'Üfürülen' iddialarla tutuklanan HDP'liler konuştu

'Üfürülen' iddialarla tutuklanan HDP'liler konuştu
Polislerin soruşturma dosyalarına yazdığı yalan bilgiyle tutuklanan HDP'liler, Dihaber'e yaşadıklarını anlattılar.

POLİTİKA - Bursa'da aralarında avukatların, HDP ve DBP’li yöneticilerin olduğu 12 kişi hakkında "Örgüt üyeliği" ve "Örgüt propagandası" yaptıkları suçlamasıyla yargılanan sanıkların iddianamesinde unutulan polis fezlekesindeki "Terör finansmanı filan üfleriz gazi abi" sözleri, iddianamelerin nasıl hazırlandığını bir kez daha gözler önüne seriyor. 

Söz konusu iddianamenin mağdurları olan, 192 gün tutuklu kalan HDP İl Yöneticisi Ceylan Erol ve Mudanya İlçe Eşbaşkanı Mediha Azra Güllüpınar ile aynı dosyadan tutuksuz yargılanan Avukat Cahit Kırkazak, yaşadıkları hukuksuzluğu anlattı. 

‘UTANMALARI VARSA İSTİFA EDERLER’

Polisin unuttuğu bölüme işaret eden Avukat Cahit Kırkazak, uzun zamandır bu tür dosyaları takip ettiklerini ve takip ettikleri günden bu yana söyledikleri şeyin somut olarak ortaya çıktığını söyledi. İnsanların yürüttükleri hak mücadelesinin itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını belirten Kırkazak, "Geri düşürmek adına böyle sahte delillerle 'üfürdüklerini' biz hep söyledik. 2 yıldır Türkiye toplumunda yaşanan kaosta HDP’lilerin ısrarla barış ve demokrasiden yana diyalog ile iletişimden yana çözüm masasından yana olmalarını bir türlü hazmedemeyenler ve bir türlü HDP’yi geriletemeyenler böyle sahte delillerle, 'üfürükten' delillerle itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Bu kamuoyu ile tekrar deşifre oldu. Varsa bir utanmaları istifa etmeleri gerekiyor. Normal demokratik ülkelerde bu durumlarda soruşturmayı yürüten savcılar ve kolluk görevlilerinin derhal görevden alınması gerekiyor. Başka türlü adil yargılanma ilkesi konusunda kamuoyunu vicdanen tatmin edemez. Çünkü bunlar bu tür dosyaları etkilemeye devam edecekler" dedi.

‘KÜRTLERE YÖNELİK BÜTÜN SALDIRILARDA ÜFÜRME VAR’

İddianamede unutulan "Terör finansmanı filan üfleriz gazi abi.." sözleri hatırlatan Kırkazak, "Gazi Abi dedikleri Bursa’daki Terörle Mücadele Şubesi’nde PKK masasından sorumlu olan biri. Bu şahsın böyle bir tabiri varsa, muhtemelen Kürtlere yönelik bütün saldırılarda bu tür üfürmeleri yaptığı açıktır" diye kaydetti. Sadece Bursa’da değil Türkiye genelinde dosyaların "Üfürme" ile hazırlanmış olma ihtimalinin yüksek olduğunu kaydeden Kırkazak, "İktidarlar baskı, şiddetle, zorla, terbiye etmeye çalışıyorlar ve maalesef bu tür dönemlerde toplumdaki dezavantajı teminatı olması gereken yargı iktidarın elinde bir sopa olarak giderek toplumu terbiye etmeye alışıyor. Mantık bu çerçevede" dedi. 

Türkiye’nin hukuk devleti olmadığını ifade eden Kırkızak, "En azından kanun devleti olsun istiyoruz. Maalesef kanunun da dışına çıkıyorlar ve sadece Türkiye’deki Kürtlere yönelik operasyonlar değil, muhaliflere yönelik bütün operasyonlarda bu bakış açısı ile üfürme ile itibarsızlaştırma bakış açısı ile bire bir saldırıya geçiyorlar. Tabi bu insanların muhalifler, sol ve sosyalistler veya Kürtlerin mücadelesinde geri adım atmayacağını düşünmüş olmaları gerekiyor. Çünkü dünyadaki deneyim ve ülkemizdeki gelişmelerde Kürtler hiçbir zaman geri adım atmadı. Bundan sonra da geri adım atmayacaklar" diye kaydetti. Kırkazak, "Yargının hakim ve savcıların bu tür açıktan yapılan üfürmelerin ve kanunsuzluklara göz yumması, çaresiz kalmaları bizi üzüyor. Çünkü demokratik ülkelerde yargının en temel görevi siyasetle beraber, toplumsal muhalefet ile birlikte, iktidar veya idare yoldan çıktığı zaman onu yola getirmek için etki mekanizması yürütmesi geriyor. Yargı iktidarın elinde sopa olmak değildir. Yargının rolü, toplumdaki dezavantajların teminatı olması gerekiyor. Ama maalesef şuan kapitalizmle başlayan süreçte yargı iktidarların sopası haline gelmiş ve iktidarların yoldan çıkmalarına göz yumuyor. Aslında iktidarlar yargı eli ile toplumu terbiye etmeye çalışıyor bu açıdan üzülüyoruz" dedi.

