Taşeron işçilerle ilgili kritik gelişme

Taşeron işçilerle ilgili kritik gelişme
Çalışma Bakanlığı, taşeron işçilere kadro alımları ile ilgili açıklamada bulundu. Taşeron işçilerin kadro başvuruları 2 Ocak 2018'de başlayacak.

EKONOMİ - Çalışma Bakanlığı, taşeron işçilere kadro alımları ile ilgili açıklamada bulundu. Taşeron işçilerin kadro başvuruları 2 Ocak'ta başlayacak. Taşeron işçilerin kadroya alınmasında yaş ve eğitim seviyesi şartı aranmayacak. Kadroya geçmek isteyen taşeron işçiler öncelikle çalıştıkları kurumlara başvuruda bulunacak, başvuruların ardından yapacakları işle ilgili bir sınava tabi tutulacak.

Sınavda başarılı olanlar, güvenlik soruşturmasının ardından bulundukları iş yerlerinde kadrolu çalışmaya başlayacak. Emekli olup kamuda taşeron işçi olarak çalışanlar, emekli statüsünde oldukları için kadro imkanından faydalanamayacak.

Kadroya kavuşacak işçiler mevcut ücretleriyle çalışmaya devam ederken tayin hakları bulunmayacak. Buna karşın işçiler sahip olacakları 52 günlük ilave tediye (ikramiye) sayesinde iki aylık ücretlerine yaklaşan fazladan kazanca sahip olacak. Bu işçilerin ücretlerine sonraki dönemde dahil olacakları toplu iş sözleşmeleriyle artışlar yapılacak.

Bu kapsamda, düzenleme 2 Ocak 2018 tarihinde yürürlüğe gireceğinden, başvurular 2 Ocak 2018 tarihinde başlayacak.

Bu nedenle bu tarihten önce herhangi bir başvuruda bulunulması gerekmiyor. Başvuru ve kadroya geçiş sürecine ilişkin uygulamayı anlatan usul ve esaslar bu hafta içinde yayınlanacak ve geçiş süreci 2 Ocak 2018’den itibaren 90 gün içinde sonuçlandırılacak. 2 Ocak 2018 tarihinden itibaren işçilerin geçiş yapacakları idarelerce başvuruların alınmasına başlanacak. Alt işveren işçilerinin 2 Ocak 2018 tarihinden itibaren 10 gün içinde, çalıştıkları alt işveren şirketlerine değil, istihdam edilecekleri kurumlara başvurmaları gerekiyor. Başvuruda bulunan alt işveren işçilerinin bilgileri, başvurdukları idarelerce elektronik ortama aktarılacak. İşçilerin 4 Aralık 2017 tarihinde düzenleme kapsamında bir ihalede çalışıp çalışmadığı ilgili kurumlar nezdinde kontrol edilerek, çalıştıkları idarelerce sınav süreci başlatılacak. Bu işlemlerin ardından işçiler çalıştıkları kurumda istihdam edilecekler.

DAVALARDAN FERAGAT EDECEKLER

Diğer yandan alt işveren işçilerinin çalıştıkları alt işveren şirketlerine herhangi bir evrak ya da feragat belgesi vermesi gerekmiyor. 90 günlük sürecin sonunda, işçilerin kadroya geçişi sırasında, kendilerinden kadroya geçişe ilişkin açtıkları dava veya icra takibi varsa, bu dava veya takiplerden feragat ettiklerine ilişkin bir belge ve sulh sözleşmesi, çalıştıkları idarelerce talep edilecek. İşçiler, kamuda istihdam edildikleri için, kadroya geçişleri nedeniyle çalıştıkları idare ile sulh sözleşmesi yapacaklar.

Bu sözleşme, işçiler açısından herhangi bir hak kaybına sebep olmayacak, sulh sözleşmeleri idare ile yapılacak olup, bu durum alt işveren şirketlerine karşı işçinin haklarından vazgeçmesi anlamına gelmeyecek. Ayrıca alt işveren şirketleri de sulhe taraf olmayıp, bundan yararlanamayacaklar. Alt işveren işçilerinin kıdem tazminatına esas olan toplam hizmet süresi ile izin sürelerinin hesabında geçmiş kıdemler İş Kanunu çerçevesinde dikkate alınacak.

'TAŞERON DERDİ KALMADI'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerde taşeron düzenlemesine ilişkin, "Taşeronluk neydi? Adeta komisyonculuktu. Taşeron, çalıştırdığı işçiye ne veriyordu? İşte asgari ücret üzerinden meblağ. Kazanan kim? Kendisiydi. Pazarlığı yaparken de zaten öyle yapıyordu. Ama şimdi artık hükümetimizin böyle bir sorunu olmayacak, o bitti. Şimdi artık işçi olarak bu taşeronların yanında çalışanların hepsi istihdam edilmiş olacak ve böylece artık onların da bir derdi evelallah kalmadı" demişti.

Konuyla ilgili TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da, bu çalkantılı dönemin en az hasarla atlatılması için reel sektöre destekler verileceğine inandıklarını vurgulayarak, şöyle devam etti: "Taşeron işçilerin kadroya alınması sosyal anlamda olumlu bir adım ancak taşeron firmalar, bir anda tüm işlerini kaybetme noktasına geldi. Bunların banka borçları, çalışanları var. Ne olacakları, nasıl ayakta kalacakları belli değil. Bunlara bir alternatif, bir çıkış yolu sunulmalı."

Öne Çıkanlar