TTB: Salgını değil algıyı yönettiler

TTB: Salgını değil algıyı yönettiler
14 Mart Tıp Haftası eylem ve etkinliklerinde 'Yitirdiklerimiz gönlümüzde, taleplerimiz dilimizde' diyeceklerini belirten Fincancı 'Toplumsal sağlık için demokrasi ve adalet istiyoruz' dedi.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Tıp Haftası programı kapsamında çevrimiçi bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya TTB Merkez Konseyi üyeleri ve TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı katıldı.

‘MÜCADELEYİ YÜKSELTEREK İLERLİYORUZ’

Pandemide kaybettikleri sağlık emekçilerini saygı ve özlemle anan TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı, toplumsal sağlık için demokrasi ve adalet istediklerini söyledi. Pandemi koşullarında 8 Mart’tan başlayıp 27 Mart’a kadar süren bir program hazırladıkları bilgisini veren Fincancı, "Ekonomik kriz koşullarında insanca yaşamaya olanak vermeyen ücret politikası, çalışma koşullarımızın zorluğu ve sağlık alanında yaşanan şiddetin yol açtığı kaotik sağlık ortamı nedeniyle yıllardır geleneğimizden aldığımız güçle her 14 Mart’ta sorunlarımızın çözümü için mücadelemizi yükselterek ilerliyoruz. Ülkemizde siyasal iktidarın demokrasiden gittikçe uzaklaşan politikalarının yol açtığı haksızlık, eşitsizlik, adaletsizlik ve sağlıksızlık, yıkıcı etkisini hissettiğimiz pandemi ile birlikte son bir yılda daha da derinleşti. Sağlıkta Dönüşüm Programı ile birlikte piyasaya teslim edilen sağlık alanında var olan sorunlar çığ gibi büyüdü" ifadelerini kullandı.

‘SALGINI DEĞİL ALGIYI YÖNETTİLER’

Haksızlıkların, eşitsizlik ve adaletsizliğin derinleştiğini, on binlerce yurttaşın canını kaybettiğini hatırlatan Fincancı, sağlık emekçilerinin insanları yaşatma çabasını canları ile ödediğini kaydetti. Önlenebilir nedenlerle kaybedilen her canın acısını yüreklerinde hissettiklerini, üzüntülü ve öfkeli olduklarını kaydeden Fincancı, şunları söyledi: "Siyasal iktidar ise duyarlılığını salgını değil algıyı yöneterek; genelgelerle cezalar yağdırıp insanları açlığa mahkûm ederken, bir yandan da lebalep dolu parti kongreleriyle gösterdi. Bizler kaybettiğimiz insanlarımızın cenazelerini bir avuç yakınımızla defnedip yasımızı yüreğimize gömerken, pandeminin başlangıcında semptom olmadan da test yaptırabilen ‘ayrıcalıklı zümre’ kalabalık cenaze törenlerinde nutuklar attı."

‘GERÇEKLERİN ER GEÇ ORTAYA ÇIKMA HUYU VAR’

Toplumun katılımı sağlanmadan pandemi ile mücadelenin başarılı bir şekilde yürütülemeyeceğini, salgının ilk gününden itibaren gizlenen gerçeklerin can kayıplarını artıracağını belirten Fincancı, "Hakikatin peşine düştüğümüz için meslek örgütümüz hedef gösterildi; soruşturmalarla ve davalarla boğuştuk, görevlerimizden alındık. Tüm baskılara, gözdağı ve suçlulaştırma çabalarına rağmen pandemi gerçeklerinin sözcüsü, bilimsel tutumun onurlu simgesi olmaya devam ettik. İktidarın unuttuğu önemli bir nokta vardı; ‘Gerçeklerin er ya da geç, ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır’ ve haklı olduğumuz ortaya çıktı" diye konuştu.

‘SAĞLIKTA ŞİDDET YASASI ÇIKARILSIN’

Pandemiye yol açan koşulları, pandemide görünmez kılınanları ve pandemi ile derinleşen krizi "Pandeminin Türkiye’de Birinci Yılı: Doğa, İnsan ve Geleceğimiz" başlıklı uluslararası sempozyumda tüm yönleriyle ortaya koyacaklarını ifade eden Fincancı, 14 Martla ilgili taleplerini ise şöyle sıraladı:

 " *COVID-19 meslek hastalığıdır, önerdiğimiz yasa tasarısı kabul edilsin.
* Toplumsal sağlık için güçlü ve etkin birinci basamak sağlık örgütlenmesi sağlansın.
*Şiddetsiz bir sağlık ortamında çalışabilmek için yeni ve etkili ‘Sağlıkta Şiddet Yasası’çıkarılsın.
*Emekliliğimize de yansıyacak temel ücret ile ekonomik ve özlük haklarımız iyileştirilsin.
*Özgür ve bilimsel çalışma ortamı için meslek örgütleri üzerindeki baskılara son verilsin.
* Liyakatsiz atamalar, tip sözleşme dayatmaları, tıp eğitimini niteliksizleştiren,  altyapısı uygun olmayan tıp fakültelerinin açılması durdurulsun."

Açıklamanın ardından TTB 2’nci Başkanı Ali İhsan Ökten ise pandeminin getirdiği ekonomik, siyasal ve toplumsal sorunlara ve eşitsizliklere odaklanan bir program hazırlamaya çalıştıklarını kaydetti" dedi.

Öne Çıkanlar