TMMOB: Yanlış su yönetimi ve HES politikaları sonlandırılmalıdır

TMMOB: Yanlış su yönetimi ve HES politikaları sonlandırılmalıdır
Giresun'da yaşanan felaketin önlenebilir olduğunu öne süren TMMOB yönetimi gerekli hazırlıkların yapılması gerektiğini belirtti.

ARTI GERÇEK- Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) Giresun’da 22 Ağustos’ta yaşanan sel felaketine ilişkin açıklama yaptı. İklim krizine hazırlıklı olunması gerekliliğine işaret TMMOB son yıllarda meteoroloji verilerinin ani sağanak yağışların arttığını gösterdiğini vurguladı.

"Dereler üzerinde, birbirinin peşi sıra onlarca HES kurularak, doğal akış engellenmektedir. Dereler halkındır. Yanlış su yönetimi ve HES politikaları sonlandırılmalıdır" çağrısı yapılan açıklamada, "Yapılan bilimsel çalışmalar, ülkemizin de içinde yer aldığı Doğu Akdeniz Havzasının, iklim değişikliğine karşı en duyarlı alanlar arasında bulunduğunu göstermektedir. İklim Değişikliğinin 2 temel göstergesi Sıcaklık ve Yağıştır. Bölgesel olarak farklılıklar gösterse de küresel ölçekte artması öngörülen sıcaklıkların yanı sıra, yağışlarda da düzensizliklerin yaşanması beklenmektedir" uyarısı yapıldı.

AFET SAYISI ARTIYOR

Türkiye yıllık ortalama sıcaklıklarının 2000’li yıllardan itibaren ortalamaların üzerinde gerçekleştiğinin hatırladığı açıklamada afet sayılarındaki artışa dikkat çekildi.

Yağmur sularının beton ve asfalt nedeniyle toprakla buluşamadığına dikkat çekilen açıklamada ‘artık ders alınması gerekir’ denilerek, "Yaşanan bu son afet, kentlerimizi iklim krizine karşı daha dirençli hale getirmemiz gerektiğini göstermiştir. İklim değişikliği uyum çalışmaları yapılarak yaşanan sellerin etkisi azaltılabilir, can ve mal kayıpları en az seviyeye indirilebilir. Ancak, özellikle son yıllarda yaşanan sel felaketlerinin temel nedenleri, iklim değişikliğinden ziyade, insan kaynaklı doğa tahribatları, yanlış su politikaları ve HES’ler, plansız ve çarpık kentleşme, yetersiz altyapı ile merkezi ve yerel yönetimlerin kentleri rant politikalarına teslim etmesidir" ifadelerine yer verildi.

'DERELER HALKINDIR'

TMMOB önlenebilir bulduğu sel felaketlerine ilişkin yapılması gerekenleri şu şekilde sıraladı:

Dereler üzerinde, birbirinin peşi sıra onlarca HES kurularak, doğal akış engellenmektedir. Dereler halkındır. Yanlış su yönetimi ve HES politikaları sonlandırılmalıdır.

Çarpık kentleşme sonucu, dere taşkın alanları ve dere yatakları yapılaşmaya açılmıştır. Dere yataklarının acilen rehabilite edilmesi, üzerindeki yapıların kaldırılması ve tekrar yapılaşmaya açılmaması için Anayasal korumaya alınması gerekmektedir.

Kentsel alanların büyük bölümü asfalt ve betonla kaplandığı için, düşen yağış toprak tarafından emilememekte ve doğrudan akışa geçmektedir. Beton ve asfalt ekonomisi terk edilerek, insan ve çevre merkezli yerleşim politikaları hayata geçirilmelidir.

Hızlı nüfus artışından dolayı kentlerimizin altyapısı yetersiz kalmaktadır. Özellikle büyük kentlerimizde bulunan birleşik kanalizasyon sistemleri aşırı yağışlarda yetersiz kalmaktadır. Büyükşehirler başta olmak üzere, tüm yerleşim birimlerinde ayrık sistem kanalizasyon altyapısı oluşturulması için yerel yönetimlere yeterli kaynak ayrılmalıdır.

Doğa katliamları devam ettikçe, yerleşim birimlerimiz rant politikalarına teslim edilerek beton ve asfalt yoğunluğu arttırıldıkça sel ve taşkınların olması kaçınılmazdır.

Öne Çıkanlar