15 Temmuz’da meclise füze atıldı mı!..

15 Temmuz sonrası bomba sayımı yapılıp yapılmadığını bilmiyorum. Bu çok zor bişey değil esasında, 15 Temmuz öncesi ve sonrası olmak üzere füze sayımı yapılabilinir.

Darbe yazısı yazdıkça kafamdaki soru işaretleri çoğalıyor. Meclisin bombalanmasını yazacakken aklıma "Darbe sırasında başbakan neden enterne edilmeye çalışılmadı" diye bir soru geldi. Gerçekten, hadi cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan AKP içinden en söz geçireceği, kendi inisiyatifini alamayacak, kendi dediğinin dışına çıkmayacak birini başbakan yaptı, peki darbeciler de mi öyle sandı acaba Binali Yıldırım’ı!.. Çünkü Turgut Özal da aynı mantıkla Yıldırım Akbulut’u başbakan yapmış ama sonuç hiç de istediği gibi olmamış, Yıldırım Akbulut Türkiye’nin 1. Irak-Körfez savaşına girmesini önlemiş, böylece Özal’ın "1 koyup 3 alacağız" hevesini kursağına tıkamıştı. Bence bu konu ciddi bir şekilde sorgulanmaya değer…

Neyse, şimdi gelelim yazının başlığına ve konumuza. Bu yazıya fotoğraflar ekledim, çünkü bu konuyu örneklemeden anlatmak çok zor. Diyeceksiniz ki, "Peki sen bomba uzmanı mısın da bunları yazıyorsun". Hayır değilim ama bunlar bana uzmanlar tarafından gönderildi ve mantığıma yattığı için de yayınlama kararı aldım. Bikaç uzman subay bir araya gelmiş ve "GERÇEĞİN PEŞİNDE" diye bir kitap hazırlamışlar. Bu kitap Türkiye’de yayınlanır mı bilemem ama büyük olasılıkla yurt dışında yayınlanır ve çok ses getirir.

Hayret ettiğim şey, bombalanan meclisin fotoğrafları sır değil ve bunlar halkı gaza getirmek için ballandıra ballandıra yayınlandı. Bunu söylerken yayınlanmasına karşı olduğum anlaşılmasın ama bunlar gazetelerde yayınlanır, televizyonlarda günlerce gösterilirken onca uzman ve subay neden televizyonlarda benim aşağıda değineceğim konulara değinmedi ve 1 tanecik bile soru sormadı?

İlk fotoğraf yada bombalama için uzman olmaya gerek yok. Darbeden, 15 Temmuz olayından haberi olmayan bir uzmana bu fotoğrafı gösterirseniz büyük bir olasılıkla "Kepçeyle temel açılışı yapılmış" diye bir rapor verebilir.

Bu bombalama F 16 tarafından meclis bahçesine yapılmış yada öyle söyleniyor. Bu nasıl bir bomba ki, açtığı çukurda yanık yok, sanki bir çizgiyle sınırlandırılmış, bombanın tesirli parçaları etrafta hiç yok ve bize göre uzak sayılsa da bombaya göre yakın olan binaya hiç zarar vermemiş.

Aşağıdaki foto Suriye’den alınan bir foto, uçaktan atılan bir bombayla harap haline gelen bir mahalle yada bölge.

Gördüğünüz gibi bina çatısından ciddi bir şekilde aşağıya doğru çökmüş. İsabet ettiği yerin hem sağında, hem solunda ciddi yanık izi var. Bomba yukarıdan geldiği için bina sütunlarında bir eğilme yok. Aşağıdaki fotoda da havadan atılan bombanın çevredeki binalarda nasıl delikler açtığını görüyorsunuz.

Gelelim hangi durumlarda aynı izlerin olmadığına. Aşağıdaki fotoda 2003 yılında Istanbul’da yerleştirilen kullanılan bomba sonrası çekilen foto. Aşağıdaki fotoda yukarıdakilerden faklı iki olay var. Birincisi binalarda yukarıdan aşağı doğru bir eğim olmuyor. İkincisi de parçalardan dolayı çevre binalarda delik açılmıyor.

Aşağıda vereceğim fotolar meclis binasına F 16’lar tarafından atılan bombaların verdiği hasarı gösteriyor. Bikaç açıklama yapacağım ama bence kararı fotoları karşılaştırıp siz kendiniz yapın. Bu ilk fotoda gördüğünüz gibi yukarıdan geldiği söylenen bomba nasıl bir bombaysa delik açmamış. Değdiği yerde yanık yok ve çevresindeki duvarlarda delik yok. Bu bombalanan binanın yukarıdan çekilen fotosu.

Gelelim aynı binanın yandan çekilmiş fotolarına. Burada benim gözüme çarpan ilk ilginç olay sütunların yana eğilmiş olmaları. Bu da bana bombanın zaten içeride yerleştirilmiş olduğunu söylüyor. Bu bomba yandan gelmiş olamaz, çünkü binanın sağındaki bitişik bina duvarı buna izin vermiyor.

Aşağıdaki fotoda da zemin çekilmiş ve nasıl bir F 16 bombasıysa yeri zerre kadar delmemiş. Temizledikten sonra neredeyse bal dök ye cinsinden. Oysa yukarıdan gelen F 16 bombası sadece tavanı delmez, tabanı da deler. Bırak yeri delmeyi tahtalara bile hasar vermemiş. Müsriflik yapmak istemiyorlarsa bence yeniden kullanabilirler.

Bütün bu tespitleri yaparken, kafamdaki kuşkularla beraber, uzmanların bilgilerinden de yararlandım ve onları birleştirip yazdım bu yazıyı. Onların dedikleri çok önemli bir bilgi daha var, o da meclis binasında kullanılan bombaların, büyük bir çoğunlukla C 4 denilen patlayıcılar olduğudur. Bu tip bombalar F 16’dan atılabiliniyor mu, sanmıyorum. Yada bunları atmak için F 16’ya gereksinim var mı? Ben bu yazıda bomba atılmadığını iddia etmiyorum. Ama fotoğrafların gösterdiği tek bişey var, o da bu atılan bombaların füze olmadığı kesin. Füze atılmış olsaydı kesin ölüm meydana gelirdi.

15 Temmuz sonrası bomba sayımı yapılıp yapılmadığını bilmiyorum. Bu çok zor bişey değil esasında, 15 Temmuz öncesi ve sonrası olmak üzere füze sayımı yapılabilinir. Zaten o füzelerin numaraları da vardır ve kime yada hangi F 16’ya zimmetli olduğu bellidir. Öyle bir haldeyiz ki, nasıl Ankara valisi kimi silahları o gece zimmetsiz verdiklerini açıkladı, yarın biri de çıkıp "Vatan-millet meselesiydi, o gün halkımıza bikaç F 16 mermisi vermiştik, bir kısmı geri gelmedi" diyebilir.

Bu yazılar bitmeyecek ve ortalık daha çok karışacak. Hem benim kafamda, hem de yukarıda bahsettiğim kitapta daha çok soru işareti var. Oradan da örnekler vererek yazılar devam edecek. Bundan sonraki yazı "15 TEMMUZ’UN MAHİR KAYNAK’I ADİL ÖKSÜZ MÜ?.."

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ahmet Nesin Arşivi