TMMOB: Kirazlıtepe halkı kontrolsüz yıkımlarla asbeste maruz bırakıldı

TMMOB: Kirazlıtepe halkı kontrolsüz yıkımlarla asbeste maruz bırakıldı
İstanbul'da kentsel dönüşüm gerekçesiyle hiç bir tedbir alınmadan yapılan yıkımlar, çevre kirliliğinin ardından insan sağlığını da tehdit etmeye başladı.

Kentsel dönüşüm kapsamında tüm ikazlara rağmen hiç bir tedbir alınmadan yapılan yıkımlar çevre kirliliğinin ardından insan sağlığını da tehdit etmeye başladı.

AKP’li Üsküdar Belediyesi’nin kentsel dönüşüm gerekçesiyle adı altında yıkıma başladığı Kirazlıtepe Mahallesi’nde yıkım sonrası sokaklarda bırakılan moloz yığınları ölümcül sağlık sorunlarına neden olan kimyasallar taşıyor.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İstanbul İl Koordinasyon Kurulu tarafından hazırlanan 'Kirazlıtepe Mahallesi Asbest Envanter Değerlendirme Raporu' yıkımların asbest tehlikesi yaratmaması için yönetmeliklere uygun bir şekilde yapılmadığını ortaya koydu.

TÜM MAHALLE ASBEST RİSKİ ALTINDA

TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu, 3 çevre mühendisi, 3 harita ve kadastro mühendisi, 1 mimar, 1 inşaat mühendisi, 1 şehir plancısı, 1 makine mühendisi, 1 elektrik mühendisi ve 1 ziraat mühendisinden oluşan teknik heyet ile 19 Ocak’ta Kirazlıtepe Mahallesi’nde incelemelerde bulunarak hazırladığı değerlendirme raporuna göre tüm mahalle tüm mahalle asbest riski altında.

ALINAN 12 NUMUNEDEN 7'Sİ ASBESTLİ ÇIKTI

Yıkılmak üzere boşaltılmış birçok bina da asbest riski bulunduğuna dikkat çeken raporda, Kirazlıtepe halkının Üsküdar Belediyesi tarafından gerçekleştirilen yıkımlarda asbest ihtiva edebilecek malzemelerin uzaklaştırılmadığı belirtilmesi üzerine, boşaltılmış ve yıkılmış binalardan, rastgele seçilerek toplanan 12 adet numunenin yedisinin asbestli çıktığı da belirtiliyor.

TMMOB'UN KİRAZLITEPE MAHALLESİ ASBEST ENVANTER DEĞERLENDİRME RAPORU

Kirazlıtepe Mahallesini asbest riski altında olduğunu ortaya çıkaran rapordan öne çıkan analizler şöyle:

'ATIKLARIN TAŞINMASI SIRASINDA ASBEST LİFTLERİ HAVAYA YAYILACAK'

  • Yapılan analiz sonuçlarına göre, yıkımı gerçekleştirilen binalarda yıkım faaliyetlerinin, asbest maruziyeti yaratmaması adına yönetmeliklere uygun bir şekilde yapılmadığı anlaşılmıştır.
  • Asbest ihtiva edecek maddeler uzaklaştırılmadan binalarda yıkım gerçekleştirildiği için yıkım esnasında asbest liflerinin yayılmasıyla birlikte; yıkım çevresinde yaşayanlar, yıkım çevresini güzergah olarak kullananlar ve yıkım işlerinde çalışmış işçiler sağlık riskleriyle karşı karşıyadır. Hatta asbest liflerinin rüzgâr ile havaya karışarak geniş alanlara taşınma ihtimali yüksek olduğundan tüm mahalle için de bir risk söz konusudur.
  • Asbest ihtiva edecek maddeler uzaklaştırılmadan yapılan yıkımlarda ikinci bir tehlike de yıkım şantiyesinde bekleyen molozların, araçlarla deponi alanlarına taşınması sürecinde tozuma ile asbest lifleri çevreye yayılabilmesidir. Kirazlıtepe Mahallesi’nde molozlar, asbest ile kontamine olmuş atıklar sahadan kaldırılmadığından, bu atıkların taşınması sırasında da asbest lifleri havaya yayılacaktır.
  • İstanbul Büyükşehir Belediyesi 23.02.2018 tarih ve 13846789-611-02 1181 42366 sayılı yazısında Üsküdar Belediyesi’nden asbest ihtimaline karşı risk değerlendirmesi yapmasını, asbest ihtiva etmesi durumunda yönetmelik gereklerini yerine getirmesini talep etmiştir. İstanbul Büyükşehir Belediyesi aynı yazıyla birlikte asbest ihtiva etmeyen inşaat yıkıntı atıklarının da Hafriyat Toprağı Taşıma İzin Belgeli kamyonlarla İBB tarafından izinli döküm sahalarına nakledilmesini de talep etmiştir.

