Sincan Cezaevi’ndeki tutuklular koğuşlarda ‘görüntülü görüşme’ istemiyor

Sincan Cezaevi’ndeki tutuklular koğuşlarda ‘görüntülü görüşme’ istemiyor
Görüntülü konuşma için pilot cezaevi olarak belirlenen Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklular, uygulamaya sıcak bakmıyor.

ARTI GERÇEK- Çağdaş Hukukçular Derneği Ankara Kadın ve Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları Komisyonu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında, Sincan Kadın Kapalı Cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerle görüşerek bir rapor hazırladı. 

27 Kasım tarihinde 12 kadın tutuklu ve hükümlüyle yapılan görüşmeler sonucu hazırlanan raporda, hapishanede pandeminin de etkisiyle keyfi uygulamaların arttığı belirtildi. Bu keyfi uygulamalardan bazılarının kalıcı hale gelebileceği uyarısında bulunan ÇHD, "Sorunların çözümünde çoğu zaman muhatap birim veya kişinin bulunamadığı ve sürecin uzadığı, tecrit koşullarının adeta normalleştiği tespit edilmiştir" dedi.

Raporda, özetle şu tespitler yer aldı:

PANDEMİDE KISITLAMALARI: Pandemi koşulları nedeniyle getirilen uygulamalar tecritin ağırlaşmasına neden oldu. Havalandırma ve sohbet hakları kullandırılmıyor. Kapalı görüş hakkı ayda iki kere, telefonla konuşma hakları haftada iki kere 10'ar dakika şeklinde kullandırılıyor. Açık görüş hakkı bulunmuyor.
İki kişilik koğuşta kalan tutuklular, koğuş arkadaşlarının hücre cezası alması durumunda yalnız kalıyor. En az üç kişi kalma talepleri de kabul edilmiyor. Tutukluların kendi aralarında yaptıkları etkinlikler kısıtlanmış durumda. Bu konuda Adalet Bakanlığı ve cezaevi idaresine yapılan başvurular sonuçsuz kalıyor.

GÖRÜŞÇÜLERE GÜVENLİK SORUŞTURMASI: Tutukluların görüşçü olarak üç isim bildirme hakkı bulunuyor. Ancak bu isimler üzerinde yapılan güvenlik soruşturmaları ayları bulabiliyor. Güvenlik soruşturmalarının neye dayanılarak yapıldığı, hangi kriterlerin gözetildiği de belirsizdir.

AİLELERLE GÖRÜNTÜLÜ KONUŞMA: Adalet Bakanlığı tarafından mahkûmların yakınlarıyla görüntülü sohbet edebilecekleri bir sistemin getirileceği, bu uygulama için pilot kurumun Sincan Kadın Kapalı Cezaevi olduğu duyurulmuştu. Bunun için teknik altyapı kurulmaya başlanmış. Ancak tutuklular, uygulamaya temkinli yaklaşıyor. Bahsi geçen cihazların koğuş ve odalara yerleştirileceğini, yaşam alanları içinde ses ve görüntü kaydeden ve dışarıdan kontrol edilen bir cihazın sürekli takip anlamına geldiğini ve bulunmasını istemediklerini ifade etti. Ayrıca cihazların yalnızca aile ile görüşmeler sırasında değil, sayım, duruşmalar, hekimler ile görüntülü/sözlü uzaktan muayene amacıyla da kullanılacağı, zamanla bu kullanımların zorunlu tutulacağı ve bunun mutlak tecrit anlamına geleceği kaygısını taşıyorlar. Cihazları ancak ayrı bir görüşme odasında ve isteğe bağlı olarak kullanma imkânı verilmesi durumunda kullanabileceklerini, aksi takdirde kullanmayacaklarını belirtiyorlar.

YEMEKLER VE KANTİN: Yemekler besleyicilikten uzak, lezzetsiz ve yetersiz. Ayrıca, hastalıkları veya yaşam tarzları gereği farklı bir diyetle beslenen tutuklular ciddi sorunlar yaşıyor. Tutuklularda mide hastalıkları arttı. Cezaevi hekimine göre, bu rahatsızlıkların nedeni yemekhanede kullanılan yağlar.
Kantin siparişleri ya çok geç geliyor ya da istedikleri ürünleri alamıyorlar. Kantin fiyatları da çok yüksek.

SAĞLIK HİZMETİNE ERİŞİM: Hastaneye götürülen tutuklular dönüşte karantinada tutuldukları için, genellikle sağlık sorunları ilerleyene kadar muayene talebinde bulunmuyor. Acil müdahale gerektiren şikâyetlerde gecikmeler yaşanıyor. Kimi mahkûmlar hekim muayenesi sırasında yargılama konularına bakılarak ayrımcı muamelelere maruz kaldıklarını ifade ediyor. 

YAYINLAR: Gazete, dergi gibi süreli yayınlara ulaşmakta sorun yaşanıyor. İstedikleri gazetelere ulaşamayan tutuklular, diğerlerine de 1-2 gün gecikmeli ulaşabiliyor. Dışarıdan gönderilen kitaplar çok uzun süre bekletiliyor. Politik yayınların üzerinde adeta fiili bir yasak bulunuyor.

AÇLIK GREVİ: Komisyonumuz tarafından ziyaretin yapıldığı tarihte hapishanede bir kısım tutsak, politik talepler ve hapishanelerdeki hak ihlallerinin -özellikle tecritin- yoğunlaşması nedeniyle süreli dönüşümlü açlık grevine başladıklarını duyurmuşlardır.

KOĞUŞLAR SOĞUK, SULAR KİRLİ: Koğuşlar yeterince ısınmıyor. Eldiven, bere gibi kıyafetlere izin verilmiyor.
Borulardan kirli su akması sorunu büyük oranda giderilmiş ancak ara ara yine suların kirli aktığı belirtiliyor.

Tutukluların çamaşır makinesine erişimi bulunmuyor. Çamaşırlar elde yıkanarak koğuşun içerisinde kurutulmaya çalışılıyor. 
Kargoların ulaştırılması çok uzun sürüyor. Ailelerin görüş günlerinde getirdikleri kıyafetlerin kabul edilmemesi nedeniyle kargoyla gönderilen kıyafet veya eşyalar bu sefer de kargo incelemesi engeline takılıyor.

Her koğuşta bulunan ortak alanlarda prizler çalışmıyor. Tutuklular, ortak alanlardaki bu arızaların bilinçli olarak yapıldığını, cezaevi idaresi tarafından her odaya ayrı bir televizyon alınmasının amaçlanıyor olabileceğini ifade ediyor.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar