Şehir hastaneleri anketi: Sağlık emekçileri tükendi

Şehir hastaneleri anketi: Sağlık emekçileri tükendi
'Sağlık Bakanlığı tarafından, izin, istifa ve emeklilik yasakları getirdiği için bu düşüncelerini yaşama geçirememişlerdir. Bu, insan hakları ve uluslararası çalışma durumlarına aykırıdır.'

Türk Tabipler Birliği'nin (TTB), şehir hastanelerinde çalışan sağlıkçılar ile yaptıkları anket çalışmasına göre sağlık emekçilerinin yüzde 96,3'ü 'tükenmişlik sendromu' yaşıyor.

TTB, şehir hastanelerindeki sağlık emekçilerinin yaşadıkları sıkıntılara dikkat çekmek için hazırladıkları anket çalışmasını YouTube kanalı üzerinden yapılan bir açıklamayla kamuoyuna sundu. 

TTB Merkez Konsey üyesi Ali İhsan Ökten, şehir hastanelerinin pandemi döneminde daha çok tartışıldığını kaydetti. İktidarın iddia ettiğinin aksine şehir hastanelerinin salgınla mücadele konusunda 'mükemmel' olmadığına dikkat çeken Ökten, "13 şehir hastanesinin 11’inden anket sorularımıza yanıt geldi. 'Çalışan sağlığı, güvenliği' başlığı altındaki anket sonuçlarımıza göre, sağlık çalışanlarının yüzde 76,3’ü çalıştıkları hastanede Kovid-19 nedeniyle en az 1 yaşamını yitiren sağlık çalışanı olduğunu ifade etti. Yüzde 79,5, hastanelerinde Kovid-19 geçiren kişi sayısı hakkında bilgileri olmadığını belirtti. Bu durum salgının başlangıcından itibaren Sağlık Bakanlığı’nın verileri gizlemesi ve şeffaf davranmaması ile ilişkilidir" tespitlerini paylaştı.

Ökten, anket çalışmasının sonuçlarını şöyle paylaştı:

"Çalışanların yüzde 79,5'i, kendi hastanelerinde yeterli paylaşım olmadığından enfeksiyon geçirme oranını bilmemektedir. Çalışanların yüzde 49,3’ü sağlık ekipmanlarına ulaşmakta sorun yaşadıklarını belirtmişlerdir. Çalışanların yüzde 70,8’i pandemi döneminde iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sağlık hizmetleri sunumu açısından denetim yapılmadığını ifade etmişlerdir. Mükemmeliyet merkezleri denilen şehir hastanelerinde iş sağlığı ve güvenliği için yeterli ortam sağlanmamıştır.

Çalışanların yüzde 91,8’i servis veya yoğun bakımlara ek yatak koyma gereksinimleri olduğunu belirtmiştir. Şehir hastanelerinin yeterli olmadığı bu sonuçla ortaya çıkmıştır. Çalışanların yüzde 64,9’u sağlık çalışan sayısının değişmediğini ifade etmiştir.

Bu kadar ek yatak konurken sağlık çalışanlarının değişmemesi bizim iş yükümüzün ne kadar arttığının ayrıca bir göstergesidir. Bu sayılar artmadığı gibi hastalanan ve yaşamını yitiren arkadaşlarımızın iş yükleri bu arkadaşlarımıza yüklenerek iş yükleri katbekat artmıştır.

HAZIRLIKSIZ PLANLAMA DEĞİŞİKLİĞİ

Çalışanların yüzde 89,5’i pandemi döneminde çalışanlar arasında planlama değişikliğine gidildiğini belirtmiştir. Pandemi olağan dışı bir durumdur. Sağlık kurumları çalışanlar arasında planlama değişikliği yapabilir. Ancak birçok olağan dışı durum direk sağlığı ilgilendirir. Bu durumlara hazırlıklı olmak için öncede teorik ve pratik eğitim programları yapılırsa yüzde 90’lara gecik değişiklik yapılmasını önler. Bu kadar fazla değişiklik yapılması çalışma ruhuna da aykırıdır.

YÜZDE 96'SINDA TÜKENİŞLİK SENDROMU VAR

Çalışanların yüzde 96,3’ü tükenmişlik sendromu yaşadıklarını, yüzde 44,3’ü çalışan sağlığı ve güvenliğine ilişkin sorunlar nedeniyle işten ayrılmayı veya emekli olmayı düşündüklerini söylemiştir. Çalışanların yaklaşık yarısı çalışma koşullarının iyi olmaması nedeniyle işten ayrılmayı veya emekli olmayı düşündüklerine rağmen pandeminin başlamasıyla ile Sağlık Bakanlığı tarafından, izin, istifa ve emeklilik yasakları getirdiği için bu düşüncelerini yaşama geçirememişlerdir. Bu yasak ne yazık ki hala devam etmektedir. Bu durum insan hakları ve uluslararası çalışma durumlarına aykırıdır."
 

Öne Çıkanlar