Süryanilerin acıları bizim de acılarımızdır!

Süryanilerin acıları bizim de acılarımızdır!
Mardin'de Süryanilere ait çok sayıda kilise, manastır, mezarlık ve arazi Diyanet'e devredildi!...

Bu haksızlığa, Lozan Anlaşması 42/3 maddesinin açık ihlaline son verilmelidir! Hz. Muhammed Süryanilere ait  manastırların ve kiliselerin mallarına zarar verilmemesi için otuz şahidin huzurunda Ahidname yazdırmış ve söz vermişti. Bu devir işleri Hz. Muhammed’in verdiği Yeminnameyede terstir! Dinen haramdır ve günahtır! Diyanet İşleri Başkanlığı'na tahsisi yapılan Süryani Cemaatine ait kilise ve manastırlar şunlardır:
Mardin Midyat İlçesine bağlı Hapisnas (Mercimekli) Köyü: Mor Lo’ozurManastırı
Mardin Nusaybin ilçesine bağlı Marbobo (Günyurdu) Köyü: Mor Gogo Kilisesi
Mardin Nusaybin ilçesine bağlı Harabale (Üçköy)Köyü : MorMalke Manastırı
Mardin Nusaybin ilçesine bağlı Harabamishka (Dağiçi) köyü: Mor Aho Kilisesi
Mardin Nusaybin ilçesine bağlı Badibe (Dibek) Köyü: Mor Yakup Manastırı
Bu kanunsuzluk nasıl kanuna uyduruldu? Mardin’in büyükşehir olmasının ardından köyler resmi olarak mahalleye dönüştürüldü ve il idaresine bağlandı. Bu yasal değişikliğin ardından Mardin Valiliği tarafından 2012’de  tasfiye komisyonu kuruldu. Mardin Valiliği Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu, Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne Kayyum atanmasından sonra, Süryanilere ait pek çok çok sayıda kilise, manastır, mezarlık gibi mülkleri kamu kurumlarına devretti.

Mor Gabriel Manastırı Vakfı karara itiraz etti. Ancak tasfiye komisyonu itirazları reddetti. Hazine’ye aktarılan mülkler, 2016’da Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredildi. Mor Gabriel Manastırı Vakfı Başkanı Kuryakos Ergün, "50’ye yakın kilise ve manastırdan bahsediyoruz. Tespit çalışmalarımız devam ediyor. Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne başvuru yapacağız. Aynı zamanda dava da açacağız. Şimdiye kadar 20’ye yakın tapu için dava açtık. 30’a yakın tapu için de dava açacağız." dedi. (Agos, 2.6.2017)Lozan Anlaşması’nın 42/3 maddesine göre "Türk Hükümeti, söz konusu azınlıklara (gayrimüslimlere) ait kiliselere, havralara, mezarlıklara ve öteki din kurumlarına tam bir koruma sağlamayı yükümlenir." diyor.

AKP Hükümeti ise, Süryani’den alıp Diyanet’e veriyor! Ayrıca bu devir işlemi Hz. Muhammed’in verdiği söze ve Yeminname’ye terstir. Çünkü: "Hz. Muhammed’in şahitliğinde, sahabelerin ve İslam büyüklerinin huzurunda bu mübarek ahidname yazılmıştır. Bu ahidname, Allah’tan korkan, salih, seçkin ve güvenilir otuz şahidin huzurunda ceylan derisi üzerine, üç nüsha yazılmıştır."  Bu Ahidname’de Hz. Muhammed aynen şunları söylüyor: "Papazlar ve rahiplerden cizye alınmasın. Manastırların ve kiliselerin mallarına ve kazançlarına zarar verilmesin ve ebede dek haraç alınmasın. Onların patrikleri ve piskoposları yerlerinden sürgün edilmesin, değer görsünler. Onların şeriatları iptal edilmesin. Kimse Nasranilerin(Süryanilerin) evine zorla girmesin, onların kiliselerinden zorla ve haksız yere bir şey alınması caiz değildir. Onların mescitlerinden biri yıkıldığı zaman tekrar eskisi gibi inşa edilsin. Bundan dolayı hata ve günahla suçlanmasınlar. Bize ve  verdiğimiz ahidnameye muhalefet eden Allah’ın ahdine muhalefet etmiştir. Ben ondan uzağım ve o benim cemaatimden uzak olsun." (Bu Ahidname’nin orijinali Deyrulzafartan Manastırı’ndadır. Ahidname’nin tam metni altı metredir.)

Çevirisini  "Süryaniler ve Seyfo, 1.Cilt, sayfa:120-127’de yayınladım.)

 

.

Öne Çıkanlar