Göttingen Üniversitesi'nde rektör seçilen Metin Tolan: Dikkatli ve çok aşamalı bir seçim süreci gerekir

Göttingen Üniversitesi'nde rektör seçilen Metin Tolan: Dikkatli ve çok aşamalı bir seçim süreci gerekir
Almanya'nın en köklü üniversitelerinden Göttingen Georg August Üniversitesi rektörlüğüne seçilen Metin Tolan ile başarısını ve atanmış rektörlüğü konuştuk.

Ayşegül KARAKÜLHANCI


ARTI GERÇEK- Geçtiğimiz hafta, Almanya’nın en köklü üniversitelerinden biri olan, 1737 yılından bu yana eğitim yapan Göttingen Georg August Üniversitesi rektörlüğüne Türkiye kökenli fizik profesörü Metin Tolan seçildi.

Metin Tolan’ın köklü bir üniversiteye rektör olarak seçilmesi Türkiye’de de büyük bir ilgiyle karşılandı. Oysa Metin Tolan’ın rektör seçilmesine methiyeler düzülürken bir diğer taraftan da ülkede Cumhurbaşkanı Erdoğan, Boğaziçi Üniversitesi’ne birkaç hafta önce Melih Bulu’yu anti demokratik biçimde rektör olarak atamıştı. Boğaziçi’nde yaşanan bu gelişme nedeniyle Prof. Tolan’ın Almanya’da demokratik yollarla rektörlüğe seçilmesi ayrıca muhalif kesimin de gündemine girdi.

Boğaziçi öğrencileri ve öğretim görevlileri Melih Bulu’nun tepeden atanmasını kabul etmedikleri için Bulu’yu istifaya çağırdılar. Ancak Bulu’nun istifa etmeyi reddetmesi üzerine demokratik taleplerini dile getiren öğrenciler polis şiddetine maruz kaldılar.

'DİKKATLİ VE ÇOK AŞAMALI BİR SEÇİM SÜRECİ'

Köklü bir üniversiteye seçilerek rektör olan Metin Tolan, bir bilim insanı olarak üniversiteye rektörün seçimle değil de atamayla gelmesine nasıl bakıyorsunuz? Sorusunu "Her pozisyon için profesyonel ve sosyal yeterlilik, atama için belirleyici faktör olmalıdır. Bu aslında yalnızca dikkatli ve çok aşamalı bir seçim süreci ile garanti edilebilir" şeklinde cevapladı.

Almanya’da bir üniversiteye seçilecek rektör adayını üniversite kurulu belirliyor ve onaylaması için eyalet eğitim bakanına sunuyor. Eyalet eğitim bakanı, rektörü atayabileceği gibi veto etme hakkına da sahip. Veto durumunda kurul yeni bir aday belirleyerek yeni bir aday gönderebiliyor.

Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ve onlara Ankara’da, İzmir’de destek veren öğrenciler darp edilerek gözaltına alınıyor, evleri basılıyor, gözaltında işkence ve tacize maruz kalıyorlar. Bu durumu görmezden gelenler Almanya’da demokratik yollarla rektör seçilen Tolan’dan ise övgüyle bahsedebiliyorlar.

Hatta Hannover Başkonsolosluğu Metin Tolan’ın rektör seçilmesini bir mesaj yayınlayarak tebrik etti.



Basında çıkan övgüleri ve konsolosluğun mesajının kendisinde nasıl bir etki yarattığını, Türkiye ile duygusal bir bağının olup olmadığı sorusuna cevaben Tolan, "Babam Türkiyeli, annem Alman ve ben Almanya'da doğdum. Babamın Almancası çok iyi olduğundan, evde hep Almanca konuşurduk. Bu yüzden maalesef Türkçe bilmiyorum. Türkiye ile ilgili duygularımı özel bir mesele olarak görüyorum, buna saygı duymanızı rica ediyorum" dedi.

TOLAN REKTÖR SEÇİLENE KADAR TÜRKİYE'DE TANINAN BİR İSİM DEĞİLDİ

Türkiye’den 60’lı yıllarda ekonomik zorluklar nedeniyle Almanya’ya göç eden işçi ailelerin çocuklarının çok az bir kısmı Almanya’da politika, sanat ve de bilim alanında başarılı bir kariyere sahip. Başarı kaydedenlerin çoğunluğunun da Türkiye kültürüyle, diliyle, politikasıyla ilgili aktif bir bağı bulunmuyor. Corona aşısını geliştiren Dr. Özlem Türeci ve Prof. Dr. Uğur Şahin Almanya’da uzun zamandır tanınan, ilaç firması sahibi iki başarılı bilim insanı olmalarına rağmen Türkiye’de ancak Covid-19 aşısıyla tüm dünya ile eş zamanlı olarak gündeme geldiler.

Yeni rektör seçilen Metin Tolan da Almanya’da iyi tanınan, popüler bilim kitapları olan, Alman Araştırma Cemiyeti ve Alman Bilim Vakfı tarafından çok sayıda ödüle layık görülmüş bir bilim insanı. Ancak Tolan rektör seçilene kadar yine Türkiye'de tanınan bir isim değildi.

Kaydettikleri başarıyla gündeme gelen bu isimlere şimdi Türkiye kökenli başarılı bilim insanları diye hem Türkiye sahip çıkıyor hem de Almanya’da 3,5 milyon Türkiye kökenli insan arasından bu kadar az kariyer yapabilen, başarı kaydedebilen insanın çıkmasının sebepleri görmezden gelinerek, başarılı olanlar parmakla uyum ve entegrasyon konusunda örnek gösteriliyor. Diğerlerinin neden bu başarıyı gösteremediği ise bireysel tercihmiş gibi sunuluyor.

'İKİNCİ NESİL TÜRKİYE KÖKENLİ İNSANLAR YENİ YETİŞTİLER'

Almanya'da az sayıda bilim alanında Türkiyeli olmasını Metin Tolan,  "Aslında Almanya'da şu anda ikinci nesil Türkiye kökenli insanlar yeni yetiştiler. Bu tür süreçler biraz zaman alır. Eminim ki önümüzdeki nesilde çok daha fazla bilim insanı olacaktır" şeklinde yorumluyor.



METİN TOLAN KİMDİR?

1961 yılında Almanya'ya inşaat işçisi olarak gelen Sani Tolan ile Almanya'da tanışıp evlendiği Ruth Hoffmann çiftinin üç çocuğundan biri olan Metin Tolan 27 Mart 1965'de Oldenburg in Holstein kentinde doğdu. Kiel Üniversitesi'nde fizik ve matematik okudu. 1993 yılında bu üniversitede doktorasını yaptı.

Bir süre ABD'de bilimsel çalışmalarda bulunduktan sonra, 1998 yılında Kiel Üniversitesi'nde deneysel fizik alanında doktora sonrası araştırmalar yürüttü. 2001 yılında Dortmund Teknik Üniversitesi'ne Fizik Profesörü olarak görev yapan Tolan, üniversite bünyesinde çeşitli yöneticilik görevlerinde de bulundu. Tolan, 2016 yılından beri Dortmund Teknik Üniversitesi rektör yardımcılığı görevini yürütüyordu.

Tolan, Almanya'daki ilk Türkiye kökenli rektör unvanını alan isim oldu. Tolan 'ın ayrıca popüler bilim alanında kitapları mevcut.

 

Öne Çıkanlar