Merkez Bankası faizi yüzde 50'de sabit tuttu
Artı Gerçek - Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, bugünkü toplantısında faiz kararını açıkladı. Kurul, politika faizinde (bir hafta vadeli repo ihale faizi) herhangi bir değişikliğe gitmedi.
Geçen ay gerçekleştirilen PPK toplantısında politika faizi 500 baz puan artırılarak yüzde 50 seviyesine yükseltilmişti.
TÜRKİYE FAİZİN EN YÜKSEK OLDUĞU ÜÇÜNCÜ ÜLKE
Türkiye, dünya genelinde faizin en yüksek olduğu üçüncü ülke konumunda. 'Faiz ligi' sıralamasında yüzde 70'le ilk sırada Arjantin, yüzde 58,98'le de ikinci sırada Venezuela yer alıyor. Türkiye yüzde 50 faizle üçüncü sırada. Türkiye'nin ardından ise yüzde 29 faizle Gana bulunuyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, İslami kurallara atıfla 'nas' diyerek, enflasyona rağmen düşük faizi savunmasıyla bugüne gelinirken, mayısta yüzde 8,5 olan faiz yüzde 50'ye yükseldi. Böylece, 10 ayda nas'tan dünya genelinde faizin en yüksek olduğu üçüncü ülke konumuna gelindi.
YIL SONU BEKLENTİSİ YÜZDE 45
Ekonomistlerin politika faizindeki değişikliğe ilişkin beklentilerinin medyan değeri, faizin yüzde 50'de sabit bırakılması yönünde oldu. Yıl sonu politika faizi beklentilerinin medyanı ise yüzde 45 oldu.
'MART AYI ENFLASYONU ÖNGÖRÜLENDEN YÜKSEK GERÇEKLEŞTİ'
Para Politikası Kurulu'nun bugünkü toplantısının ardından yapılan açıklama şöyle:
^"Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 50 düzeyinde sabit tutulmasına karar vermiştir.
Mart ayında aylık enflasyonun ana eğilimi, devam eden zayıflamaya rağmen öngörülenden yüksek gerçekleşmiştir. Tüketim malı ve altın ithalatındaki seyir cari dengedeki iyileşmeye katkı verirken, yakın döneme ilişkin diğer göstergeler yurt içi talepte direncin sürdüğüne işaret etmektedir. Hizmet enflasyonundaki yüksek seyir ve katılık, enflasyon beklentileri, jeopolitik riskler ve gıda fiyatları enflasyonist baskıları canlı tutmaktadır. Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının öngörüler ile uyumunu yakından takip etmektedir.
SIKILAŞMANIN KREDİLER ÜZERİNDEKİ ETKİSİ YAKINDAN İZLENİYOR
Mart ayında atılan adımların etkisiyle finansal koşullar önemli ölçüde sıkılaşmıştır. Parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Kurul, parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de göz önünde bulundurarak politika faizinin sabit tutulmasına karar vermekle birlikte, enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karşı ihtiyatlı duruşunu yinelemiştir. Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır. Para politikasındaki kararlı duruş; yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtası ile aylık enflasyonun ana eğilimini düşürecek ve dezenflasyon 2024 yılının ikinci yarısında tesis edilecektir.
GEREKTİĞİNDE STERİLAZASYON ARAÇLARI ETKİN KULLANILACAK
Kurul; makroihtiyati politikaları, piyasa mekanizmasının işlevselliğini ve makro finansal istikrarı koruyacak nitelikte uygulamayı sürdürmektedir. Bu çerçevede, kredi büyümesi ve mevduat faizinde öngörülenin dışında gelişmeler olması durumunda parasal aktarım mekanizması desteklenmeye devam edilecektir. Likidite gelişmeleri yakından takip edilerek, gerektiğinde sterilizasyon araçlarının etkin şekilde kullanılması sürdürülecektir.
Kurul, politika kararlarını parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirleyecektir.
Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanacaktır.