AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin İstanbul İl Başkanlığı toplantısında (20 Ağustos 2017) çok önemli açıklamalarda bulundu.

Bunların başında da "racon kesmek" geliyor.

Öncelikle şimdiye kadar sadece argo sözlüklerde yer alan, "racon kesmek" de artık popüler siyasi deyimler sözlüğüne girmeye hak kazandı.

Ne demektir racon kesmek?

Argo sözlüğünde "racon", gösteriş, fiyaka; "racon kesmek" ise gösteriş yapmak olarak belirtiliyor.

Erdoğan her zaman sözünü sakınmadan söyleyen bir politikacı olduğunu söylüyor. Bu tespit onu daha da sakınmadan konuşmalara yöneltiyor.

Pazar günü de böyle yaptı.

Sözünü sakınmadı:

-Beni adıma racon kesenler var!

Sonra partisi, seçmenleri ve muhatapları arasına kimsenin girmemesi istedi. Bu da normaldi. Arkasından isteğini daha normal bir şekilde ifade etti:

-Racon kesilecekse bu raconu kendim keserim!

Gerçekten tebrik etmek gerekiyor.

Çok açık bu ifade için... İfade özgürlüğü bundan daha güzel biçimde icra edilemezdi.

Ne yapıyorlardı, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı adına racon kesenler?

Onu da "vidanjör medya"nın ön saflarından püskürtme yapanlar kendileri açıklıyorlardı, sütunlarında ve akşamları yemekten sonra çıktıkları tartışma görünümlü televizyon programlarında...

Atılacak gazeteciyi saptadıktan sonra o gazetenin patronuna bir haber gönderiyorlar, anında hedef aldıkları gazeteciyi indiriyorlardı.

Sadece burada şöyle bir sıkıntı vardı: Bunu beyefendi istiyor diye servis ediyorlardı.

Bunlar kulis bilgileri olarak kulaktan kulağa dolaşıyordu. Ama hiç kimse Erdoğan kadar net ifade gücüne sahip değildi. Pazar günü AK Parti Genel Başkanı sıfatı çıktı ve bunların hepsine birden "hop" dedi:

-Böyle şeyleri ben kendim yapabilirim! Siz değil.

Böylece bütün ülke en etkili ve yetkili kişinin ağzından öğrendik ki, onun adını kullananlar var. Bunlar, bazı tasarruflar yaptırıp bunu da "Cumhurbaşkanı istiyor" diye yalanlar uyduruyorlar.

Cumhurbaşkanı Erdoğan,  AK Parti Başkanı olarak partisinin il başkanlar kurulu toplantısında söyledi.

Bu açık olarak bir suç duyurusudur.

Savcılar bu konuşma üzerine harekete geçebilirler.

Ancak şöyle bir sorun oluşabilir. Bu yapılanlar suç ise, "bunları ancak ben yaparım" diyen Cumhurbaşkanına ne diyecekler?

Siyaset nefesinin daraldığı dönemlerde böylesi çıkmaz sokaklar meydana gelebiliyor.  Onu da artık kendilerini bu sokaklara sevk edenler düşünsün.

Raconistan'dan bize kalanlar bunlar...