‘ÜFLEME DOSYALARLA İÇERDELER’

192 gün söz konusu dosyada tutuklu kalan, aynı zamanda fezlekenin ilgili bölümünde polislerin Facebook hesabından söz ettiği kişi olan HDP İl Yöneticisi Ceylan Erol ise, "Bizim KJA adına düzenlediğimiz bir kahvaltı için topladığımız 10 TL’yi 'örgüte finans sağlıyorlar' şeklinde bir konuşma geçmiş aralarında. ‘Örgüte finans diyecez’ diyor. Böyle bir şey yok. Ama 'böyle bir şey uydururuz' diyor. Sonrasında 'terör örgütüne finans falan üfleriz gazi abi' diyor. Gazi Abi dedikleri de TEM'de Gazi D. adında bir polis. Bursa’da yapılan bütün operasyonların başında olan bir polis. Bu beni gerçekten çok tedirgin etti. Çünkü bundan önceki süreçlerde de Gazi’nin gerçekleştirdiği bütün operasyonlarda demek ki arkadaşlarımıza bu şekilde ‘üflemişler.’ Arkadaşlarımız demek ki boşuna yatmışlar" dedi. Yaptıkları kahvaltı etkinliğine ve söz konusu iddiaya ilişkin konuşan Erol, "10 TL’yi ele alalım. Bir kahvaltı gerçekleşti. 2 TL’si ile çay içmiş olsak.6 TL’si ile domates, biber, salatalık, reçel falan aldık desek, 50 kuruşa da çatal ve bıçak alsak geriye kalıyor 1,5 TL. Biz zaten bu üfleme dosya ile bu 1,5 TL’yi düşünürsek 192 gün haksız yere yatırıldık. 1,5 TL ile PKK’ye finans sağladığım ortaya atıldı. Bu da gerçekten trajik komik bir durumdur. Mahkemenin tamamı skandallarla doluydu" diye ifade etti. 

Erol, "Bursa’da biz şanslıydık foyaları meydana çıktı. Ama Türkiye’nin diğer yerlerinde insanlar şuan boşu boşuna içerde tutuluyor üfleme iddialarla" dedi.

‘BİNLERCESİ BOŞUNA İÇERDE’

192 gün cezaevinde kalan Mudanya İlçe Eşbaşkanı Mediha Azra Güllüpınar da, "İddianamemde orayı gördüğümde tüylerim diken diken oldu. Ben çok ciddi savunma hazırlarken o kısmı okuduğumda savunmamı yeni baştan yaptım" diye kaydetti. Cezaevine girdiğinde kısmi sağlık sorunlarının olduğunu belirten Güllüpınar, cezaevinde yüksek tansiyona yakalandığını söyledi. Güllüpınar, "Nasıl bir vicdan, ahlakla, görevle hareket ettiğini ben çok anlamakta zorlanıyorum. Ben Türkiye’de bulunan hukuk adına yargıladıklarını düşünen insanların vicdanlarının ne olduğunu merak ediyorum. Çünkü benim 192 günümü çalan ve benim gibi 4 arkadaşımın bu şekilde 192 gününü çalanların nasıl uyuduklarını merak ediyorum" dedi. 

NE OLMUŞTU? 

12 kişi hakkında polisin kurgusunu yaptığı ve savcının hazırladığı iddianamenin 317/ 421 sayfasında unutulan ilgili bölümde şu sözler geçiyor: "30.10.2016 tarihinde yeni HDP yıldırım ilçede kahvaltı etkinliği yapıldı. Bununla ilgili davetiye sattılar. Ceylan ile birlikte organize ettiler. Kja bursa sayfasında kahvaltıdan foto paylaşımı var, davetiye paylaşımı var. 10 tl ye sattılar. Örgüte yardım dicez Ceylan ve Mediha kendi facesinde de paylaştı ortak bir tespit yapacağız ikisinede ekleyecez. İkisininde davetiye satış ile ilgili görüşmeleri var öneeeemliiii. Terör finansmanı filan üfleriz gazi abi tabiri ile..." (Sadiye Eser - dihaber)

Öne Çıkanlar