KİRAZLITEPE HALKI KONTROLSÜZ YIKIMLARLA ASBESTE MARUZ BIRAKILDI

  • Üsküdar Belediyesi’nin yaptığı yıkımlarla İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin uyarılarını dikkate almadığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ise yazdığı yazıyı takip etmeyerek uyarılarını dikkate almayan Üsküdar Belediyesi’ni ilgili makamlara bildirmediği görülmektedir. Bu durumda Kirazlıtepe halkı, kontrolsüz yıkımlarla asbeste maruz kalmış, moloz yığınları arasında yaşamak zorunda bırakılmıştır.
  • İki grup numune almamızın nedenlerin biri de yıkılmak üzere olan binalarda da benzer tehlikelerin olduğunu gözler önüne sermektir. Analiz sonuçlarında yıkılmak üzere boşaltılmış olan Adile Naşit No:10, Manzara Sokak No:2, Dönen Sokak No:3, Kuledibi Caddesi No:38‘de asbest tespit edilmiştir.

TMMOB raporunda alınması gereken tedbirler şöyle sıralanıyor:

  • Yıkılacak olan binalarda Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği, Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik hükümleri ile Çevre ve Şehircilik İstanbul İl Müdürlüğü’nün 10.05.2018 tarih ve 44931748-100-E.14666 sayılı, 30.07.2018 tarih ve 44931748-100-E.22860 sayılı İstanbul İlçe Belediyelerine gönderdiği talimatlara uyulmalıdır.
  • Bu doğrultuda Kirazlıtepe’de yıkımı yapılacak olan tüm binaların, yıkılmadan önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş akredite laboratuvarlarca, ilgili yönetmeliklerin belirttiği şekilde asbest tespit işlemi yapılmalıdır.
  • Binalarda asbest mevcudiyeti söz konusu ise asbest sökümüne yönelik bir iş planı hazırlanarak yıkımın yapılacağı şantiyenin bağlı bulunduğu Çalışma ve İl Kurumu İl Müdürlüğü’ne bildirim yapılmalıdır. Bildirim sonrası asbestli malzemenin sökümü ve binadan uzaklaştırılması aşamasına geçilmeli, sökümden önce gerekli işaretlemeler ve uyarı levhalar yerleştirilerek güvenli bölge oluşturulmalıdır. Ayrıca söküm öncesi ve sonrasında ortam hava ölçümleri yapılarak sonuçların raporlanması gerekmektedir.
  • Asbest sökümü, uygun malzeme ve kişisel koruyucu donanımları giyen, eğitim almış, sertifikalı asbest söküm çalışanları tarafından asbest söküm uzmanı nezaretinde yapılmalıdır. Söküm sonrası asbestli atıklar mutlaka sarılmalı ve kırılmadan paketlenmeli, paketleme işlemi sonrası etiketlenerek lisanslı araçlar ile lisanslı bertaraf tesisine gönderilmesi gerekmektedir.

'AÇIKTA BIRAKILAN ATIK SU GİDERLERİ SALGIN HASTALIK RİSKİ TAŞIYOR'

Gerçekleştirilen teknik gezi esnasında yıkımlar sonrası bir binanın atık su giderlerinin açıkta kaldığını ve atık suların doğrudan ortama döküldüğünü de belgeleyen TMMOB raporu, atık suların herhangi bir işleme tabi tutulmadan alıcı ortama verilmesinin, hepatit, ishal, kolera gibi hastalıklara yol açacağı uyarısında bulunuyor. 

'BÖLGEDE TETANOZ RİSKİ BÜYÜK'

Yıkım işlerinde, yıkım faaliyetine başlamadan önce, yıkım safhasında ve yıkım sonrasında, güvenlik tedbirleri ile çevre koruma tedbirlerini alınmasının gerekli olduğuna dikat çeken raporda, "Kirazlıtepe’de yapılan yıkımlarda herhangi bir güvenlik ve çevre koruma tedbirleri alınmadığı görülmüştür. Yıkım sahaları çevrilmediği ve molozlar kaldırılmadığı için özellikle yıkıntılar etrafında oynayan çocukların molozlar arasındaki çivi, cam atıklardan dolayı tetanoz hastalığına yakalanma riski bulunmaktadır" ifadelerine de yer veriliyor. (HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar