‘Züccaciye dükkanına girmiş fil gibi yaşıyoruz’

‘Züccaciye dükkanına girmiş fil gibi yaşıyoruz’
Bu yıl 14'ncü yılına giren Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali’nin kurucuları Pınar Öncel ve Tuna Özçuhadar, Canan Kaya’nın “Lafı Dolandırmadan” programına konuk oldu.

Bu yıl 1-5 Aralık tarihleri arasında çevrimiçi olarak geçekleştirilecek olan "Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali"nin kurucuları Pınar Öncel ve Tuna Özçuhadar, Artı Gerçek TV’nin YouTube kanalında yayınlanan "Canan KAYA ile Lafı Dolandırmadan" programına konuk oldu. Bu yıl 14’ncü yılına giren festivalle ilgili bilgi veren Öncel ve Özçuhadar, festivalin ne zaman ve nasıl başladığını şu ifadelerle açıkladı:

'FİLMLERDEN İLHAM ALARAK BÜYÜYEN BİR FESTİVAL'

Pınar Öncel: 14 yıllık bir yolculuk bu. Başlangıcında sürdürülebilirlik kavramının 2008 senesinde toplumda iyi anlaşılması, farkındalığın artması ve dünyada olup bitenlerin görünür kılınması gibi amaçlarla başladığımız, yıllar içinde İstanbul dışında eş zamanlı olarak birçok şehirde gerçekleştirdiğimiz bir festival oldu.

Festival takipçileri arttıkça da festivali takip eden insanların çok tutkulu ve bu alanda ilgili olduklarını gördük. Hedeflediğimiz insanların da işleriyle, yaşamlarıyla ve tercihleriyle belli bir adım atmaya hazır olan bu insanlar olduğunu düşünmeye başladık ve onlara yönelik içeriğimizi daha da geliştirdik. Etki odaklı bir film festivali olarak, sürdürülebilir bir yaşamın anlaşılması ve oraya doğru hareket edebilme becerilerini kazanmamız için, örneklerden ilham alabileceğimiz filmlerin araç olarak kullanılabileceği bir film festivaline dönüştü.

'DÜNYADA OLUP BİTENİ GÖZLEMLEMEK VE GÖSTERMEK İÇİN YOLA ÇIKTIK'

Tuna Özçuhadar: Festivali yapma gerekçemiz, ‘kültürel bir etkinlik yapalım ve hoşça vakit geçirelim’ değildi. Dünyada sistematik olarak gelişen şeylerin bazen çok uzağında olabiliyoruz. Televizyon ekranlarından bize gösterilenler yeterli olmayabiliyor. Bu alanlarda çalışanların da aslında çok beslenemediği dönemdi 2000’li yılların ortaları. Daha sonra kurumlar yavaş yavaş sürdürülebilirlik kavramıyla ilişki kurmaya ve raporlar yayımlamaya başladılar. Fakat bu sefer de kavramın içi boşaltılmaya başlandı. Dolayısıyla birden fazla gerekçe bir araya geldiğinde, hem bu kavramın işaret ettiği alanları göstermek, hem dünyada olup biten değişimi gözlemlemek, hem de kavramın işaret ettiği yerde kalabilmek için bir film festivali yapalım dedik. Filmler, 3-4 senede çekiliyor ama 1 saat içerisinde gösteriliyor. Görselin, müziğin ve hikâye anlatımının etkisi, o dört senelik büyük çabanın, süzülmüş olarak sinema salonu gibi bir yerde, rahat bir koltukta ve iyi bir ses sistemiyle dönüştürücü etkisi olduğunu fark ettik. "

'ZÜCCACİYE DÜKKANINA GİRMİŞ BİRER FİL GİBİ YAŞIYORUZ'

Yaptıkları işin hiçbir zaman aktivizm olmadığını belirten Özçuhadar ve Öncel, daha çok tasarım kökenli olduklarını ve asıl yaptıkları şeyin sorunları tespit etme ve onları tarif edip çözüm üretmek olduğunu ifade ettiler. Bilginin davranış değişikliğine neden olmadığını da sözlerine ekleyen Öncel ve Özçuhadar, duygusal olarak tetiklenmenin önemine vurgu yaptılar. Gezegenin bize nasıl bir yaşam alanı sunduğunun farkında olmadan yaşadığımızı söyleyen Öncel ve Özçuhadar, pek çok canlıya ev sahipliği yapan gezegenin bulunduğu hassas bir sistemin içerisinde züccaciye dükkanına giren birer fil gibi yaşadığımızı söylediler.

1-5 Aralık tarihlerinde online olarak gerçekleştirilecek olan festivalle ilgili daha detaylı bilgiye "surdurulebiliryasam.net" adresinden erişilebilir.

Röportajın tamamına ise Artı Gerçek TV YouTube kanalından ulaşabilirsiniz.

Öne Çıkanlar