'Zaman'a el konmasını sağlayan Etyen Mahçupyan'

ARTI GERÇEK- Hüseyin Gülerce'ye yönelik eleştirilere kendini siper eden tetikçi yazar Cem Küçük, "DEVLET'e 11 Şubat 2012'den itibaren tam hizmet etmiştir ve DEVLET için bilgi toplamıştır. Bu bir iddia değil resmî bir gerçektir" dedi. Küçük, 'FETÖ'nün medya yapılanmasının göçertilmesinde Gülerce'nin verdiği gizli bilgilerin hayati rol oynadığını" yazdı. 

Küçük, Türkiye gazetesinde yer alan "FETÖ'nün elinde kimler oyuncak oldu?" başlıklı yazısında Habertürk yazarı Fatih Altaylı'yı tehdit ederken Hüseyin Gülerce ile ilgili 'DEVLET'ın adamı' tezini de daha açık yazdı:

"Yeniden söylüyorum: "Hüseyin Gülerce büyük harfle DEVLET'in adamıdır." Paralel devlet tanımını yapmış ve bu kavramı yayarak paralel devlet ile mücadeleyi başlatmış DEVLET'e 11 Şubat 2012'den itibaren tam hizmet etmiştir ve DEVLET için bilgi toplamıştır. Bu bir iddia değil resmî bir gerçektir. Özellikle FETÖ'nün medya yapılanmasının göçertilmesinde Gülerce verdiği gizli bilgilerle hayati rol oynamıştır. DEVLET asla bunu unutmaz."

14 Aralık 2014 tahşiye operasyonu sürecinde Gülerce'nin katkısının çok büyük olduğunu ifade eden Küçük, "FETÖ medyasına yapılan tüm operasyonların temelinde Gülerce'nin harcı vardır" dedi ve şöyle devam etti:

"Hidayet Karaca ve Ekrem Dumanlı'yı tutuklatma kararı çıkartan Gülerce'dir. Hidayet Karaca hâlâ içerdeyse Gülerce sayesindedir. Oysa Gülerce'ye saldıran alçakların tamamı Dumanlı denen teröristin serbest kalmasını savundular 14 Aralık 2014'te. Biz tek başımıza mücadele ettik ve maalesef AK Parti de dik duramayınca dönemin hâkimi ortamdan etkilenip bu alçağı serbest bıraktı ve herif kaçtı. O dönem FETÖ ile mücadelede DEVLET kurumsal anlamda yapayalnızdı ve Gülerce'nin o dönem aldığı gizli DEVLET görevi ile getirdiği bilgiler dehşet önemlidir. Hüseyin Gülerce çekirdekten yetişme Fetullahçı olmadığı için örgütün polis ve asker bağlantılarını neredeyse hiç bilmiyordu ama medya yapılanmasını iyi biliyordu ve DEVLET'in de yönlendirmesiyle içeriden kritik bilgiler edinebiliyordu. Türkiye'de biraz gazetecilik olsa hem İpek grubuna hem Zaman grubuna el konmasının hukuki temeli olan mahkeme kararlarında Gülerce'nin büyük rolü bilinir."

Zaman'a el konmasını hukuken sağlayan diğer ismin ise Etyen Mahçupyan olduğunu ileri sürdü. Küçük, "Şimdi çok farklı görüşlerdeyiz ama Zaman'a el konmasını hukuken sağlayan bir diğer isim de Etyen Mahçupyan'dır. Zaten bu da resmî mahkeme kayıtlarında vardır. Bu gerçeği ifade etmek adaletin ve dürüstlüğün gereğidir. Mahçupyan, Mabeyn toplantısı gibi çok önemli bir bilgiyi çok kritik bir zamanda savcılarımıza detaylı anlatarak, Türkiye'ye büyük hizmet etmiştir; tıpkı Gülerce gibi" dedi.

Küçük yazısında her zaman yaptığı gibi tehditlerini de sıraladı. Fatih Altaylı'yı 'ihanet'le suçlayan Küçük, "DEVLET bu ihaneti asla unutmuyor ve hesabını sorması sadece verilecek bir karara bakar. DEVLET işlerinde her şeyin bir öncelik sonralık sırası ve hiyerarşisi vardır. Yapılan tüm ihanetler tüm hukuki detaylarıyla DEVLET'in elindedir. Hainleri koruyan kollayan şirketler, holdingler varsa da o şirketlerin de Akın İpek gibi bitmesi DEVLET'in bir kararına bakar" diye yazdı.

BÜLENT KENEŞ: 2015'TE TOPLANTILARI AKSATMAZ OLMUŞTU

Cem Küçük'ün yazısı üzerine kapatılan Today's Zaman'ın Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş de twitter hesabından Etyen Mahçupyan'a tepki gösterirken "Zaman toplantılarına nadiren gelen Mahçupyan, 2015 gibi toplantıları aksatmaz olmuştu. Şaşırtıcı motivasyonu farkedilmişti" dedi. Keneş, Mahçupyan'a yönelik tepkisini attığı twitlerle sürdürdü.