Türk-İş, Hak-İş ve TİSK'ten ortak kısa çalışma ödeneği açıklaması

Türk-İş, Hak-İş ve TİSK'ten ortak kısa çalışma ödeneği açıklaması
Türk-İş, Hak-İş ve TİSK, normalleşme sürecine ilişkin ortak açıklama yaptı. Üç sendika kısa çalışma ödeneğinin 2020 sonuna kadar sürdürülmesi talebinde bulundu.

Koronavirüsün ekonomik etkilerine karşı uygulamaya konan kısa çalışma ödeneği ile ilgili Türk-İş, Hak-İş ve TİSK ortak bir açıklama yaptı. 

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Hak-İş) ve Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), korona virüsü  salgını ve ‘normalleşme’ sürecine ilişkin ortak taleplerini açıkladı.

İşçi ve işveren sendikaları konfederasyonları, koronavirüs salgını nedeniyle uygulamaya konulan kısa çalışma ödeneğinin süresinin 2020 sonuna kadar uzatılmasını istedi.

Türk-İŞ Başkanı Ergün Atalay, Hak-İş Başkanı Mahmut Aslan ve TİSK Başkanı Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol, normalleşme sürecine ilişkin taleplerini içeren ortak açıklama yaptı. Açıklamada, üç konfederasyonun eş güdüm içerisinde hareket ederek, talepleri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve ilgili platformlara ilettiği aktarıldı.

Üç konfederasyon başkanı, "yeni normalleşme süreci" olarak nitelendirdikleri döneme ilişkin şu taleplere yer verdi:

- Açıklanan ilk pakette üç ay süre ile uygulanmasına karar verilen kısa çalışma ödeneği uygulamasına bazı sektörlerde mağduriyetin olmaması amacıyla salgının olumsuz etkilerinin süreceği öngörülen yeni normalleşmeye geçiş programıyla uyumlu hale getirilerek 2020 yıl sonuna kadar imkân verilmesi.

- Kanunda yer alan sigortalılık ve prim ödeme şartı aranmaksızın sadece çalışma olgusunun esas alındığı bir uygulama yapılarak, tüm çalışanların kısa çalışma ödeneğinden faydalanmasının sağlanması.

- Çalışma barışı ve sosyal adaletin korunması amacıyla kısa çalışma ödeneği ile çalışanın ücreti arasındaki farkı ödemeyi üstlenen işverenler için getirilecek teşvik mekanizması ile uygulamanın özendirilmesi.

- İşveren tarafından kısa çalışma ödeneği kapsamındaki çalışana yapılan ücret farkı ödemelerine gelir vergisi muafiyeti sağlanması.

- Ayrıca, böyle zor bir dönemde istihdamını azaltmayıp, koruyan ve toplu iş sözleşmesinin olduğu işletmelerin normalleşme sürecinde ilave teşviklerle desteklenmesi.

Öne Çıkanlar