri harekat, komşu devletin sınırlarının ihlalidir ve uluslararası hukuka da aykırıdır. Türkiye, askeri harekatı bir an evvel durdurmalı, Kürdistan Bölgesi’nde bulunan 5 askeri üssü ile 38 askeri noktayı geri çekmelidir. Kalıcı çözümün ilk adımı budur. Bunun için, Türkiye'nin askeri harekatı durdurması ve askeri üslerini geri çekerek işgale son vermesi için Kürdistan Bölgesel Hükümeti’ni tutum almaya çağırıyoruz" dedi.

"BARIŞÇIL ADIM KÜRDİSTAN VE TÜRKİYE HALKLARININ YARARINADIR"

Türkiye'nin, Ukrayna-Rusya savaşının yarattığı iklimden yararlanarak savaş siyasetini derinleştirmesinin can kayıpları başta olmak üzere yeni bir felakete yol açabilir uyarısında bulunan Doğan, şu ifadeleri kullandı:  okuduğu basın metni şöyle: "Bu nedenle Savaşa "hayır" diyoruz. İçeride ve sınır ötesinde Kürt halkının elde ettiği statü dahil kazanımlarına yönelik saldırılarını durdurmaya çağırıyoruz. Kürt meselesinde bugün geçmişten daha fazla barışçıl çözüme ihtiyaç var! İçeride, sınır ötesinde, Mecliste, diplomasi masalarında sürdürülen savaş siyaseti çözüm üretmedi, üretmez. Bu nedenle Kürdistani İttifak çalışması olarak, Türkiye’nin, Ermenistan’dan İsrail’e, Mısır’dan BAE’ne… Komşularıyla başlattığı "normalleşme" siyasetini önemsiyoruz ve aynı normalleşme siyasetini komşuları Kürdistan Yönetimleriyle de kalıcı sürdürmeye çağırıyoruz. Kürdistan yönetimleriyle atılacak her barışçıl adım Kürdistan ve Türkiye halklarının yararınadır.

"SAVAŞ POLİTİKALARI ÇÖZÜM GETİRMEZ, EKONOMİK KRİZİ DERİNLEŞTİRİR"

Savaş politikalarının Kürt meselesini çözmeyeceği gibi ekonomik krizi ve sosyal sonuçlarını ağırlaştıracağı da açıktır. Halkı bunaltan, ekonomik kriz ve enflasyon, zam, işsizlik, yokluk savaş siyasetiyle tamamıyla kontrolden çıkacağı şimdiden görülüyor. Savaş, toplumların yaşamında halkların en vazgeçilmez değerleri olan canlarının kaybıdır. Ekonomik kriz, açlık ve sefalettir. Savaşa HAYIR diyoruz. BM’ye, AB’ye, Arap Birliği’ne, Irak'a "bu askeri harekatı durdurun" çağrısında bulunuyoruz.

MUHALEFETE ÇAĞRI: AKP'NİN SAVAŞ SİYASETİNİ DESTEKLEMEYİN

Muhalefete çağrımız; AKP Hükümetinin izlediği savaş siyasetini desteklemeyin. AKP’nin bu savaş siyasetiyle seçim hesaplarının da olduğunu unutmadan savaşa hayır deyin. Hangi nedenle olursa olsun İktidarla aynı savaş çizgisinde buluşmak hatta daha şahin politikalar izlemek yanlıştır ve halklarımız için ağır sonuçları olacaktır.

TÜRK, FARS VE ARAP HALKLARINA ÇAĞRI: İŞGAL SİYASETİNE "HAYIR" DEYİN

Türk, Fars, Arap halklarına çağrıda bulunuyoruz; savaşa ve işgal siyasetine "Hayır" deyin! Ve unutmayalım ki Kürt halkı özgürleşmeden; Fars, Türk ve Arap siyaseti, aydını, toplumu özgürleşemiyor, toplumda demokrasi kalıcı gelişmiyor. Çünkü tekçi-ırkçı siyaset; iç ve dış politikayı, temel hak ve özgürlükleri, yasa, kurum, kültürü... Kürdistan "öcüsüyle" şekillendirerek demokratikleşmeyi zehirliyor.

"GÜN ‘GEMİSİNİ KURTARAN KAPTANDIR’ SİYASETİNİ AŞMA GÜNÜDÜR"

Kürt siyasetine çağrımız; Sömürgeci Devletlerin aralarındaki çelişki ve hatta çatışmalara rağmen Kürt meselesinde anında ortaklaştıklarını defalarca gördük yaşadık. Bugün de Türkiye’nin Ayn İsa’dan Mahmur Kampına kadar uzanan askeri harekatıyla paralel Suriye İktidarı da Halep-Haseke hattında hareketlendi. Irak, Şengal etrafına duvar örüp asker yığıyor; İran ise Hewler’i füzeyle tehdit ediyor. "Partilerimiz ayrı Cephemiz Tek. Ulusal özgürlük mücadelesinde aynı saftayız" deme zamanıdır. Yani gün ulusal birlik günüdür. Kalıcı Ulusal Birlik kuramıyorsak iş ve eylem birliğini geliştirelim. En azından dost kalalım. Gün; Kürt ulusal güçlerinin farklı politik duruşlarına rağmen başta iki parçanın statüsünün korunması olmak üzere kazanımları birlikte koruma ve geliştirme günüdür. Kürt partilerinin; "Gemisini kurtaran kaptandır" siyasetini aşma günüdür."

Öne Çıkanlar