Salgına rağmen çalışan gazeteciler: Panik yaratmamak adına gerçekler gizlenemez

Salgına rağmen çalışan gazeteciler: Panik yaratmamak adına gerçekler gizlenemez
Koronavirüs salgınına rağmen sahada çalışmak zorunda kalan gazeteciler, bir taraftan kendilerini korumaya çalışırken diğer taraftan gerçekleri aktarmanın peşinde.

Koronavirüs (Covid-19) salgını tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de büyük bir tehdit. 65 yaş üstü insanlar ile kronik hastalığı bulunanlar için sokağa çıkma yasağı ilan edilirken diğer insanlara da zorunlu olmadıkça evden çıkılmaması yönünde çağrılar yapılıyor. Ancak tüm bunlara rağmen gazeteciler de salgına rağmen sahada olmak zorunda kalanlar arasında. Gazeteciler halkın haber alma hakkını korumak amacıyla görevlerinin başında.

Sahayı terk etmeyen gazeteciler, salgın koşullarında nasıl çalıştıklarını ve nasıl bir gazetecilik yapılması gerektiğini Mezopotamya Ajansı’na anlattı. İzmirli gazeteciler, halkın haber hakkı için riske rağmen sahada haber peşinde koştuklarını dile getirdi.

GAZETECİNİN SAHADA ÇALIŞIRKEN ALMASI GEREKEN ÖNLEMLER

Gazete Duvar İzmir muhabiri Nuray Pehlivan, gazetecilerin sahada çalışırken alınması gereken önlemlere değindi.

Virüsün pek çok sektörde olduğu gibi gazetecileri de yakından etkilediğini dile getiren Pehlivan, "Bu dönemde gerek olmadıkça kapalı ortamlara gitmeyi sınırlamalıyız. Böyle ortamlara girilmesi gerektiğinde ise mutlaka maske kullanmalıyız. Salgın haberleri yaparken çok dikkat etmeliyiz" dedi.

‘HABERCİLİK BİLGİNİN GİZLENMESİNİN ENGELLENMESİDİR’

Habercilikte ana unsurun bilginin gizlenmesini engellemek olduğuna dikkat çeken Pehlivan, "Toplumdaki panik ve kaygıyı beslememek için doğru bilgi verilerinin sunulması gerekiyor. Panik yaratmamak için gizlenenler bir taraftan da toplumun gerçekleri öğrenmesine engel oluyor. Ki bu süreçte gizlenen her gerçek daha da büyüyerek toplumun karşısına çıkacak. Panik yaratmamak gerçek bilgiyi gizlemek değildir. Aleni olmak, mümkün olduğunca bilgiyi saklamamak ve teyit etmek temel kural olmalı. Özellikle bu dönemde saklanan bilgi topluma daha çok zarar verir" diye konuştu.

‘BİZE BÜYÜK İŞ DÜŞÜYOR’

Böyle dönemlerde toplumun gerçek bilgiye ulaşmak için sosyal medyayı daha sık kullandığını hatırlatan Pehlivan, bu mecralardan da yoğun olarak kirli bilgilerin yayıldığına dikkat çekerek, "Gazeteciler teyit edilmiş gerçek bilgiyi vermekte titiz ve cesur davranmadığı sürece de sosyal medya gazetecinin işlevini üstlenmeye devam edecektir.  Bu noktada bizlere büyük iş düşüyor" dedi.

‘TEYİTLİ BİLGİ ÖNEMLİ’

Jinnews Muhabiri Melike Aydın da, sahadaki pek çok gazetecinin artık evinden çalışmak zorunda kaldığını belirtti. Gerekli olan durumlarda dışarı çıktığını aktaran Aydın, "Herkese yapılan uyarıları dikkate almak durumundayız. Gazeteciler olarak bilgisayar ve fotoğraf makinesi, telefon gibi kullandığımız araçların hijyenine dikkat etmek durumundayız.  Röportaj alacağımız ya da konuşacağımız kişilerle sosyal mesafeyi korumamız şart. Ancak en doğrusu sanırım yurttaşlardan yeni teknolojileri de kullanarak görüntülü veya telefon üzeri görüşler almak" diye konuştu.

Sosyal medyada ve bazı basın kuruluşlarında kimi zaman doğru bilginin manipüle edildiğini ifade eden Aydın, "Gazetecilerin görevi doğru bilgiyi yurttaşlara ulaştırmak ise doğru kaynağı tespit etmelidir. Yani konunun uzmanlarına mikrofon uzatmak, bilgiyi farklı kaynaklardan teyit etmek önemlidir" şeklinde konuştu.

‘SADECE EVDE KAL ÇAĞRISINI DEĞİL, HALKIN EKONOMİK KOŞULLARINI DA YANSITIYORUZ’

Evrensel Gazetesi İzmir muhabiri Dilek Omaklılar ise içinden bulunduğumuz dönemi, "Belirsizliklerle ve bilgi kirliliğinin yaygın olduğu bir süreçten geçiyoruz" diyerek tanımladı.

Bu dönemde gazetecilerin yine halka gerçek haberi ulaştırmak için ellerinden geleni yapacağını söyleyen Omaklılar, "Biz de böylesi bir dönemde koşullarımızı evden haber yapabilmek için düzenledik. Sahada haber varsa da önlemimizi alarak haber takibi yapıyoruz. Halka gerçek haberi ulaştırabilmek her zaman olduğu gibi bugün de önemlidir. Koronavirüsüne dair hükümet sağlıklı bilgi aktarımında bulunmuyor. Sağlıklı bilgi olmadığı gibi çalışan sağlık emekçileri dahi bugün kendi hastanesinden bilgi alamıyor, fabrikalardaki işçilerin durumu zaten ortada. Bugün fabrikalar ‘tedbir’ amaçlı üretimi durdururken olan işçilere, emekçilere oluyor ya ücretsiz izine ya yıllık izin kullandırma ya da işten çıkarmalarla karşı karşıya" diye belirtti.

Bu süreçte virüsün halk sağlığına olan etkisini göstermeyi, işçi ve emekçiler açısından ekonomik boyutunu dile getirmeyi amaçladıklarını belirten Omaklılar, "Yani sadece ‘evde kal’ çağrısını yansıtan değil evde kalan halkın da ekonomik koşullarını gösteren bir habercilik yapıyoruz" dedi.

Öne Çıkanlar