Polonya-Belarus sınırında mahsur kalan Kürt mültecilerin yardım çığlığı: Bu şekilde öleceğiz

Polonya-Belarus sınırında mahsur kalan Kürt mültecilerin yardım çığlığı: Bu şekilde öleceğiz
Polonya ve Belarus sınırında 300 Kürt mültecinin günlerdir mahsur kaldığı, herhangi bir yardım, sığınma veya temel hizmete erişemediği bildirildi.

Polonya ve Belarus sınırında 300 Kürt mültecinin günlerdir mahsur kaldığı, herhangi bir yardım, sığınma veya temel hizmete erişim sağlayamadığı bildirildi. Geçtiğimiz günlerde açlık ve hipotermi nedeniyle iki mültecinin de yaşamını yitirdiği belirtildi.

Mülteciler son zamanlarda Avrupa ülkelerine ulaşmak için Polonya-Belarus sınırlarını kullanıyor.

Belarus’tan geçerek Polonya sınırına kadar giden mültecilerin sınır bölgesinde zor şartlarda mahsur kaldığı öğrenildi.

Rûdaw’dan Rawçi Hesen'e konuşan göçmenlerden Karwan Kamil Surçi, "Kürdistan Bölgesi vatandaşı yaklaşık 300 Kürt mülteci haftalardır Polonya ve Belarus sınırındaki ormanlarda mahsur kaldık. Çok zor şartlarda hayata tutunmaya çalışıyoruz, ne yiyecek bulabiliyoruz ne su" dedi.

11 yaşındaki Kürt mültecinin açlık ve hipotermiden (vücut ısısının düşmesinden) hayatını kaybettiğini aktaran Surçi, "Bugün 11 yaşındaki Erbilli bir çocuk soğuk hava, açlık ve susuzluktan dolay hayatını kaybetti. Erbilli olduğunu öğrendiğimiz başka bir genç daha hayatını kaybetti" diye konuştu.

Belarus polisinin mültecilere kötü muamele ettiğini ifade eden Kamil Surçi, "Polisler şu ana kadar çok sayıda mülteciyi döverek kol ve bacaklarını kırdı. Kimse bize yardım etmiyor ve bu şekilde giderse çok sayıda mülteci yaşamını yitirecek" dedi.

Kürdistan Bölgesi hükümetine seslenen mülteciler mahsur kaldıkları yerden biran önce kurtarılmak istediklerini söylüyor.

Görüntülerde konuşan Kürt mülteci, "Zaho’dan geldim 7 gündür Belarus polisi tarafından bacaklarım kırıldı. İki kuzenimin de başı kırıldı. 2 yaşında çocuklar var, aç ve susuz bir şekilde yağmur altına hepsi ölecek" ifadesini kullandı.

Başka bir görüntüde ise abisinin başında ağlayan bir çocuk "Ağabeyimin bacağını kırdılar yürüyemiyor, babam da kayıp nerede olduğunu bilemiyoruz" dediği görülüyor.

Zaholu Kürt mülteci Galip Ömer, "Bizim bulunduğumuz ormanın yakınlarında bir bölgede Kürt mültecilerinin olduğunu biliyoruz, onlardan bir kısmının öldüğü söyleniyor. Aldığım bilgilere göre 3 mülteci öldükten sonra polis tarafından yakıldı" iddiasında bulundu.

Hükümetin acilen mültecilere yardım ulaştırması çağrısında bulunan Ömer, "Çok zor şartlarda hayata tutunmaya çalışıyoruz. Çamur suyu içiyoruz, ne yiyecek var ne de su" dedi.

Geçtiğimiz ay BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) ve Uluslararası Göç Örgütünden (IOM) yapılan ortak yazılı açıklamada, Polonya ve Belarus sınırında yaşanan trajedi nedeniyle dehşete düşüldüğü belirtildi.

Açıklamada, 4 göçmenin yaşamını yitirmesinin şok edici olduğu ve olaydan büyük üzüntü duyulduğu vurgulanarak, "Tüm kurbanların uyrukları henüz doğrulanmadı ancak 2 Irak uyruklunun hipotermiden (vücut ısısının düşmesinden) dolayı öldüğü bildirildi" ifadesine yer verilmişti.

Açıklamada, her iki ülke sınırındaki göçmenlerin geri itildiğine dair haberlerin endişeyle takip edildiğinin altı çizildi.

Alman yetkililer, yılın başından itibaren 6 bin 100’den fazla göçmenin Polonya üzerinden Almanya’ya geçtiğini bildirdi.

Almanya, göçmen akınını önlemek için son zamanlarda Polonya sınırındaki kontrolleri sıkılaştırdı.

Bu arada Birleşmiş Milletler ve AB, Belarus'un Polonya ve Litvanya sınırında mahsur kalan sığınmacılara erişim talebinde bulunmuştu.

Polonya hükümeti ise "asıl görevinin sınırı göçmen akınına karşı korumak olduğunda" ısrar ediyor ve Belarus'un Moskova destekli hükümetini bunu organize etmekle suçluyor.

Polonya ve Litvanya hükümetleri, Belarus sınırları boyunca sınır muhafızları, askeri ve güvenlik servisleri dışında kimsenin girişine izin vermeyen 1 kilometrelik (0,6 mil) genişliğindeki şeritlerde olağanüstü hal ilan etmişti.

Geçtiğimiz haftalarda da Kürt sığınmacılar, Litvanya-Belarus sınırında mahsur kalmıştı.

 

Öne Çıkanlar